 "IMF borcunu kapatabiliriz"
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, düne kadar IMF desteğine ihtiyaç duyan Türkiye'nin, bugün borçlarının bir kısmını ''plan dışı ödeyebilecek'' düzeye geldiğine vurgu yaparken, IMF-Türkiye ilişkilerinin, başka boyutlar da dikkate alınarak sürdürüldüğünü bildirdi.
Şener bu arada, dinamik yapı arz eden KOBİ'lerin, Türkiye'yi küresel rekabette yarınlara taşıyacak işletmeler olduğunu belirtti ve ''ayakta kalabilmenin tek yolu, küresel rekabette avantajları ortaya çıkarmak'' dedi.
KOSGEB Genel Kurulu'nda konuşan
Bakan Şener, globalleşmenin dünya tarihindeki gelişimini anlatırken, Yavuz Sultan Selim'in Piri Reis haritasını görünce, ''Dünya bir padişaha yetmeyecek kadar küçükmüş'' dediğini hatırlattı.
''Kimler pedal çevirmeyi bırakırsa akıbeti düşmektir'' diyen Şener, bireylerin, şirketlerin ve ülkelerin sürekli en mükemmeli yakalamak çabasında olmaları gerektiğine işaret etti.
''Küresel rekabetin neresindeyiz'' sorusunun herkes tarafından sorgulanması gerektiğini kaydeden Şener, ''Stratejiyi, dostluklar ve ekonomik ilişkiler üzerine kurmak ve geliştirmek durumundayız'' dedi.
Bir kasabadaki işletmenin (burası bana yeter) deme şansının bulunmadığını ifade eden Şener, dünyanın başka yerinde daha ucuz ve kaliteli mal üreten bir kişinin ona orada mal sattırmayacağını anlattı.
KOBİ'lerin pazarı 6 milyar insan olarak görmesi, işbirliği yapacağı firma ve alanları sorgulamasının doğru olacağını belirten Şener, 400 bin ABD şirketinin beyannamesinin elektronik ortamda Hindistan'da hazırlanması ve gece mesailerinin yüksek olmasından dolayı Amerika'daki bir hastanın röntgeninin anında Avustralya'ya gönderilerek tedavi uygulanması örneklerini sıraladı.
Ülkeyi ulusal rekabette başarılı yapacak işletmelerin küçük ve orta ölçekli işletmeler olduğunu vurgulayan Şener, ''KOBİ'lerimiz dünyaya açılabilecek en önemli pencerelerimizdir'' dedi.
ANADOLU YAKLAŞIMI
Bu arada geçmişte yaşanan olumsuzluklar, 2000-2001 krizleri nedeniyle kredilerden dolayı zor durumda olan işletmelerin sermaye ihtiyaçları nedeniyle çarkları döndüremediklerini anlatan Şener, buna bağlı İstanbul Yaklaşımı çerçevesinde şirketlerin borçlarının yeniden yapılandırıldığını hatırlattı.
Şener şimdi ise Anadolu Yaklaşımı adı altında, kredi konusunda ihtilafları olan küçük ve orta ölçekli işletmelerin finans kurumlarıyla oturup anlaşmalarını sağlayacak bir düzenleme üzerinde çalışıldığını bildirdi.
Şener, bununla ilgili taslağın hazırlanmakta olduğunu, tamamlandığında, Bakanlar Kurulu kararıyla kanun tasarısı olarak Meclise gönderileceğini bildirdi. Enflasyondaki düşme, kamu borçlanma ihtiyacındaki azalma gibi son yıllarda Türkiye ekonomisinde yaşanan olumlu gelişmelere de işaret eden Şener, istikrar ve güvene dayalı sürdürülen ekonomik program sayesinde 2016'da Türkiye'nin milli gelirinin trilyon doları aşacağını söyledi.
IMF İLE İLİŞKİLER
Öte yandan 20 yılda 10 milyar dolar doğrudan yatırım alabilen Türkiye'nin sadece 2005 yılında 10 milyar dolara yakın doğrudan yatırım çektiğine işaret eden Şener, ''Türkiye 60 milyar doları aşan rezervi ile plan dışı borcunu kapatabilir hale gelmiştir'' dedi.
Döviz rezervlerinin 62 milyar dolar civarında olduğu bir ortamda, IMF bağlantılı bir takım değerlendirmeler yapıldığına işaret eden Şener, devamla şöyle konuştu:
''Basınımız soruyor, (acaba sayın Başbakan söyledi, IMF'ye olan borcumuzun ödeyecek miyiz, ödemeyecek miyiz veya bir başka kabine üyesi farklı söylüyorsa bunu nasıl yorumlarsınız) Olay gayet nettir. İstikrara dayalı ekonominin rasyonelleşmesi, güvene dayalı ekonomik program yürütülmektedir.
İzlenen programın neticesi 80 ile 2000 arasındaki 20 yılda 10 milyar dolar yatırımcı çekmişiz. 2005 yılında ise 1 yılda Türkiye'ye gelen yabancı yatırım miktarı 10 milyar dolara yakındır. Güven, istikrar, ekonominin rasyonelleşmesi dediğimizde, ortaya çıkan tablo ve sonuç budur. Böyle bir ortamda 62 milyar dolar rezervi olan Türkiye'nin elbette borçlarının bir kısmını, plan dışı ödeyebilecek gücü var demektir. Yani IMF borçlarını tamamıyla kapatabilecek güçte bir ekonomiye sahiptir.''
Ayrıca daha kısa süre önce, IMF kredi desteği olmadığı takdirde, nasıl dengelerini kurabileceğini tartışan bir ekonomi varken, bugün, geçmişte alınan borçları tamamıyla kapabilecek bir güçte, imkan içinde olduğu düşünülen, güven duyulan bir ekonomik yapı olduğuna işaret eden Şener, ''ama bu demek değildir ki (ilişki sona erecek), imkanlar çerçevesinde IMF ile Türkiye arasındaki ilişki, başka boyutlar da dikkate alınmak suretiyle sürdürülmektedir'' ifadesini kullandı.
(AA)
|
