| |
|
|
İslam ve cami
"İSLAM tarihi boyunca Müslüman fatihler, hükümdarlar, şanlı zaferlerle ülkeleri, şehirleri fethettikleri zaman, gerçekleştirdikleri ilk idealleri, oralara camiler yapmak olmuş; böylece oralardaki varlıklarını ve hükümranlıklarını bu muhteşem eserlerle ebedileştirmişlerdir. Yahya Kemal diyor ki Yahya Kemal' in "Süleymaniye'de Bayram Sabahı"nı okumuşuzdur elbet! Bir yerinde der ki: Tanrı'nın mabedi her bir taraftan doluyor/ Bu saatlerde Süleymaniye tarih oluyor. / Büyük Allah'ı anarken bir ağızdan herkes, 'Nice bin dalgalı tekbir oluyor tek bir ses. /Ulu mabedde karıştım vatanın birliğine / Çok şükür Tanrı'ya, gördüm bu saatte yine / Yaşayanlarla beraber bulunan ervahı. / Doludur gönlüm bu bayram sabahı.'
Özveri, kardeşlik ve birliktelik Camiler, elbette öncelikle birer ibadet yeridir. Ama hepsi o kadar değil... Bizim medeniyetimizde camiler, beşeri alemle ilahi alem arasında ruhani birlikteliğin yaşandığı, ruhlarımızı ve iradelerimizi Allah'a teslim ettiğimiz yerlerdir. Aynı zamanda sanatta güzelliğin ve zarafetin, yönetimde ihtişam ve azametin, insan ilişkilerinde inceliğin, özverinin, birlik ve beraberliğin, dostluk, kardeşlik ve dayanışmanın tecelli ettiği yerlerdir.
Mekânla iman buluşması Camisiz yerler, ruhsuz bedenler gibidir. Camiler, yeryüzü bedeninin ruhları, canlarıdır. Mekanla imanın birleştiği yerlerdir. Onun içindir ki ecdadımız, sanatta ulaştığı ustalığın zirvesini hep camiye saklamış, büyük bir gurur ve vecd ile cami mimarisinde ifade etmişlerdir. En güzel taş işçiliğimiz, en güzel mermer, ağaç, sedef ve çini işlemelerimiz, halılarımız, şamdanlarımız, rahlelerimiz, hat örneklerimiz... Hepsi camide buluşmuştur. Böylece inançlarımızla, duygularımızla, sevgilerimizle bütün ruhumuzu camilerde adeta cismaniyete çevirmişizdir."
YARIN: Cami tuvaletini kapalı gören müftülüğü arıyor.
|