İşsizlik oranından ziyade yaratılan yeni istihdama bak
İstihdamda yeni açıklanan 2005 verileri kriz sonrasının en iyi rakamlarıydı. Ekonominin patlama gösterdiği 2004 yılından bile daha iyi istihdam sonuçları sağlandı. 2004'te yüzde 8.9'luk büyümeye karşılık kentlerde 556 bin yeni istihdam yaratıldı. Halbuki 2005'te büyüme zayıfladı ve yüzde 6 civarında bir gerçekleşme bekleniyor. Buna karşılık kentlerde yaratılan yeni istihdam 723 bin kişiye çıktı.
Göçün etkisi Kır ve kentlerin ortalaması olarak toplam istihdam 2005'te sadece 255 bin gibi sınırlı bir artış kaydetti. Ancak istihdamın yapısında önemli değişmeler gerçekleşiyor. Kır kesiminde istihdam edilenlerde 2005'te 468 bin azalma meydana gelmiş. Azalma 2001'e göre 969 bine varıyor. İşte kırsal kesimdeki bu istihdam kaybı, kentlere göç eğiliminin yeniden hızlanması, toplam istihdamın düzelmesini bir ölçüde gölgeliyor. Asıl kaliteli istahdam diye tarım dışı ve kentlerdeki istihdamı alırsak, karşımıza daha iyi bir tablo çıkıyor. Tarım dışı istihdam kısmen işlendiği için, biz kentlerde yaratılan istihdama dikkat çekmek istiyoruz.
Düzelme başladı Genel işsizlik yüzde 10.3 ile yerinde sayıyor. Yukarıdaki tablodan da izlenebileceği gibi, kentlerdeki işsizlikte ise 0.9 puanlık düşme meydana geldi. Geçen yıl yüzde 12.7'ye inen kent işsizliği 2001 krizi sonrasının en düşük rakamını oluşturuyor. Yaratılan 723 bin kişilik istihdam ise Türkiye genelinde işsizliğin sabit tutulması için her yıl ihtiyaç duyulan yaklaşık 550 bin kişilik istihdamın üzerine çıkmış durumda. İstihdamdaki artış ise yüzde 6.1 düzeyine varmış. 2004 yılında yaratılan istihdam da tam bu düzeydeydi ve bir önceki yıla göre artışı yüzde 4.9'u bulmuştu. Dolayısıyla kriz sonrasında önce finansal piyasaların ve ardından ekonominin toparlanmasına karşılık istihdamda geç kalan düzelme, kayda değer biçimde 2004'te başladı ve 2005'te artarak devam eden bir ivme yakaladı.
1.5 milyona iş Kriz sonrası dört yılda kentlerde yaratılan yeni istihdam ise 1.5 milyon sınırına dayandı. 2002-2005 yıllarında kentlerde tam 1 milyon 490 bin kişilik istimdam artışı gerçekleştirildi. Bu artış işsizlik oranını 1.5 puan düşürürken, daha düşük oranlara inilmesini daha fazla sayıda kişinin istihdam piyasasına katılması önledi. Aynı dönemde işgücüne katılma oranı 1.5 puanla yüzde 45.5 düzeyine çıktı. Kırsal kesimden kentlere göç süreci bir an önce realize olması gereken bir süreç. Kentlerde istihdam yaratıldıkça da kırsal kesim istihdamı düşecek; kentlere göç hızlanacak. Kentlerde ne kadar iş yaratırsak, iş gücü piyasasına o kadar çok katılım olacak. Sonunda yüzde 48.3 olan işgücüne katılım oranı yükselecek ve AB düzeyine doğru yaklaşacak.
Madalyonun öteki yüzü Bu durumda istihdam verilerini sadece işsizlik oranından izlemek bir yerde madalyonun bir yüzünü gösterecek. Yıllık bazda daha fazla istihdam yaratsak bile, işsizlik oranının düşmediğini görebileceğiz. Madalyonu bir türlü iki taraflı göremeyeceğiz. Bunun için, işsizlik oranı yanında belki ondan daha önemlisi, ne kadar yeni istihdam yaratıldığını izlemek gerekiyor. Bu anlamda 2005 iyi bir yıl oldu. Bundan sonraki yıllar da böyle olursa, krizde meydana gelen performans kaybı kapatıldığı gibi, buzdağının suyun altında kalan kısmı da törpülenmeye başlanabilir.
Sonuç "Ay bedir olunca el ile gösterilmez" Türk Atasözü
|