Su sesi, para sesi, kadın sesi
En güzel sesleri sayarken, eskiler, 'kadın sesi, para sesi, su sesi' derlerdi. İyi, hoş da... Duruma bağlı. Mesela ciyaklayıp duran nevrotik kadın sesinin nesi güzel? Ya da... Siz kara kara 'ay sonunu nasıl getireceğim' diye düşünürken, yanından geçtiğiniz ATM makinesinin, 20'likleri, 50'likleri, cüzdanı zaten şişkin bir adama tıkır tıkır sayması hoşunuza gider mi? Gelelim su sesine. Çin işkence yöntemleri arasında tıp tıp su damlatmanın olduğunu herhalde biliyorsunuz. Bu işkence çeşidinin bir de suyu kafaya damlatma biçimi vardır ki insanın tüylerini ürpertir. Gelelim bizim ev haline. Geçen gün yatakta uzanmış kitap okuyorum. Tııısss. Önce önemsemedim. Tııısss. Hıım. Bilirsiniz, bazen tuvaletin sifonu tam yerine oturmaz. Belli ki böyle bir şey olmuştu. Kalktım. Banyona gittim. Sifonu bastım (sahi eskiden sifon çekilirdi, artık basılıyor). Su gümbürtüyle klozete aktı. Yeniden dolmaya başladı. Tekrar uzandım. Kitap okumayı sürdürdüm. Tııısss. Nasıl yani? Yine mi oturmadı? Olacak iş mi? Tekrar banyoya gittim. Sifona tekrar bastım. Tekrar yatağa döndüm. Bir dakika geçti geçmedi: Tııısss. Eyvah. Korktuğum başıma gelmişti. Şimdi işin yoksa usta bul. Getir. "Abi bunu sökmek gerek" deyip bir liralık işi beş liraya yapsın.
Ara notu: Hele sokaktan 'muslukçuuu' diye bağırarak geçenler yok mu! Eski evde, birini çağırmıştım. Gelir gelmez, "Bu musluklar yaramaz, toptan değiştirelim" dedi. Fazla bir para istemedi. Dediğini yaptı, gitti. Aradan bir ay geçti, aaa, değiştirilen bütün musluklar yalama oldu. Kapasan kapanmıyor, açsan açılmıyor. Bir başkasını çağırdım. Daha elini değdirmeden ilk lafı, "Abi bunları değiştirelim" oldu. Anında kapının önüne koydum. Genç bir tamirci getirdim. Söktü, baktı, "Abi bunu değiştirmemiz gerek" demez mi? Köpürmemek için derin bir nefes aldım. La havle çektikten sonra, peki, dedim. Neyse... Genç tamirci, usta çıktı. Gayet temiz ve hızlı çalıştı. Mekanizmanın yarısını değiştirdi. Ortalığı toparladı. Bir kez daha sifona bastı. Tıııssss. Sesi gelmedi bu kez. Borudan gelen su, fısırdayıp sustu. İşkence bitmişti.
Kıssadan hisse: Sokaktan geçen muslukçulara iltifat etmeyin. Genellikle conta filan değiştiriyorlar. Bu da az para demek. Bu nedenle ellerindeki üçüncü sınıf muslukları kakalamaya çalışıyorlar. Onun yerine yeri, yurdu, dükkanı belli ustaları tercih edin. Yaptıkları iş kötü olursa, üç beş gün sonra kapısına dikileceğinizi bildikleri için daha iyi çalışıyorlar. Belki biraz daha fazla ödüyorsunuz ama ortaya düzgün bir iş çıkıyor. "Su sesini anlattın da, kadın sesi bu olayın neresinde" diye sorarsanız... Şöyle diyeyim: Tamirat sürdüğü için dilediği anda banyoya, tuvalete giremeyen, bu yüzden de sinirlenen bir kadının çıkardığı homurtuların nasıl olabileceğini tahmin edebilirsiniz: Musluk bozuldu kabahat, tamir ediliyor yine kabahat.
EMRE AKÖZ
|