Sokaklarda çocuk şiddetinin nedenleri
Bir kaç yıl önce A.B.D ve İngiltere'den gelen haberleri dehşetle izlemiş, bizde olmadığı için şükretmiştik. Küçük öğrenciler, silahlarla okulları basmış, öğretmenleri ve diğer çocukları öldürmüştü. Sonra yavaş yavaş benzer haberler kendi ülkemizden gelmeye başladı. Okul baskınları, kaçırmalar, işkenceler, bıçaklamalar, öldürmeler. Hepsinin failleri 18 yaş altı olan şiddet haberleri. Ne olmuştu da çocuklarımız birer suç ve öfke simgesi haline gelmişlerdi?
DOĞAL HALE GELDİ Hep tartışmaya aileden başlayıp genelliyoruz. Çocuk şiddetinin nedenlerini, bu kez yukardan başlayarak değerlendirelim. Tüm dünyada, dolayısıyla bizim ülkemizde de şiddet doğal hale getirildi. Bunu görmek için kırk yıl öncesinin haberleriyle, filmleriyle, programlarıyla bugünküleri karşılaştırmak yeterli olur. Daha düzgün konuşmalar, şiddetin kimden kaynaklanırsa kaynaklansın vahşet kabul edildiği durumlar, birbirlerine kibar davranan dostlar. Tüm dünyanın katıldığı savaşlar bile, bir ilke, yardım içeriyor. En kötü filmler sayılan kovboy filmlerinde, adam öldürmeyen kahramanlar vardı. Şimdi ise kahraman olmak için ne kadar çok adam öldürdüğün, ne kadar vahşet yaptığın ve korku uyandırdığın gösteriliyor. Yasama oraganlarından tartışma programlarına, hatta basit eğlence programlarına katılanlar bile sözel şiddeti esirgemiyor. Hatta fiziksel şiddet olursa ilgi daha da artıyor. Bütün bunlar, evden sokağa, okula kadar heryerde şiddeti normalize etti. Bu yetmezmiş gibi, çocuklarımıza bu olumsuz örnekleri, kahraman, akıllı, güçlü, saygı gören kişiler olarak sunduk, sunuyoruz. Onlar, gücün akıl, eğitim ve çalışmaktan geçtiğini bilmiyorlar. Gördükleri örnekler, bunların hiçbirini kulanmayan, ellerindeki silaha tapan, ondan destek alan kişiler olunca, çocuklarda onlar gibi olmak istiyorlar. Gelelim ailelere. Ev içi şiddet oranları yüksek. Yani evdeki erişkinler iletişim olarak, şiddeti kullanıyorlar. Ayrıca, kendileri uğraşmak yerine ne izlediğini bile kontrol etmeden, etse de kendi de hayranlıkla izlediği için zararlı görmeyen, anne babalar çocuk yetiştiriyorlar. "Vuracaksın, keseceksin, asacaksın" diyen, bunları yapan ya da yapanlara hayran olan, hukuka, devlete güvenmeyen, kendi sorununu uygun olmayan yollarla çözmeyi akıllık sayan, bilimi, eğitimi küçümseyen bir toplumun çocukları ne yapsın? Onlarda ellerinde silahlar, garip yürüyüş ve konuşmalarla büyük ve önemli olmaya çalışıyorlar. Bunu göstermek için de başkalarının canlarını yakıyor, hatta öldürüyorlar. Şikayeti bırakıp, çocuklarımızı koruma zamanı geldi. Şiddet toplumu olmak istemiyorsak, çocuklarımızı tüm bunlardan, hatta bazen kendimizden bile korumalıyız.
|