|
|
|
|
|
15 Mart Formülü
|
|
Nevruz beklenenin tersine olaysız geçti. Yüksek düzeydeki bir güvenlik yetkilisi bunun sırrını SABAH'a anlattı: 15 Mart'ta alınan çok kritik 2 karar.
1- Göstericilere: Şiddet ve provokasyon olmasın istediğiniz gibi kutlayın Nevruz konusunun görüşüldüğü 15 Mart'taki Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantısında, zorunlu olmadıkça gösterilere müdahale etmeme kararı alındı. Mitingleri düzenleyenlere şu mesaj verildi: Provokasyon ve şiddetten kaçınması halinde herkes serbestçe kutlama yapabilir.
2- Polise: Göstericiyi meydanda gözaltına almayın. Olay çıkmasın Polise de şu talimat verildi: Terör örgütü ve bölücü başı propagandası yapanları miting anında gözaltına almayın. Kalabalıkta direnme oluyor, çatışma çıkıyor. Oysa istihbarat teknikleriyle uyduyla izleyip evden yakalayabilirsiniz. Ve yetkili konuştu: İlk kez bu Nevruz rahat uyudum.
Yeni sağduyu planı
Terörle Mücadele Yüksek Kurulu'nda Nevruz gösterilerine müdahale edilmemesi kararı alındı. Devletin sağduyu planı uygulandı ve Nevruz ilk kez olaysız kutlandı.
Diyarbakır'dan İstanbul'a kadar Nevruz gösterilerinin olaysız geçmesinin ardında, devlet birimlerinin yepyeni bir güvenlik stratejisine geçmiş olması yatıyor. Geçen hafta yapılan Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantısında polis, asker, istihbarat ve diğer güvenlik birimleri, olağanüstü bir durum olmadığı sürece Nevruz gösterilerine "müdahale edilmemesi" kararı aldı. Geçmiş yılların kanlı geçen Nevruz kutlamalarının "PKK'ya yaradığı" saptamasında bulunan güvenlik birimleri, Öcalan posterleri ya da af taleplerine karşın Güneydoğu ve büyük metropollerdeki Nevruz mitinglerine "sağduyulu" yaklaşma kararı aldı. 15 Mart'taki Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantısında alınan bu karar çerçevesinde, mitingleri düzenleyen Demokratik Toplum Hareketi temsilcilerine provokasyon ve şiddet eylemlerinden kaçınılması karşısında serbestçe Nevruz'u kutlayabilecekleri mesajı verildi. Böylece Türkiye'de ilk kez gerilim ve şiddetten uzak bir Nevruz yaşandı.
PKK HEDEFE ULAŞAMADI Üst düzey güvenlik yetkilileri, bu stratejinin sonuçlarından birinin PKK'nın meydanlardaki hâkimiyetine karşın toplumdaki gücünün azalması olduğu görüşünde. Konunun bir numaralı muhataplarından olan bir yetkili, PKK'nın Nevruz'da istediği kitleyi meydanlara yığamadığını belirterek "Halk sağduyulu. Örgüte ilgi azalıyor. İstanbul'da 200 bin kişi bekleniyordu 100 bin geldi. Batman'da 10 bin. Diyarbakır'da 1 milyon dediler, buna yaklaşamadılar" dedi.
ANINDA GÖZALTI YOK Mitinglerin PKK ve PKK çizgisinin hâkimiyetini yansıttığını kabul eden yetkili "Biz zaten Öcalan posterleri asılması ya da af istenmesini bekliyorduk. Bunlar şaşırtıcı değil" dedi. Ancak aynı yetkili ve dün görüştüğümüz güvenlik bürokrasisinin kilit noktalarındaki isimler, müdahale etmenin faturasının "daha ağır" olduğunu belirttiler. Geçmiş yıllarda olduğu gibi PKK sempatizanlarının kalabalık içinden çekilerek gözaltına alınması, hem bazı bölgelerdeki gerilim ve şiddeti yükseltiyor, hem de toplumun bazı kesimlerinde gereksiz mağduriyet duygusu yaratıyor. Güvenlik birimleri, Nevruz'a sert müdahale devrinin kapandığını, bu tarz olayların geri teperek hem iç hem de dış dünyada Türkiye aleyhine işlediğini söylüyor. Buna göre gösteri alanlarında provokatif davranan, Öcalan ya da PKK propagandası yapanların "anında gözaltına alınmamasına" karar verildi. 15 Mart'taki toplantıda alınan kararı açıklayan yetkili "Kalabalığın içinde 2 kişiyi gözaltına almak istediğinizde, kalabalık vermek istemiyor ve arbede çıkıyor. Oysa uydu ve istihbarat teknikleriyle isterseniz evine kadar takip eder, ertesi gün gidip evinden alabilirsiniz" diye konuşuyor. Bir başka yetkili ise, güvenlik güçlerinin yeni stratejisi sayesinde Nevruz'un ilk kez olaysız ve can kaybı yaşanmadan gerçekleştiğini söyledi. "Yıllardır ilk kez bu Nevruz'da rahat uyudum. Bırakın poster açsınlar, af istesinler. Meydanda birileri çıkıp böyle dedi diye Türkiye değişecek mi? Demokrasi kültürüne alışmalıyız. Böylece örgü marjinalleşiyor" dedi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|