Parmak hesabı
Tam Danıştay saldırısı öncesinde, "60'da, 80'de erken seçim olsa askeri müdahale olmazdı" diyen Süleyman Bey, "80 öncesi" erken seçim yerine, "Bana sağcılar cinayet işliyor dedirtemezsiniz" şeklinde bir inada sahipti. Oysa, işliyorlardı. Hem de çok. Bilmiyor muydu? Bal gibi Artık demez herhalde. Başkaları diyor zaman zaman: "Şöyle olan, asla cinayet işlemez." Önce inadı bırakmalı. "Sağcılar da, solcular da" adam öldürdüğü gibi, daha ince ayrımlara gidersek "İslamcılar" da "Milliyetçiler" de "Ülkücüler" de "Türk-İslamcılar" da "Türkler" de, "Kürtler" de "Komünistler" de cinayet işlemiştir. Bir tarafta iseniz, "öteki, karşı taraf"ın cinayet işleyebildiğinden şüpheniz yoktur zaten. Kendi tarafınızınkini zor kabullenir, pek itiraf edemezsiniz. "Aşırı uçlar" dışında, elbette kimse "Ben liberalim, demokratım, cumhuriyetçiyim" diyerek cinayet işlemez gibi görünür ama; bu iddiadaki devletler, rejimler, kurumlar, kişiler, gruplar adına dünyanın her yerinde çok cinayet işlenmiştir. Epeyce de katliam.
"İçimizden katil çıkmaz" gibi bir saflığı yahut uyanıklığı filan az kenara bırakmalı. Birisi "dini hassasiyet ve tepkileri" ile "Danıştay saldırısı ve cinayeti" gibi bir vahşete girişebilir. Ülkedeki gerilimlerden, çatışmalardan, ortamdan, hatta inancından böyle bir vazife çıkartabilir. 50 kuruş yahut trafikte yol didişmesi yüzünden çok kişinin birbirini delik deşik edebildiği, kimilerinin analarını, babalarını, çocuklarını bile rahatça katledebildiği bir "insanlık hali"nde, "kutsal davalar"ın katil çıkarması imkansız değildir. Özellikle bizim coğrafyalarda. Lakin, ABD başkanlarının, İtalya, İsveç liderlerinin dahi öldürülebildiği "medeniyet"in gölgesindeki bizim gibi "ölümüne" coğrafyalarda, hani Latin Amerika'dan Ortadoğu'ya, Balkanlar ve Kafkaslar'dan Uzakdoğu'ya, tüm "stratejik, karışık, kaotik, travmatik" bölgelerde özellikle, "kutsal dava katilleri" her zaman saf, katışıksız, katkısız, tamamen "organik" olmayabilir. Suni gübre, çeşitli kimyasallar, hormonlar, genetik müdahaleler pek mümkündür. "Parmak" deniyor ya; işte iç veya dış filan. Kimi arkadaş buna "komplocu kafa" diyor ve dünyada bunca istihbarat, gizli servis, propaganda, manipülasyon, ketempere, kontrgerilla, özel harp örgütlenmelerinin dikiş dikip nakış işlediğini, kahve falına bakıp TV dizisi seyrettiklerini ve hatıra defteri tutar gibi sadece rapor yazdıklarını filan sanıyor herhal!
" Hain saldırı ve cinayet"in kınanması, kurumlara ve kimi değerlere sahip çıkılması, tehlikelere dikkat çekilmesi, sorumsuz davranan iktidarların uyarılması, sivil toplum tepkisi gösterilmesi başka bir şeydir "Hain saldırı ve cinayet"in gerçekten anlaşılması, didiklenmesi, bölgesel, ulusal bir takım zamanlamaların, ihtimallerin, ihmallerin, çete oluşumlarının değerlendirilmesi, "tetiği çeken parmak" ile "esas parmak" ilişkisinin kuşkusu ve çözülebilmesi başka bir şey. Bu ülkede, evet şeriatçı da var; ve cuntacı, darbeci de. Bu ülkede bir yığın duyarlılık ve öfke, nefret de var ama, inançlar, ideolojiler insanları otomatikman siyasi katil yapmıyor. "Siyasi katil" olabilmek başka bir şey. "Siyasi katil" bazen, belki çoğu zaman, "Bir taşla bir sürü kuş" işlerin taşıdır. Kendini esas oğlan, yani sapan sansa, öyle sunsa dahi!
|