kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
  » Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Kalem kırdığım sanık asılınca gözlerim doldu
Ağlıyordum Apo'ya baktım yüzünde duygu ifadesi bile yoktu
AK Parti yükselişini yargıya borçludur
Yargı bağımsız değil siyaset elini çekmeli
CHP beni istemedi

Kürt oyu gider diye CHP reddetti

Apo hâkimi emekliliğin 3. gününde konuştu: "CHP'den aday olmak istedim. 'Apo'yu yargılayan hâkimi partiye alırsak, Kürt oylarını böleriz' diye beni istemediler. Çok kırıldım".

Turgut Okyay anlattı: "Çevremin de etkisiyle siyasete atılmaya karar verdim. Bir arkadaşım vesilesiyle CHP'nin kapısını çaldım, çünkü ben sosyal demokrat bir insanım. 'Kürt oylarını böler' gerekçesi bana Genel Başkan Yardımcısı düzeyinde söylendi."

AKP yükselişini yargıya borçlu
"AKP yükselişinin arkasındaki asıl neden yargıdır. Davalar açarak kahramanlaştırdık. İnsan yargılanabilir ama şiir okudu diye hapis yatar mı? Yargı bağımsız değil, başı Adalet Bakanı. O da siyasi bir kişilik. Bu nasıl bağımsızlık?"

Herkes ağladı Apo ağlamadı
"Apo duruşmasında Yıldız Hemşire bizi çok duygulandırdı. Hepimiz ağladık... Ancak onda (Öcalan) öyle fazla bir duygulanma hissetmedim ben. PKK'nın uyuşturucu kaçakçılığı yaptığını hiç kabul etmedi... Halbuki delilleriyle sabitti..."


Kalem kırdığım sanık asılınca gözlerim doldu

Eski DGM Başkanı, Yargıtay üyesi Turgut Okyay ile emekliliğinin üçüncü gününde buluştuk. Okyay, "Hâkimler para pul değil ideal için çalışır, bir insanın hayatına karar vermek kolay değil. Bu yüzden yargı önemli" diyor.

Kimi şişmanlıktan korkar/ Özgürce hareket edemez/ Kimi parasızlıktan/Kimi cimriliğinden/ Canına işkence eder/Sonra hepsi de takatsız kalırlar/Artık yaşamdan da zevk almazlar/ Bir de bakarlar suları ısınmış/Canları çekiniyor/Doldurmak üzereler/Bu dünyadaki sayılı günlerini/ Artık göç vakti gelip, çatmış/Yapraklar dökülüyor/ Birden irkilerek doğrulmak isteseler de/Tüm çabaları boşuna/Artık iş işten geçti/ Yaşamak isteseler de yaşayamazlar

Hayatı sonuna kadar bütün keyifleriyle yaşayan bir evdeyim bugün. Emekli hakim Turgut Okyay ile eşi Neriman Hanım'ın evindeyim. Turgut Okyay, hani Abdullah Öcalan'- ı yargılayan hakim. DGM eski Başkanı, Yargıtay 10. daire üyesi. Kapılarını çaldığımda, çok değil, üç gün olmuştu Turgut Okyay "Emekliyim" diyeli. Kocaman bir gülümsemeyle karşıladılar beni. Çankaya'da bir lojman katı düşünün. Son derece mütevazi döşenmiş. Salonun yarısı bitkilerle dolu, diğer yarısı da kitapla. Hayatımın en hoş röportaj deneyimlerinden birini yaşadım. Zaman zaman güldük, zaman zaman duygulandık, ağladık. Turgut Okyay şiirlerini okudu, eşi Neriman Hanım içli köfte, nohut çorba sundu. Beraber bir kadeh viski de içecektik ama vakit kalmadı. Röportaj boyunca eşine "Bizim hanım resim hastasıdır siz onu çekin" diye takılmayı da ihmal etmedi." Okyay iddia ediyorum, Türkiye'de parmakla gösterecek kadar az ama tabir-i caizse "Adam gibi adam"lardan. 42 yıllık hizmet hayatından sonra elinde avucunda ne var biliyor musunuz? Hala bitmemiş bir kooperatif dairesi ve şiirleri. Olsun, o dizelerde yazdığı gibilerden değil. O hayatı sonuna kadar sevgi dolu yaşayanlardan. Duygulanınca ağlamaktan çekinmeyen, sözünün arkasında duran ve her şeye rağmen hayata gülümseyerek bakan bir hakim o. Turgut Okyay o.

ANNE 'EVİ TERK EDERİM' DEYİNCE
Turgut Okyay ilkokulu Adıyaman'ın Tut ilçesinde okumuş. Anne ev hanımı baba çiftçi. Okul bitince babası "Sen artık amca oğlunla her gün oduna gidersin" bırak okulu" deyince bütün dünyası başına yakılmış. "O kadar çok okumak istiyordum ki anneme gittim. Annem beni dinledi, ardından babamın başının etini yemeye başladı. En son tehdit olarak 'Bu çocuğu okutmazsan ben baba ocağına dönerim' deyince babam ikna oldu. Ne varsa kadınlar da var yani. Kadınlara çok büyük önem veriyorum. Toplumun aydınlanıp, kalkınmasında çok önemli rol oynuyorlar." Turgut Okyay annesinin desteğiyle ortaokula yazılmış. Yazılmış yazılmasına ama okul evlerinden yürüyerek 9 saat. Çözüm gecikmemiş. Okyay her yıl başka bir aile tanıdığının yanında kalmış. Her haftasonu ise 9 saat yürüyüp, üstelik bir de çay geçerek evine ulaşmış ve kirli çamaşırlarını yıkaması için annesine getirmiş. "Ortakokuldaki ilk günümde hoca 'Sınav yapacağım' dedi. Tabii ben babam yüzünden 56 gün geç başlamışım. Hayatımda o güne kadar sınav sözcüğünü hiç duymamıştım. Köyde ilkokuldayken bizim hoca 15 gün ava giderdi, sınav mınav görmedik tabii. Boş kağıt verdim, "1" aldım." Turgut Okyay'ın gözleri doluyor, başlıyor ağlamaya. Ne yapacağımı şaşırıyorum. O konuşmaya devam ediyor: "Bugün bile hala gücüme gider. Haksızlık tahammül edebildiğim bir şey değil. Bir hafta sonra çalışıp karşısına çıktım, ancak sözlüden 10 alınca rahat ettim." Ortakokuldan sonra bu sefer lise için babayla bir savaş başlamış. Anne olaya yine el koymuş ve "Yürüyün Ceyhan'a, hep beraber baba ocağına gidiyoruz, ben çocuğumu okutacağım" demiş. Peki ya üniversite? Niye hukuk? Turgut Okyay "Ben galiba zorlukları aşmayı seviyorum" diyor. "Mahallede hukukçu birileri vardı, çok itibar görüyorlardı. Oradan özendim. AnkaraİMRALI’DA 50 GÜN KALDI Hâkim Turgut Okyay Apo davasında stresli olduğunu söylüyor. Bütün dünyanın gözü üzerimizdeydi. İnsanı biraz geriyor tabii. Ama vicdanım rahat , son derece adil bir yargılama gerçekleştirdik.Hukuk için de çok zor, kimse bitiremez diye bir söylenti vardı, o yüzden istedim." Okyay'ın başkent günleri hiç de kolay geçmemiş. Bir öğrenci yurdunda kalan Okyay hiç unutamadığı bir sınav anısı anlatırken dalıp gidiyor. "Bir sabah kalktım baktım bütün elbiselerimi, ayakkabılarıma kadar çalmışlar yurtta. Moralim bozuldu. Arkadaştan kıyafet aldım. Ödünç giysilerle sınava girdim. 8 aldım, oysa 10 da alabilirdim. Ödünç kıyafatle mezun oldum yani." Üniversite bittikten sonra Kars'ın Kızılçakçak Köyü'nde (Yeni adı Akyazı) askerlik yapmış. Dağın başındaki karakolları bir bir gezen Okyay ilk şiir denemelerine yine burada başlamış.

ÜÇ KURUŞA SATTINIZ VATANI
18 ay askerlikten sonra kaymakam adayı olarak Adana'da çalışan Okyay, bir gün valiye kızıp basmış istifayı. "Çok önemli bir çiftlik soruşturmasında köylülüre haksız çıkarmam için bana baskı yaptı ve sicilin benim elimde diye tehdit etti. O gün işi bırakıp hakim olmaya karar verdim" Önce Adana, ardından Van Gevaş, sonra sırasıyla Bartın, Ödemiş ve Gaziantep'de ağır ceza hakimi olarak çalışan Okyay'ın ismini Türkiye ilk kez çok farklı bir şekilde duymuştu. Okyay Hizbullah sanıkları yargılanırken "Rejimi beğenmiyorsanız, Arabistan'a gidin" diyen hakimdi. Ardından kendini yine tutamamış, "Üç kuruşa memleketi satıyorsunuz" diye eklemişti. Bugün, "Düşünüyorum da büyük hata yapmışım" diyor. "Hayatımda ilk kez sanıklarla diyaloğa girdim. Keşke söylemeseydim çünkü hakim yanlı diye bir tavır oluşabilirdi." Turgut Okyay Ankara 2 nolu DGM'nin de kurucusu. Bugüne kadar yargılamadığı terör örgütü, karşılaşmadığı çete başı neredeyse kalmamış. İdam kararına karşı ama en çok idam kararı veren hakimlerden. "İdam kararı verdiklerimden sadece bir tanesi infaz edildi. Çok gaddar bir insandı. Tire'de 13 yaşında bir kızı zorla kaçırmış. Engellemeye çalışan anne babayı öldürmüş. Ardından kızın ırzına geçmiş. İşte bu adama idam verdik biz. Ama yine de bu adamın idam edildiği gece ağlamaklı oldum. İdam cezasının kesinlikle bir çözüm olduğunu düşünmüyorum. İdam çözümsüzlük getiriyor. İdam cezası kalkınca sevindim. Önemli olan insanları toplumdan dışlamak değil, onları topluma tekrar kazandırmak." Peki ya af? Turgut Okyay en çok bu konuda dert yanıyor. "Sadece ben değil" diye söze başlıyor. "Bütün yargı mensupları af çıkınca isyan eder. Af yargıda bir yaradır. Hani 'Hakimin çaresiz kaldığı an nedir?' diye sorarsanız, işte budur." Size hiç rüşvet teklif eden oldu mu? Emekli hakim gülümsüyor. "Hayır asla. Bu meslekte böyle olayların yaşandığı doğrudur ama yüzde biri bile geçmez. Etrafta öyle dolandırıcılar var ki insanlara şu kadar para ver hakim adamımız diyorlar. Zaten mahkemeden yalnızca iki sonuç çıkabilir. Yani şans yüzde elli. İnsanları böyle kazıklıyorlar yani. Türkiye'de hakimler para pul için çalışmaz. Çok zor koşullarımız var. Büyük çoğunluğumuz dürüst. İdeallerimiz var bizim. Düşünsenize bir insanın hayatı için karar veriyorsunuz. Yargılanan siz olsanız, para için çalışan birinin mi yoksa idealleri, duruşu olan birinin mi sizin hakkınızda karar vermesini istersiniz? Yanıt sizde. " Turgut Okyay bugünlerde emekliliğinin tadını çıkarmaya başlayacak. Doğa aşığı hakim uzun yürüşlere çıkacak, ailesiyle daha fazla zaman geçirecek. Ya siyaset? CHP deneyiminden öylesine ağzı yanmış ki ürkek cevap veriyor, "Kim bilir?". Vedalaşırken "Aman" diye tembih ediyor. "Aman kızım, yargının bağımsız olması gerektiğini iyi vurgulayın. Ülkenin en önemli yapı taşıdır yargı. Zarar gelmemesi gerekiyor."

1 2 3 4 5
 
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Şehit üsteğmen mastırlı
 Kürtler ve Türkler uzaklaşıyor, korkuyorum
 Özcan'a saldırı 'profesyonel işi'
 Genelkurmay'dan 'vicdani ret' atağı
 Çete sanıklarıyla telefon trafiği
 AIDS'e 1.5 milyon dolar
 1 uzman çavuş şehit
 Van'daki canlı bomba üniversite terk çıktı
 El feneriyle ameliyatla tıp tarihine girdik
 Gazi Mahallesi'nde karanfilli anma
 60'lık vekile 70'lik evlatlık!
 İdil ilçesi tiyatro ile tanıştı
ALİ KIRCA
Diktatörler de ölür!..
Hayat herkes için kısadır. Yalan...
ERGUN BABAHAN
Kürt sorunu ve şiddete tavır
Bilgi Üniversitesi'nde iki...
UMUR TALU
Yumurta adaleti
Belkemiği, "Adalet duygusu" dur.
ERDAL ŞAFAK
Türkiye ve devler ligi
Çokuluslu danışmanlık şirketi...
MEHMET ALTAN
Ben acemi erdim herhalde ondan...
Geçtiğimiz eylül...
Müslüman kızın savaşı Hollanda'yı ikiye böldü
Sınır dışı edilmek istenen liseli Taida Pasic lise eğitimini...
Sırp Kasabı kalbi öldürdü
Hücresinde ölü bulunan Miloseviç'e Lahey'de otopsi yapan uzmanlar...
Merhaba Gökdeniz elveda liderlik: 1-1
Merhaba Gökdeniz elveda liderlik: 1-1
Bahis skandalı nedeniyle 6 ay ceza alıp 186 gün sonra resmi bir maç...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu