|
|
|
|
|
|
Senfoni'de güllerin savaşı
İstanbul Senfoni Orkestrası şefliğinden alınan Prof. Erol Erdinç'in yerine aylardır kimse atanmıyor. İki eski dost olan orkestra müdürü Türkmen Güner ve Erdinç'in arasında bu yüzden büyük bir çekişme yaşanıyor. Asıl ızdırabı çeken ise bu savaş ortasında kalan öğrenciler.
Güllerin Savaşı, 1989 yılının en önemli filmlerinden biriydi. Başrollerinde Kathleen Turner ve Michael Douglas oynuyordu. Büyük ve romantik bir aşkla başlayan evliliğin basit çekişmelerden başlayıp, boşanmaya ve hatta ölüme kadar uzanan dramatik hikayesini anlatıyordu. Belki karakterleri aynı değil ama bir süredir İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nda yaşananlar da Güllerin Savaşı'ndan pek farklı değil. Zira Senfoni'de de bir zamanların sıkı dostları Orkestra Müdürü Türkmen Güner ile Orkestra Şefi Erol Erdinç arasında arkadaşlığın yerini şimdi büyük bir çekişme aldı. Belki ikili birbirleriyle karşılaştıklarında sanatçı kişiliklerinden ötürü "centilmenliği" elden bırakmıyorlar ama ellerinden geleni yapmaktan geri durmuyor. Kaldı ki bu güllerin savaşında orkestranın ağır topları da 'Türkmenciler' ve 'Erolcular' olarak çoktan saflarını belirlediler. Bu yüzden belki de bu savaşın bütün stresini iki grup arasında kalan orkestranın genç üyeleri çekiyor.
İMZA SAHTE ÇIKTI İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'ndaki olaylar geçtiğimiz yıl eylül ayında orkestra şefi olarak görev yapan Prof. Erol Erdinç'in, Kültür Bakanlığı'na bir şikayet dilekçesi vermesiyle su yüzüne çıktı. Şef Erdinç'in anlatımına göre 10 Ekim 2005 tarihinde yapılan teknik kurul toplantısında, kendisine zorla bir program değişikliğinin onaylatılmaya çalışılmış, ancak o onaylamamıştı. Ama her nasılsa yeni program, bakanlığa onaya gönderilmişti. Bu değişikliğin ancak kendi onayı ve imzası alındıktan sonra bakanlığa gönderilebileceğini bilen Şef Erdinç, yönetim kurulu başkanı olarak toplantı yaptığını ve böyle bir belgeye imza attığını hatırlamıyordu. Bu kuşkuyla olayı araştıran Prof. Erdinç, yönetim kurulunun 29 Eylül 2005 tarihinde kendisinin olmadığı bir toplantı yaptığını ve toplantı sonrasında adının karşısına sahte imza atıldığını belirledi. Bunun üzerine imzasını taklit ettiğini ileri sürerek, orkestra müdürü Türkmen Güner hakkında gerekli işlemin yapılmasını istedi. Opera, bale ve senfoni orkestrası gibi kültürel alanlarda attığı her adımda şimşekleri üzerine çekmekten muzdarip Kültür Bakanlığı aslında bu konuya karışarak yeni bir eleştiri dalgasıyla karşılaşmaktan çekiniyordu. Ama istemeyerek de olsa Prof. Erdinç'in şikayeti üzerine Kültür Bakanlığı iki müfettiş görevlendirerek soruşturma başlattı. Müfettişler Prof. Erdinç'in ifadesine başvururken karşı adımın gelmesi gecikmedi. Türkmen Güner yanlısı olanlar şimdi, Prof. Erdinç'in bulunmadığı bu toplantıda kendisinin bazı turnelere katılmayarak orkestrayı zor durumda bıraktığını ve 10 Haziran 2005 tarihinden beri yönetim kurulu toplantılarına katılmadığını iddia etti. Bu gelişmeler üzerine Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürü, Bayram Bilge Tokel tarafından, 4 Ocak 2006 tarihinde İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'na bir yazı gönderildi. Genel Müdür Tokel yazısında Şef Erol Erdinç ile ilgili iddiaların inceleneceğini belirtirken, 20-21 Ocak, 7-8 Nisan ve 26-27 Mayıs tarihlerinde Erol Erdinç'in şef olarak yöneteceği konserlerle ilgili değişiklikleri Bakanlık'ın uygun görmediği de vurgulandı.
SULAR DURULMADI Orkestranın şef kardosundaki Erol Erdinç'in YÖK kanununa göre atanmadığını, YÖK'ten alınan izinle Bakanlık tarafından atandığını belirten Tokel, görevden almanın yine Bakanlık tarafından yapılabileceğinin altını çiziyor. Tokel yazısında "Program değişikliğine gidilmeyerek biriminizce teklif edilip onay alınan yıllık programın uygulanması ve soruşturma sonucu gelinceye kadar Erol Erdinç'in görevine devam etmesi uygun görülmüştür," diyor Bakanlık'ın bu yazısına rağmen sular durulmadı. İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ile Kültür Bakanlığı arasında yazışmalar sürerken, orkestra yönetim kurulu daha önce Erol Erdinç'in şeflik yapacağı 20 Ocak 2006 konserine, İranlı Alexander Rahbari'yi atadı. Aynı zamanda her ikisi de uzun zamandır arkadaş olan Erol Erdinç ile Alexander Rahbari arasında bir çatışma olup olmayacağı, merakla bekleniyordu. Korkulan olmadı. İki şeforkestra elemanlarının meraklı bakışları altında el sıkışıp selamlaştı. Prof. Erol Erdinç durumun tutanakla tespit edilmesi halinde provayı Rahbari'nin yaptırmasına müsaade edeceğini bildirdi. Erol Erdinç, merakla soruşturmanın sonuçlanmasını bekliyordu. Kültür Bakanlığı müfettişleri Güner'in Erdinç'in imzasını taklit ederek yönetim kurulu kararı çıkarttığını ve yetkisi olmadığı halde Erdinç'i usulsüz olarak görevden aldığı tespit edildi. "Hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak," hükmünden Güner hakkında kınama ve aylıktan kesme cezası isteyen müfettişler, Güner'in müdürlük görevinden de alınması yönünde rapor hazırladılar.
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası Müdürü Türkmen Güner: "Başkasının yerine imza attığım iddiasıyla hakkımda soruşturma yürütüldüğü doğru. Ancak bu yıllardır süren bir uygulama. Zaten böyle imza atılan kararlar parayla, pulla ilgisi olmayan şeylerle ilgili kararlar. Bu yüzden bir sorun oluşturmuyor. Bununla ilgili soruşturma da sürdüğü için konuşmam mümkün değil. Ancak bunun görevden almayla ilgisi yok. Biz Erol Erdinç'i görevden almadık. Sadece vize süresi bittince yeniden sözleşme yapmadık. Buna da yönetim kurulu olarak yetkimiz var. Yine bir başkasını şef olarak görevlendirme yetkimiz de var."
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası Şefi Prof. Erol Erdinç: "Program değişikliği yapıldığını ve imzam olmadan Bakanlığa gönderildiğini öğrendiğimde Türkmen Güner'e sordum, "Senin yerine ben imza attım," dedi. Telefonda benim yerime imza atabilirsin dediğimi iddia ediyor ama bu doğru değil. Zaten bakanlığa gidip yazıyı buldurdum ve benim imzam olmadığını tespit ettim. Kendisiyle neredeyse 30 yıllık arkadaşlığımız var. Bu yaptıklarına inanamıyorum. Hem yerime imza atıyor hem de yetkisiz bir biçimde yerime başkasını şef olarak atıyor."
Nevzat ATAL / HABER MERKEZİ
|
|
|
|
|
|
|
|
|