Kardan adam faciası

Apartmanın alt katında oturuyorum, bahçe katındaBahçe kimse ilgilenmediği için benim bahçem oldu... Bir gün önce hava raporunda kar geliyor diye uyardılardı. "Yarın kar bastıracakmış istersen okula gitme dedim" bizim oğlana. "En çok kar yağınca eğleniyoruz; o zamanda ya 'gitme' diyorsunuz ya da okulları tatil ediyorsunuz.." diye söylendi hemen de ekledi... "Yarın zaten annemde kalacağım... Yarın sen bana karışamazsın..." Boşandık ama oğlana kolay olsun diye aynı mahallede ev tuttuk. Bir gün eski karımda bir gün bende... İki evde iki ayrı krallığı var... Keyfi yerinde... Sabah biraz geç kalktım; yatak odasının perdesini açtım... Diz boyu kar. Oğlan kalkıp gitmiş anasına. Salonun perdesini açtım. Ah, bahçede bir kardan adam... Kafasında şapkası, boynunda kaşkolu... Kömürden gözleri simsiyah... Gövdesinde üç koca düğme alt alta, onlar da kömürden... Göz kırptı bana... "Nerden çıktın?" dedim... "Karla birlikte geldim... Bir iki gün kalır giderim. Merak etmeyin rahatsız etmem..." Üst kattaki çocuklar kardan adamı görünce indiler hemen bahçeye. Yan apartmandaki çocuklar da geldi. İki apartman arasında duvar muvar yok... arsalar bitişik. Kardan adamın yarısı onların tarafında... Oğlanlardan biri bizim çocuklara bulaştı... "Ne oynuyorsunuz lan bizim kardan adamla; basın gidin..." Bizimkiler kardan adamın büyük bölümünün bizim bahçede olduğunu, dolayısıyla onun bize ait olduğunu söylediler. Kızlardan biri "Nerden çıkarıyorsunuz onun adam olduğunu, o kadın... Şapkasını çıkarıp başına bir eşarp bağlıyalım" dedi. Bizim oğlan da katıldı çocukların tartışmasına "Siz hiç kardan kadın duydunuz mu? Adı üstünde, o kardan adam. Babamın arkadaşı, bize oturmaya geldi... Hem de Galatasaraylı..." demez mi... Hır çıktı. Galatasaraylıydı, Fenerliydi derken yan apartmandaki avukatın oğlu bir Beşiktaş kaşkolu getirdi, doladı kardan adamın boynuna... "Kör müsünüz... Kendisi beyaz, gözleri simsiyah. Buz gibi Beşiktaşlı..." dedi. Yandaki doktor da indi bahçeye... "Cinsiyeti konusunda ben karar vereceğim" diye... Üst kattakiler ekmek attılar kardan adama. Kapıcının oğlu da ekmeği alıp eline tutuşturdu... Apartman yöneticisi geldi... "Ali bey sizin bu manasız arkadaşlarınızdan sıkıldık. Yine apartmanın huzurunu bozuyosunuz..." dedi. Yandaki apartmanın yöneticisi "Şu gül ağacından itibaren bizim bahçe başlar. Çekin kardan arkadaşınızı kendi tarafınıza..." dedi.. Onların çocuklar kıyameti kopardılar, "Hayır kardan adam bizim, onu kendi taraflarına kaçırmaya çalışıyorlar. Engelleyelim..." Baktım kardan adam hiçbir şey söylemiyor. Öyle gülümseyerek bakıyor. Telefon etmişler belediyeye, "bahçelerini konut haline getirip kiraya verdiler" diye. Zabıta geldi, "Burayı mesken haline getirmişsiniz kardan adamı çıkarıp, burayı buldozerle düzleyeceğiz..." diye tutturdular. Kıyamet koptu. Polis çağırdık. 7 numaradan Nilgün hanım geldi, elinde kekler... "Ayıptır misafire... Yeni yaptım yesin gariban, bak donmuş soğuktan" deyip önüne koydu kekleri... Yandaki apartmanın hanımları dedikodu yaptılar. "Deli karı gösteriş yapıyor... Hiç olmazsa insan yanında bir de çay getirir kardan adama. İçsin içi ısınsın.." dediler... Seyyar satıcılar duymuşlar. Bahçeye daldılar. "Kardan adam takkesi bunlar... Kardan adam kaşkolu..." İki apartmanın genç kızları "kardan adam olur da kardan kadın olmaz mı... Hem adamcağız yalnız kalmasın" diye hemen yanına bir kardan kadın yaptılar. Başına eşarp takıp eline bir saplı süpürge tutturdular. 8 numaradaki reklamcı Sinan "Bunların üstüne reklam alalım köşe oluruz..." dedi. Yan apartmandaki yönetici geldi.. "Ali bey, herif tek başına geldi; sonra bir de karı getirdi... Bunlar evli mi? Cüzdanları var mı? Biz böyle rezilliklere dayanamayız..." diye tutturdu. Bizim yönetici de "Bunların da apartman giderlerine katılması lazım" diye söylenmeye başladı... Karım telefon etti... "Yine yaptın yapacağını... Serseri arkadaşlarını getirip mahalleyi birbirine kattın. Gönder çocuğumu..." Gazeteciler, televizyoncular da duymuş. Onlar da doluştu. "Kardan adam kardan kadınla basıldı diye ana habere çıkaralım... Nolur..." diye yalvarıyorlar... Devamı Haftaya