kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

Haziranca...

Bu haziranı sevmek mümkün değildir artık.
Vefasızlık gibi olur belki bunu söylemek.
Unutmuşuzdur. Ne ölçüsüz sevinçler de yaşamızdır kaç haziranda kim bilir?
Lakin...
Bu haziran, "kişisel" hatıralarımızda derin bir acıyla anılacaktır işte
Bir an evvel bitmesi dileğimizdir; boynunu büküp çıkıp gitmesi takvimlerin kapısından... Bir an önce ve sessiz-sedasız...


Bu Sezen yaman kadın... Kelimeleri şarkı:
"Ölüm kimseye yakışmaz... Hele sevenleri, yakınları için... Belki haksızlık ama, Tanrı'nın bazı kullarına biraz daha vakit tanımış olmasını istemeden edemiyor insan. Ne zaman gelse erken ve vakitsiz oluyor gitmeleri; anlaşılmıyor!"
Öyle, ne zaman gelse "erken ve vakitsiz!" Anlaşılmıyor.
Bunu, yüreği haziran güneşinde öksüz çocuk olup yanarken, daha iyi fark ediyor insan.
Ahh şu haziran...
Bir de memleketime "umut" resmi diye sunduğu var ki, kriz havasıyla beslenen yaz sıcağında: Eski albümlerden sararıp solmuş fotoğraflar her biri...
Siyaset böyle bir şey demek ki... Sormuyor saatin kaç olduğunu, yormuyor.
Oysa, haziran son demleridir şimdi çalışanların mesai zamanlarının...
Çocuklar son sınavlara girip, bir an önce bir yerlere kaçıp gitmenin telaşındadır.
Haziran tatile gitme vaktidir ruh saatinin; "tatilden dönme zamanı" değildir asla.
Biz ne kadar yorgunuz oysa. Gözümüz kapıda... Çıkıp gitsek bir an önce şu kapıdan diyoruz.
Bir de ciğerinizi yakan öksüzlük varsa!
Sorma!..


Bunaltan sıcaklar, ölüm, acısı, siyaset sancısı... Nereden nereye geldik, şu haziran yazısında.
Sezen'in -ve aslında şu koca evrenin-yitirdiği bir dostunun ardından söylediği o veda mektubuyla:
"Ne zaman gelse; erken ve vakitsiz oluyor gitmeleri!.."
Asıl o veda mektubunun yazıldığı adamdan söz etmekti niyetimiz.
Evet, yaşarken evreni zenginleştiren, belli ki ölümüyle fukara kılacak olan adamdan...
Dünya, Arif Mardin'i yitirdi.
Biz de, çoğunuz gibi; uzaktan ve yaptıklarıyla bilirdik bu müzik sihirbazını.
Özel bir tanışlığımız, dostluğumuz yoktu yani.
Vaktiyle New York'ta, Ahmet Ertegün'ün ofisinde kısa bir görüşmemiz olmuştu, o kadar.
Yıllardır "Atlantik" ötesinde yaşıyor olmasına karşın, Türkçe'yi aksansız konuşması şaşırtmıştı bizi önce. Bir de, onca dünya starının arkasındaki "imza" sanki o değilmiş gibi sergilediği kalender duruşu kalmıştı hafızamızda.
"O" nu elbette yakından tanıyanlar, arkadaşları, dostları müzik yoldaşları uzun uzun anlatacaktır.
Diyeceğimiz başka bir şeydir şu "karmaşık haziran" yazısında:
Sezen'in deyişiyle "erken" giden adamın; aslında şarkısını bitirmeden gittiğini söylemektir niyetimiz.
Ve demektir ki özetle:
Ne mutlu son notayı bağlamadan gidene!
Hayatını müziğin okyanusunda seyrederek geçiren adam, ağır hastalığı sırasında bir şiirin bestesine başlamış.
Şimdi oğlu bitirecekmiş "yarım kalan beste"yi...
Son noktayı ve son notayı koyup da gitseydi; belli ki bu evrende macerasını tamamlamış bir adamın, son şarkısı olarak anılacaktı arşivlerde o son bestesi de.
Şimdi, ölümden sonra da "devam eden bir şarkı" vardır ki; beyaz bir yelkenli gibi süzülüp gitmektedir okyanusun maviliklerinde.


Ahh hüzünlü haziran!.. Çıkıp gideceksin işte birkaç gün içinde.
Lakin... Yitirdiklerimizin yarım kalan "şarkı" ları devam edecek yine.
Hiç değilse bunu öğrettin bize.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Adam!   / 26-06-2006
 Krizsizliğinizin çaresizliğinde misiniz ki?..   / 23-06-2006
 Finale doğru...   / 21-06-2006
 Pazartesi   / 19-06-2006
 Birkaç satırlık bir yazı...   / 14-06-2006
 Kupa bahane...   / 12-06-2006
 Ders!   / 09-06-2006
 Yalnızca gözlerin yaşadığı bir hayata dair...   / 07-06-2006
 Ormancı!   / 05-06-2006
 Deniz olunmalı!   / 02-06-2006
ALİ KIRCA
Haziranca...
Bu haziranı sevmek mümkün değildir artık.
YILMAZ ÖZDİL
Rebeka...
Rahşan Hanım memleketi kurtarmak için...
ERGUN BABAHAN
PİAR gazeteciliği
"Gazeteciler hediye,...
MEHMET BARLAS
Eski liderler de eskiden yeni değil miydiler?
Aktif...
BALÇİÇEK PAMİR
Gazetecinin uydurması
Ajda Pekkan ölü kedisini oda süsü...
UMUR TALU
Akıl nerededir?
Herkes tamam; şimdi bir de kafi miktarda...
FATİH ALTAYLI
Bize dokunmayan insanların hakkı
Yazı işleri...
ERDAL ŞAFAK
Kongo harekâtı
Kongo son dönemde...
'Tanıma' bilmecesi
Filistin Başkanı Abbas, referandum resti çektiği Hamaslı Başbakan...
ABD: Gül'ün ziyareti arabuluculuk değil
Yarın Rusya'nın başkenti Moskova'da başlayacak G8 ülkeleri dışişleri...
Sıklet farkı: 3-0
Sıklet farkı: 3-0
Brezilya, Appiah'lı Gana'yı futbol oynamadan geçti. 90 kiloluk...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu