|
|
|
|
|
|
Şahan'ı ünlü yapan adam
Televizyon programlarıyla şöhreti yakalayan Şahan Gökbakar'ın başarısının ardında Gürcü tiyatro hocası Zurab Sikharulidze var. Genç şovmen "Oyuncu olarak kendimi rahat hissetmemi sağlayan, Zurab Hoca'dır" diyor.
Şahan'daki ışığı önce Zurab Hoca görmüştü
Şahan'ın hayatı öğretim görevlisi Zurab Sikharulidze ile tanışınca değişmişti. Şimdi de onun yüksek lisans derslerine katılıyor.
Şahan lise yıllarında anlattıklarıyla herkesi etrafına toplayan, öğretmenlerine de "illallah" dedirten öğrencilerden biriydi. Sonra bu merakıyla Bilkent Üniversitesi Tiyatro Bölümü'ne girdi. İlk yıl bu bölüm ona çok kasvetli geldi ve tiyatrodan soğudu. İkinci yıl ise Zurab Sikharulidze'yle tanıştı. Dokuz yıl önce Bilkent Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlayan Gürcü Hoca, onu tekrar tiyatroya bağladı. Şimdi yolları tekrar Bahçeşehir Üniversitesi'nde birleşiyor. İleri Oyunculuk Yüksek Lisans Programı'nın direktörlüğüne başlayan Sikharulidze'nin ilk öğrencisi ise Şahan Gökbakar. Sikharulidze'nin Ankara'dan İstanbul'a gelmesi Şahan sayesinde olmuş. Şahan hocasını İstanbul'a getirme öyküsünü şöyle anlatıyor: "Bu yılın başında İletişim Fakültesi Dekanı Ali Atıf Bir çok güzel bir sahneleri olduğunu, onu mutlaka görmem gerektiğini söyledi ve İleri Oyunculuk adında bir yüksek lisans programı kurulacağını anlattı. Ben de 'Türkiye'de çok özel ve güzel bir adam var, Bilkent'ten benim hocam, onu alsak' dedim." Zurab Hoca'nın İstanbul'a gelmek gibi bir düşüncesi yokmuş bile. "Şahan istedi, geldim" diyor. Aslında Şahan'ın hayatında da Zurab Hoca'nın büyük bir rolü var. "Ben tiyatro bölümüne girdiğimde biraz haylaz ve yaramaz bir çocuktum. Birinci sınıfta bize uygulanan çalışma tarzına pek alışamamıştım. Birinci sınıfta hiç konuşmuyorsunuz, sadece telefonu açıp ölüm haberi alıyorsunuz. İkinci sınıfta Zurab Hoca dersimize girmeye başladı ve ben tekrar heyecanlandım. Zurab Hoca benimle biraz daha özel ilgilendi. Ders dışında da vakit geçirmeye başladık. Şu an televizyonda yaptığım iş sanat değil ama oyunculuk adına kendimi rahat hissetmemi sağlayan, yapabileceklerimi görmemi sağlayan kişi Zurab Hoca'dır."
PEKİ HOCA ONDA NE GÖRDÜ? "Şahan öğrenmeye çalışan bir öğrenciydi. Fakat tembelliği vardı. Ancak bence bir insanda tembellik yoksa o sanatla boşuna uğraşıyordur. Tembel insanlar sanatla uğraşır. İnsan tembel olursa daha serbest düşünebilir. Şahan'a yetenekli ama tembel derlermiş... Bunu hiç kabul etmiyorum. Bence daha fazla düşündüğü için tembel gözüküyor." Şahan da zaten Zurab Hoca'nın bu bakışı sayesinde onunla iyi anlaştığını anlatıyor ve ekliyor: "Tiyatro okullarında senelerdir alışılmış bir eğitim sistemi devam ediyor. Bunun doğru mu yanlış mı olduğunu kimse bilmiyor. Cüneyt Gökçer, Yıldız Kenter, Müşfik Kenter 20 yıldır aynı sistemle eğitim veriyor. Ben Zurab Hoca'nın sistemini kendime daha yakın buldum. O 'Konuşma, yap' der. 'Hocam şöyle yapayım mı' deyince 'Sorma, yap' derdi. Diğerleri 'Böyle mi olmalı, şöyle mi olmalı' diye uzun uzun konuşurlar." Zurab Sikharulidze öğrencilerinin beyaz ekrana çıkmasını yasaklayan öğretmenlerden biri değil. Ama "sanatçı" olmanın çok daha farklı bir şey olduğunu anlatıyor: "Sanat insanı olmak zor. Bunun için tüm ömrünü adaman gerekiyor. İnsanlar 'Ben sanatçıyım' diyor. Kimin böyle bir unvan taktığı belli değil." Gürcü Hoca, Şahan'ın en büyük destekçilerinden biri. Programında bazı tiplemeleri çok beğendiğini anlatıyor. "Programın her hafta aynı başarıda olması çok zor. Şahan şovmen olmayı seçti. Bizim zamanımızda böyle bir kelime bile yoktu. Yeni bir şey yaptığı için tebrik etmek gerek. İnsanlar beğeniyorsa ben mutlu olurum." Şahan da televizyon programlarının zorluğu konusunda hocasına katılıyor ve bu sezon sonunda "Dikkat Şahan Çıkabilir"i bitireceğini söylüyor. Sebebi ise kendini yenileme isteği. Zaten Zurab Hoca'nın da Şahan'da en beğendiği yön cesur karar verebilmesi.
Ece Koçal
|
|
|
|
|
|
|
|
|