|
|
|
|
|
|
"Şarkılarımda 'Aşığım' yerine 'Kek yaptım' dedim"
- Seni ilk telefon kartlarının 'Özgür kız'ı olarak gördük televizyonda.. Hayatımıza nasıl girdin? - Ben aslında insanların hayatına bir günde televizyon reklamıyla girdim. 'Ben Özgürüm', diye bir şarkı yazmıştım, Turkcell 'A ne güzel sen reklamda oynar mısın' diye sordu. Reklam oyunculuğu hiç aklımda olmayan bir şey, ama tabii şarkı söylemek her zaman var. Bir reklamla birlikte ortaya çıkmak tamamen hayatın bir tesadüfü. Herkes beni özgür kız olarak tanıdı, yıllarca da devam etti. - Orada Tarkan'la da bir çalışma yapmıştın. Tarkan nasıl bir çalışma arkadaşı? - Ben Tarkan'ı daha önceden de tanıyordum zaten. Çok güzel, çok profesyonel, hiç zorlanmadan oynadık. Bu herkes için de sürpriz oldu. - Şarkıcılık da anladığım kadarıyla doğuştan gelişmiş... Kimleri dinlerdin? - En çok babamı dinliyordum. Çünkü evde sürekli gitar çalıp şarkı söylerdi. - Aşk, acı, ayrılık dışında gündelik hayatı şarkılaştırmak fikri nasıl gelişti? - Aslında bunu planlayarak yapmadım. Sonradan bakınca görüyorsun ki 'Aşığım, ölüyorum' dememişsin de 'kek yaptım' demişsin, 'selülit kremi' demişsin. Herhalde içimden değişik bir şekilde bunları anlatmak geldi. Bir de günlük hayattan bahseden şarkılar yok. Yeni albümümde de öyle bir şarkı var. İki sevgilinin birbiriyle diyalogu gibi... - Nesrin Topkapı'dan göbek dansı almaya nasıl karar verdin? Toplumumuzun masaya tık tık diye vurunca bile göbek atar hale gelmesinden etkilenip bari bu işi en iyi yapanlardan ders alayım mı dedin - Hepsi bu saydıklarınızın... Bizim genlerimizde de var, hakikaten masaya tık tık vurunca herkes kıvırmaya başlar. Hayatımın en eğlenceli saatlerini Nesrin Hoca'nın evinde, ikimiz aynanın karşısında göbek atarken geçirdim. Bir müzik duyduğun zaman evrendeki o sese tepki vermek bence doğal ve insanın içinden gelen bir şey. Oturmak, kendini sıkmak doğal olmayan.
|
|
|
|
|
|
|
|
|