|
|
Bal gibi de aşıklar
Aşk Oyunu'nun kahramanları Keremcem ve Yasemin Ergene'nin başarılı performansı izleyenleri ekrana bağlıyor. Dizide iki aşığı canlandıran gencin, gerçek hayatta da birlikte olduğu herkesin dilinde. Gerçi onlar "Aramızda bir şey yok" diyor ama bakgözleri hiç de öyle söylemiyor.
Biz birbirimize kıyamıyoruz
Aşk Oyunu'nda başrolü paylaşan Keremcem ve Yasemin Ergene birlikte olduklarına dair çıkan haberleri yalanlıyorlar. Ama gözleri sözlerini doğrulamıyor.
Ekranların en çok izlenen dizilerinden "Aşk Oyunu"nda bir türlü kavuşamayan iki aşığı canlandırıyor Keremcem (28) ve Yasemin Ergene (21). Keremcem, yani tam adıyla Keremcem Dürük, aslında hayatımıza elinde gitarıyla söylediği "Nerelere Gideyim" adlı şarkısıyla girdi. Ama milyonlar onu daha çok dizide canlandırdığı Sarp karakteriyle tanıdı. Yasemin Ergene de rol aldığı bir reklam filminden sonra televizyon dünyasına girdi ve Ekin karakteriyle beyaz camda kendine iyi bir yer edindi. Dizide tutkulu bir aşk yaşayan Keremcem ve Yasemin Ergene'nin gerçek hayatta da birlikte olduklarına dair söylentiler çıktı. Röportaja giderken bu söylentilerin, genelde olduğu gibi bir yakıştırma olabileceğini düşünüyordum. Ama röportaj sırasında birbirlerine bakışlarından, beden dillerinden, etraflarına yaydıkları enerjiden bu aşkın gerçekte de yaşandığını hissettim. Ya da her ikisi de canlandırdıkları role kendilerini öyle bir kaptırmıştı ki, dışarıda da rollerinin etkisinden sıyrılamıyorlar... Ama bana sorarsanız onlar birbirine aşık. Bakalım, röportajı okuyunca siz ne hissedeceksiniz... - "Aşk Oyunu" yaz projesi olarak başladı. Dizinin bu kadar başarılı olmasını bekliyor muydunuz? Yasemin Ergene: Reyting'in bu kadar etkili olduğunu hiç bilmiyordum. Dizi başladığında hiç "Acaba kaçıncı olduk?" diye düşünmemiştim. İlk bölüm "Üçüncü olduk" denince "Aaa reyting diye bir şey var, değil mi?" demiştim. Keremcem Dürük: Kendi adıma konuşayım, bir teklif geldi ve kabul ettim. Ne projenin bütün elemanlarıyla bu kadar beğenileceğini, ne de oyunculukta bu kadar takdir edileceğimi düşünüyordum. Ama oldu, bir şeyleri beğendi insanlar. - Sizce neyi beğendiler? Y.E.: Senaryo, Keremcem... Çok hayranı var Keremcem'in, ölümden döndü ya! K.D: Bu bir proje sonuçta, doğru bir sürü şey var bu dizide. Oyuncu seçimi, oyuncuların karakterlere oturtulması, senaryo, yönetmen, ekip, yani bütün olarak çok güzel. - Aslında bu kamera karşısındaki ilk deneyiminiz değil. Daha önce Pelin Batu'yla "Kerem ile Aslı" adlı bir televizyon filminde oynamıştınız...
K.D: O filmi seyrettiniz mi bilmiyorum ama seyretmenizi hiç tavsiye etmiyorum. Ne oyunculuğumdan, ne de projeden çok mutlu değilim. - Siz dizi konusunda daha tecrübelisiniz, değil mi? Y.E.: "Çocuğun Var Derdin Var"'ı ilk dizim olarak kabul ediyorum, ikinci olarak da bunu. Diğer üç dört dizinin, Keremcem'in dediği gibi hiç izlenmemesi gerekiyor. Şimdi tekrarları yayınlanınca görüyorum, herkes o kadar tecrübeli ki. Bense üzülmem gereken yerde boş boş bakıyorum... - Albüm hazırlarken "Yakışıklıyım, iyi şarkı söylüyorum, piyasayı alt üst ederim" diye düşündünüz mü? K.D: Yaptığım hiçbir şeyi şöhret için yapmadım. Şöhret sadece sizi seviyorlarsa ve yaptığınız işi takdir ediyorlarsa güzel. - Peki bu kadar çok hayranınızın olması, kızların sizin için ayılıp bayılması şaşırtıyor mu sizi? K.D: Şaşırıyorum ama "Ben neymişim" gibi değil. Bu beni mutlu ediyor, tek isteğim beni bu şekilde sevmeye devam etmeleri. - Küçük kızlar çok seviyor sizi... K.D: Onların sevgisi çok önemli, onlar daha saf seviyorlar. Anneler ve anneanneler tarafından sevilmek de çok mutlu ediyor beni. Y.E.: Ne yani 20-25'ler mutlu etmiyor mu? K.D: Yaşınıza yakın birinin size ilgisi, daha çok karşı cinse olan ilgi gibi. Ama diğerlerinin ilgisi daha gerçek. - Eminim sizin de erkek hayranlarınız vardır... Y.E.: Yok, kızlar gibi değil erkekler. Yanımda bir erkek varken hiçbir zaman gelip de "Merhaba" diyen bir erkek olmadı. K.D: Sen yolunu açtın şimdi "Yanımda erkek varken" diye, "Kim var?" diye soracaklar. Y.E.: Erkek arkadaşım yok. K.D: Ama onun da hayranları var. Y.E.: Vardır da karşıma çıkmadı. - Sizin birlikte olduğunuza dair haberler de çıktı. Bunlar da mı yakıştırmaydı? K.D: Bu haberlerin çıkması çok normal. - Dizide iki aşığı canlandırıyorsunuz, gerçekten aşık olmanız mümkün olamaz mı? K.D: Ben söyledim o zaman ,"Yasemin'le birlikte bunlar" dediler hemen. Böyle bir şey olabilir ama bizim aramızda yok. - Dizide Sarp ile Ekin neredeyse cinsell i ğ i n hiç olmadığı bir aşk yaşıyorlar. Günümüzde böyle bir aşk yaşamak mümkün mü sizce? Y.E.: Mümkün tabii. K.D: Avrupa'da bu yaş gittikçe aşağı iniyor ama Türkiye'de biraz daha farklı bence. Türkiye'de cinselliğin yaşanmadığı aşk çok var bence. - Siz cinselliğin olmadığı bir aşk yaşar mısınız mesela? Y.E.: Şekil A (kendisini gösteriyor). K.D: Tabii ki yaşarım. Aşkın onunla ilgisi yok bence. Cinsellik aşkın içinde olabilir de olmayabilir de. Yoksa bir görüşte aşk veya platonik diye bir şey aşk olmazdı... - Seden Gürel'le "Küçük Bir Aşk Hikayesi"ni yeniden yorumladınız. Sizler şarkıda olduğu gibi kendinizden yaşça büyük birine aşık olabilir misiniz? Y.E.: Ben 21 yaşındayım ve 21 yaşında bir erkekle birlikte olmam. Benden büyük olması gerekiyor. Ama belki 35-40 yaşında yaşıtım bir erkek normal gelebilir. K.D: Ben aşkta yaşla ilgili bir sınırın olduğunu düşünmüyorum.
Eylem BİLGİÇ
|