|
 |
 |
 |
 |
|
Akılcı çözümlerle farklı bir terzihane
Modacı Yıldırım Mayruk, Gümüşsuyu'ndaki atölyesinin kapılarını bu ayki House Beautiful dergisine açtı. Ortodoks Bizans mimarisinden izler taşıyan mekan, dekore edilirken alışılmış terzihane mantığından uzaklaştırılmış.
Meslek hayatına 1950'lerin sonunda Beyoğlu'nda bir çatı katındaki atölyede başlayan moda dünyasının ünlü isimlerinden Yıldırım Mayruk, yaklaşık yarım asırdır bu sektörün içinde. Geçtiğimiz ekim ayında Nişantaşı'ndaki atölyesini Gümüşsuyu'na taşıyarak mesleğine ilk başladığı semte geri dönen Mayruk, bu durumdan büyük mutluluk duyduğunu ifade ediyor. Ortodoks Bizans mimarisinden izler taşıyan atölyenin dekorasyonunu yardımcısı Barbaros Şansal'ın yaptığını söyleyen Mayruk, 850 metrekare büyüklüğündeki mekanın bugünkü haline gelene kadar birçok evreden geçtiğini söyledi.
DAİRESEL PLANLI BİR MEKAN
Klasik ve eskiye olan düşkünlüğünü mekanın her köşesi ne yansıttıklarını söyleyen ünlü  modacının evi de atölyesiyle aynı binada yer alıyor. Mayruk, atölyede ihtiyaçlarına cevap verebilecek, rahat çalışmasını sağlayacak bir düzen kurduklarını belirtiyor. Mekanın 320 metrekarelik bölümünü müşterilere, 200 metrekaresini ise üretim ve yönetim için tahsis ettiklerini belirten Mayruk, "Kalan bölümleri de mutfak, banyo ve depo olarak değerlendik" diyor. Mayruk ve Şansal, alışılagelmiş terzihanelerin aksine mimari yönden güçlü farklı bir mekan tasarlamaya çalışmış. Defilelerde podyum olarak da kullanılabilen salondaki sütunların patileri Barbaros Şansal'a ait... Atölyenin en büyük özelliği dairesel planlı olması ve odaların birbirine bağlanabilmesi.  Örneğin, giriş ve prova odalarına kapılarla bağlanan salondan bir kapıyla tasarım odasına oradan biçki atölyesine geçiliyor.
MANKENLER ZİNCİRLİ
Mekanın en büyük problemlerinden biri; tavanın alçak olması. Ancak Şansal ve Mayruk bu durumu işlevsel çözümler geliştirerek problem olmaktan çıkarmış. Mankenleri provalamak için etek boylarının masada kesilmesi gerektiğini söyleyen Mayruk, tavan yüksekliğinin yetersizliğinden dolayı zincir sistemiyle tavana asılmış yarım mankenlerle çalışmalarını sürdüklerini belirtiyor. Gümüşsuyu'na taşınırken hiç yeni mobilya almadıklarını söyleyen ünlü modacı, "Mobilyaların bazıları eski atölyeden geldi. Bazıları ise çok önceden kalma" diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
