Türkiye'deki 3 bin 225 belediyeden yaklaşık 3 bininin İller Bankası'na 2 milyar 685 milyon YTL borcunun bulunduğu bildirildi.
İller Bankası İkrazlar ve Bankacılık Daire Başkanı Mahmut Bilgen, mevcut 3 bin 225 belediyenin yanı sıra 16 su ve kanalizasyon idaresi, 83 tane de özel idare müdürlüğüne hizmet verdiklerini söyledi. Yerel yönetimlere hizmet için kurulmuş bir banka olduklarını belirten Bilgen, ''Biz kar amacı güden, mevduat toplayan ticari bir banka değiliz. Kalkınma ve yatırım bankasıyız. Kardan çok hizmet götürmemiz lazım.
Hizmet götürürken de en iyisini, en sağlıklısını ve en kalitelisini yapmalıyız. Bunun için kredi çeşitlerimizi çoğaltıyoruz'' dedi.
Geçen yıl belediyelere 1 milyar 300 milyon YTL yatırım kredisi kullandırdıklarını belirten Bilgen, belediyelerin gelirleri ile yatırımlarının birbirini karşılamadığını, özellikle güney ve güneydoğuda bazı belediye başkanlarının yeniden seçilememe korkusuyla su ve emlak paralarını toplayamadıklarını ifade etti.
BELEDİYELERDEKİ DEĞİŞİM
Bilgen, belediyelerin 3 yıl önceki isteklerine göre kendilerini geliştirdiklerini, eskiden içme suyu ve kanalizasyonlar için kredi istenirken şimdi daha çok sosyal projeler için kredi talebinde bulunduklarını belirtti.
Bilgen, artık temel sorunlarını çözen belediyelerin çevre düzenlemesi, kent müzesi, hayal park, pet şişe tesisi, fabrika gibi kredi talepleri olduğunu, dikkatlerini çeken kredi talepleri içinde ise araç ve ekipman kredilerine gelen talepte son bir yıl içinde büyük artış olduğunu kaydetti.
Uygun faiz oranı nedeniyle belediyelerin ''sosyal belediyecilik'' gereği araç alımına önem verdiklerini anlatan Bilgen, daha önce hemen hiç olmayan araç kredisi miktarının son 1,5 yılda 137 milyon YTL'ye ulaştığını bildirdi.
İlk etapta ''sadece içme suyu getirin, başka bir şey istemem'' diyen ve ardından isteklerde bulunan belediye başkanlarının bu taleplerinin kendi aleyhlerine olduğuna da dikkati çeken Bilgen, şunları söyledi:
''Talepler karşısında belediyelerin borç stokları artıyor. Belediyelerden alacağımız para 15 Mart 2006 tarihi itibariyle 2 milyar 685 milyon YTL. Bunları almak için yüzde 40 oranında paylarında kesinti yapıyoruz. Belediyelerin borçları 3-5 yıl içinde oluşan alacak değil, geriye dönük olarak bakıldığında 10-15 yıl öncesine gitmek gerekiyor. Birike birike borçlar artmış. 3 bin 225 belediyenin yaklaşık 3 bin tanesi borçlu.
Borcu olmayanın da borcu var ama ödenebilir borçlar olduğu için bunları borçlu görmüyoruz. Belediyelerin ayrıca kamuya 26 milyar 500 milyon YTL borcu da bulunuyor. Öyle belediyeler var ki, bütün yasal gelirine el koysanız 144 yılda ancak borcu bitiyor. Böyle bir tahsilatı nasıl yapacaksınız?''
Borçların yeniden yapılandırılmasıyla ilgili Belediyeler Kanunu'na göre Hazine Müsteşarlığı nezdinde 7 kurumdan birer temsilcinin yer aldığı bir uzlaşma komisyonunun kurulduğunu ve komisyonda kendisinin de yer aldığını belirten Bilgen, şöyle devam etti:
''Hükümetin talimatıyla bu borçları yapılandırmak istiyoruz. Uzlaşma komisyonu olarak görevimiz Haziran ayı sonunda bitiyor. Büyükşehirler ile su ve kanalizasyon idarelerinin borçlarını yapılandırdık. 31 Aralık 2004 tarihi itibariyle vadesi geçmiş tüm borçlarını yapılandırdık. Yapılandırırken ana parayı ayırdık kurumların o tarihe kadar uyguladığı gecikme cezalarını da tespit ettik, sonra ana paraya TEFE'den bir faiz uyguladık.
Ondan sonra düşük olan değerleme tutarı diye en düşük faiz oranını ele alıp, ana para artı faizden sonra belli bir tutar çıktı. Örneğin bir belediyenin 100 bin YTL İller Bankası'na ana, 150 bin YTL faiz borcuyla birlikte toplam 250 bin YTL borcu var. Bunun TEFE'ye göre hesaplanan faizi de 25 bin YTL tuttu. Biz belediyenin borcunu uzlaşma komisyonu olarak 125 bin YTL'ye düşürüyor ve ardından Bakanlar Kurulu'na gönderiyoruz, eğer isterse Bakanlar Kurulu 25 bin YTL'yi de aşağıya çekebiliyor, yoksa olduğu gibi gönderiyor. Yani bu durum kısmi bir tahkim oluyor.''
3 YILLIK MÜCADELE
Bilgen, banka olarak mantaliteyi değiştirdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti:
''Bizim kar etmemiz yanlış, biz hizmet götürmeliyiz. Çünkü kar elde ettiğimizde kazancımızın bir bölümünü kurumlar vergisi olarak maliyeye veriyoruz. 2001, 2002 ve 2003'de yaklaşık 306 milyon YTL kurumlar vergisi ödedik. Yani yılda ortalama 100 milyon YTL vergi ödüyoruz. Bu parayla belki birer milyon YTL kredi verip, 100 belediyenin çeşitli sorunlarını çözebilirdik.
Bu nedenle bankanın kurumlar vergisine tabi olmaması lazım. Bu talebimize sıcak bakılmamasına karşın 3 yıldır çalışmalarımız devam ediyor.''