| |
|
|
Picasso'nun şifrelerini çözebilmek..
Muhan Hoca'yı çok duymuştum ODTÜ'lü dostlarımdan.. "The man you love to hate" denenlerdendi.. Nefret etmeye bayıldığınız adam.. Bir yerde benim gibi.. Sevenlerim çok, ama benden nefret etmeye bayılanlar da çok.. Ünlü anekdotu ona atfen anlatmışlardı.. Sınav için sınıfa girmiş ve tahtaya soruyu yazmış.. "Why?.." Neden?.. Öğrenciler dehşet içinde yanıt telaşına düşerken bir öğrenci, 30 saniye sonra kağıdını teslim etmiş hocaya.. "Why not!.." Neden olmasın?.. Hoca ilk ve son 100 notunu vermiş öğrencisine ve mezun olur olmaz da yanına almış, asistan olarak.. Hocayı geçenlerde kaybettik.. Onunla ilgili anıları okurken, müthiş bir yaşam dersine rastladım. "Muhan Hoca derslerinin birinde tepegöze bir Picasso resmi koyar. Herkes bakar bakar ama, tarzı zaten kubik olan Picasso'nun sürrealist resminde, sanatla fazla ilgilenmeyenlerin anlayabileceği çok az sey görürler. Bozuk perspektifli bir oda, sarı uzun saçlı yaratığa benzeyen birşey. Etrafında başka yaratıklar, yerde yine bir yaratık ve arkadaki şekli bozuk içi parlak dikdörtgenin içinde başka bir şeyler daha. 5-10 dakika hiçbir şey söylemeden sınıfı izleyen hoca, sonra Picasso'nun resmini alıp, Velasquez'in bir resmini koyar. Bu resimde sandalyenin üzerinde oturan sarı uzun saçlı bir aristokrat kızının etrafındaki dadıları onun saçını tararken yerde köpeği yatmaktadır. Ve babası arkasından ışık sızan kapıdan kızını izlemektedir. Ancak, ikinci resmi görünce Picasso'nun resmindeki öğelerin ne olduğunu ve bu resmin Velasquez'in tablosuna gönderme olarak yapılmış olduğunu farkeder tüm sınıf. Ve Muhan Hoca hiç unutulmayan dersini verir! 'Hayatta hiçbir şey Velasquez'in resmi kadar belirgin ve net değildir. Hayat, size gerçekleri Picasso'nun resmindeki gibi şekil değiştirmiş olarak gösterir. Picasso'nun resmine bakıp, Velasquez'in resmini görebilenleriniz başarılı olacak, diğerleri kubik şekillere bakıp yanlış anlamlar çıkarmaktan gerçekleri hiç göremeyecek.'" (Eğitim Gazetesi/ 3 ağustos 2006). Kendi hayatıma baktım.. Okurlarım, tanıyanlarım, hatta en yakınlarım tarafından Picasso'nun resmi gibi görünen ve algılanan hayatıma.. Hiç algılanmayan, hatta çok yanlış algılanan hayatıma.. Picasso'nun çizdiği o rengarenk yaşamın şifrelerini çözen, gönderme yaptığı Velasquez tablosundaki hüznü görebilen kaç kişi var acaba?.. Aslında bu benim seçimim.. İçimdeki hüznün yaşamımı sarmasının, etkilemesinin önüne geçmek için, gerçek tabloyu kübikleştiren, bu rengarenk görüntüyü yaratan kişi benim, bilinçli olarak.. Hayatın acılarına yenilmemek için bulduğum yol bu!.. İşe de yarıyor!..
|