Etibank'ın eski sahibi Dinç Bilgin hakkında İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği hapis kararının bozulması ardından Bilgin bir açıklama yaptı. Bilgin açıklamasında haksızlığa uğradığını belirterek şu noktaların altını çizdi: "Etibank'tan sorumlu tutulduğu tüm kredileri (mükerrer hesaplar, şirketlerime yüklenen fahiş faizler, olmaması gereken borç kalemleri dahil), şirketlerimin kredileri kullanırken verdiği teminatların TMSF tarafından paraya çevrilmesi ile ve tümüyle kapatılmış bir olayda nasıl olur da zimmet suçlaması ile suçlandığımı ve
mahkum edildiğimi hukuk ve adalet ilkeleri çerçevesinde anlamak ve açıklamak mümkün değildir. Kaldı ki şirketlerimin Etibank dolayısı ile oluşan tüm borçlarını ödediğim mahkeme kararı ile de belirlenmiştir. Bu sebeple mahkumiyetime yol açan süreç; siyaset, medya ilişkileri, Mahkeme Başkanı M. Akın ve bilirkişi İ. Özgenç'in örtüşen laik medya ve özellikle Sabah ve Bilgin Ailesi karşıtlığından soyutlanarak açıklanamaz. Ancak ne mutlu ki ülkemizde Adalet'in gerçek temsilcileri de mevcuttur. Ülkemizde bir bankacılık krizi oluşmuştur. Ben bankacı değilim. Ancak siyaset ve tarafsız medya karşıtı güçler tarafından bu olayın sorumluları arasına özellikle sokularak mal varlığım, itibarım ve özgürlüğüm yok edilmeye çalışılmıştır. Bu olaylar sırasında hiçbir demokratik ülkede karşılaşılamayacak muamelelere maruz kaldım, hapse atıldım. Bu dava dolayısı ile üç mahkemede ayrı ayrı yargılandım, en sonunda olaydan sonra kurulmuş özel bir mahkemeye havale edildim. Mahkeme Başkanı yıllar önce yazıp, yayınladığı kitabında şahsımla ilgili olumsuz görüşlere yer veren bir yargıçtı. Bilirkişi atadığı İzzet Özgenç, sahibi bulunduğum basın organları tarafından yapılan yayınlarla hakkında zimmet suçlamasından iddianame düzenlenmiş bir kişi idi. Bu konulara itiraz ettim, dava açtım. Bunlara rağmen bu Mahkeme tarafından alelacele, bir oldu bitti ortamı içerisinde savunmam bile alınmadan ağır bir hapis cezasına mahkum edildim. Öyle ki kanunların verdiği haklardan dahi yararlandırılmadım. Bugün Yargıtay kanunların açıkça ihlalini tespit ederek mahkeme kararını bozmuş, hukuksuzluğa dur demiştir."