| |
|
|
Kurtarmayın, biraz ekmek verin yeter!..
Binlerce insan su altında kalan evlerinden, işyerlerinden kurtarıldı amenna. Ama eldeki imkânlar bu kadar sürede herkesin tahliyesine, güvenli bölgeye nakline yetmedi ilk 2 gün. Zaten gelmekte ayak direyen, "Mallarımız, eşyalarımız açıkta. Neyimiz varsa sular altında ya da yüzer gezer vaziyette. Bırakamayız, gelemeyiz" diyenler var. atv ekibinden Yaşar Gürsoy, askeri aracı kullananlara rica ediyor: - Şurada bir ev gördüm. Yaşlı bir teyzeyle amca vardı. Galiba biri felçliymiş. Kurtarabilir miyiz?
Gelmeyin boşuna Askerler ikiletmiyor Yaşar' ı. Hemen oraya yöneliyorlar. Ama o ne! Teyze camdan bağırıyor kızgınlıkla: - Gelmeyin boşuna. Biz buradan ayrılmayız. - Teyze haydi gelin. Boğulacaksınız Allah korusun. - Hayır gelmeyeceğiz. Zaten kocam felçli. Ayakları hissetmiyor, yürüyemiyor . - Biz onu da alırız merak etme. - ( öfkeyle) Hayır hayır gelmeyiz. Siz bize biraz ekmek verin yeter. Yalvar yakar dil dökülüyor bu aksi ihtiyarlara. Neden sonra ikna oluyorlar. Köyden uzunca bir merdiven bulunuyor. Babayiğit iki asker, bizim Yaşar'la birlikte battaniyeye koyup kazasızca indiriyorlar amcayı ve teyzeyi.
|