kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Reha Muhtar @ SABAH
 

Cep telefonlu ihanetler...

Hepsi hepsi 10 yıl önceydi... Hayat bugünkü gibi arsız değil, masumdu...
İhanetler bu kadar uluorta değil, gizliydi...
Aldatmalar bu kadar kolay ve sıradan değil zordu...
Sadece 10 yıl önce, sevgililer ancak, evden ya da işyerinden arayabilir, uluorta kimse kimseyi arayıp, mesaj atamazdı.
Kimse kimsenin nerede olduğunu bilemez, kimse kimseyle o kadar kolay tanışamazdı...
Hayat sonsuz seçenekler yerine, sınırlı birlikteliklere izin verirdi...
İşyeri aşkları, arada bir de işyeri ihanetleri görülürdü...
Birbirini sınırlı mekânlarda, sınırlı sayıda gören, sınırlı sayıda konuşabilen, insanlar için ihanetler de sınırlıydı...
Ev telefonunun mahremiyeti, telefonunun çalışma kuralları vardı...
Arsız birliktelikler için araç yoktu... Arsızlığı iletecek, kablo yoktu... Bilgisayarlarda, utanmaz chatleşmeler, mailli sevişmeler henüz başlamamıştı.


Yıllar öncesinin sevgilileri, sizi zar zor evden arardı...
Annenin ve babanın yanında, evin orta meydanındaki telefon, aşkınıza sahne olurdu...
Kaçmak isteseniz, kaçamaz, konuşmak isteseniz konuşamazdınız...
Buluşmalar kıt, kavuşmalar kıt, randevulaşmalar kıt, siz de kıt kanaat geçinip gitmek zorundaydınız...
Kıtlıktan aşkı yaratmalıydınız...
İmkânsızdan buluşma ayarlamalıydınız. Ortamsızlıktan, aşk mekânları yaratmalıydınız...
Haftada bir kavuşmalardan, aşk çıkarmalıydınız...
İki saatlik buluşmalardan sevgi yaratmalıydınız...
Bunları bu şartlarla yaratamadığınızdan, aşkı ve sevgiyi esas olarak kafanızda yaratırdınız...
Bazen kendi kendinize aşık olur, kendi kendinize bitirirdiniz...
Bazen buluşana kadar çektiğiniz heyecandan kafayı yerdiniz...


Arsız chatleşmelerin, utanmaz cep mesajlarının olmadığı günlerde yaşam kuşkusuz daha arlı ve daha mazbuttu...
Cep telefonlu ve chatli dünyalar, artık sınırsız seçenekler, sınırsız ilişkiler, sınırsız aldatmalar ve sınırsız hayatlar yaratmaktadır.
İhanetlerdeki patlama cep telefonlarıyla doğru orantılıdır...
Evin bir başka odasına geçerek sessizce chatleşme, sanal çiftleşme bilgisayarla yapılmaktadır...
Hayat bir daha geri gelmeyecek bir yaşam tarzını kapatmakta, hep zaplanacak ilişkilerin artacağı başka bir tarzı dayatmaktadır...
Randevular artık randevu gibi değildir...
Taksim meydanında, ya da Karaköy iskelesinde yapılmamaktadır...
Birileri bir yerlere takılmakta, diğeri de cep mesajlarıyla o yere uğrayarak randevulaşmaktadır...
Takıla takıla yapılan randevulaşma, romantik değildir...
Birbirine kavuşmadan ziyade birbirine takılmayı içermektedir...


Birbirine takılanların, birbiriyle randevulaşanlar gibi, birbirlerine söyleyecek fazla sözü bulunamamaktadır...
Arada bir söylenecekler kısa mesajlarla zaten iletilmektedir...
Mesajlaşmalar kavuşmanın heyecanını bitirmektedir...
Gizemi yok etmektedir...
Hayatı düzleştirmektedir...
Cep telefonu mesajları ve bilgisayar chatleri iletişimi artırmakta ama aşkı öldürmektedir...
Gidip gelen mesajlar arasında heyecanı söndürmektedir...
Karşındakiyle konuşurken, aklı başka yere sürüklemektedir...
Karşındakiyle cilveleşirken, başkasıyla öpüşülmektedir...
Aşkı öldürürken, ihaneti teşvik etmektedir...
Yakında aşk daha bir azalacak, ihanet daha bir artacaktır...
Biri azalmaya, diğeri artmaya giderken sonunda ikisi de anlam yitirecektir...
Aşk azaldıkça, ihanet kelimesinin de anlamı kalmayacaktır...
İhanet hayatın kendisi olacaktır...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bosque'ye benzemesin!   / 15-03-2006
 Kebabi erkekler...   / 14-03-2006
 Söke söke...   / 13-03-2006
 Kahvaltı kadınları...   / 12-03-2006
 İmkansız aşk   / 11-03-2006
 Beşiktaş'a kupa şart!   / 10-03-2006
 Rahatsız...   / 09-03-2006
 Fenerbahçe için ilaç   / 08-03-2006
 Sanem Çelik'in aşkı...   / 07-03-2006
 Aziz Bey'in ayıbı   / 06-03-2006
REHA MUHTAR
Cep telefonlu ihanetler...
Hepsi hepsi 10 yıl...
MEHMET BARLAS
Unakıtan'a endekslenmiş muhalefet nereye varır?
Ne...
EMRE AKÖZ
Enis Batur, 'Alkım'da
Geçen akşam bir pot kırdım ki hâlâ...
MAHMUT ÖVÜR
Kamu vakıfları: 'Hizmet' mi 'soygun' mu?
Türkiye'de...
SAVAŞ AY
Kurtarmayın, biraz ekmek verin yeter!..
Binlerce insan...
HINCAL ULUÇ
Tek liste kepazeliği bitsin artık!..
Her şeyden önce...
Yiğit çıkış
Yiğit çıkış
G.Saray'ın genç başkan adayı Yiğit Şardan, Divan Kurulu'nda en çok...
Birleşme sinyali
Birleşme sinyali
Canaydın, Divan Kurulu'nu değerlendirdiği konuşmasında bombayı...
Meclis'te 'merdi Kıpti' kavgası
CHP'li Bodur, Unakıtan'a "merdi Kıpti" diye bağırınca AKP'li Ayağ,...
Paraguay Dışişleri Bakanı Türkiye'de
Paraguay Dışişleri Bakanı Leila Rachid, Dışişleri Bakanı, Abdullah...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu