|
|
|
|
|
Evsizlerin büruk öyküleri
|
|
Kar ve dondurucu soğuk yüzünden belediye tarafından Alibeyköy Tevfik Aydemir Spor Salonu'na toplanan evsizler arasında sarsıcı öykülerin kahramanları var. Terk edilenler, sağlığını, aklını yitirenlerin ortak noktası yaşamaktan vazgeçmemeleri.
Kar ve soğukla birlikte İstanbul'da sokakta yaşayan yüzlerce insan Büyükşehir Belediyesi tarafından Alibeyköy'deki spor salonuna toplandı. Pek çoğunun gidecek hiçbir yeri yoktu. Ailelerini, evlerini bırakmışlar ya da kaybetmişlerdi. Ve kendilerini ummadıkları anda sokakta yaşarken bulmuşlardı. Sokakta yaşayan insanlar için varolan önyargıları yalanlayan öyle hikayeler vardı ki; bunlar sokakta, tek başına kalmanın hiç umulmayan bir anda herkesin başına gelebilecek bir şey olduğunu gösteriyor. İşte, dondurucu soğuk yüzünden Alibeyköy'de bir araya gelen yüzlerce insandan birkaçının öyküsü.
Ogün Özmutlu: 38 yaşında. Sekiz kardeşi var. Babası ölünce ailesiyle kavga etmiş ve sokakta kalmış. Daha önce de evden kaçmışlığı var ama son bir buçuk aydır Kasımpaşa'da metruk bir evde, çürümüş bir çekyatın üzerinde yaşıyor. Komşuların verdiği ayak işlerini yapıp karnını doyuruyor. Hava çok soğuk olduğu için buraya getirilmiş. Aslında anlatacak o kadar çok şeyi var ki; Yine de "Başınızı ağırtmadık değil mi?"
Yüksel Demir: 37 yaşında. Ardahanlı. Bir gece karısı iki çocuğunu alıp gitmiş. O günden beri yani 12 yıldır sokakta. Bulursa elektirik işleri yapıyor. Zihinsel sorunları olduğunu söylüyor. Bazen çöplerden besleniyor, bazen kuşlar gibi bitkilerin meyvelerinden. " Yaşamak kutsaldır, bu kutsallığa inanmak gerekir" diyor. En son Beykoz'da orman içinde bir tezgahı barınak haline getirmiş. Havalar ısınınca oraya dönecek Ömer Çavuş: 75 yaşında. 1937'de Bulgaristan'dan gelip Yenibosna'ya yerleşmiş. At arabası varmış. Bir çocuğu olan bir kadınla evlenmiş. Üç çocuğu daha olmuş. Karısı terk ettiğinden beri 18 yıldır suyu, tuvaleti, bacası olmayan elektriği de beş yıl önce kesilen bir dükkanda yaşıyor. Belediyenin yemeği ve fırından her gün bir tane verilen ekmekle idare ediyor. Çocukları istemiyormuş. Darülaceze'ye gitmek için şimdilik burada. Yurdagül Pekgöz: Siirtli. 35 yaşında. Koca dayağından kaçıp iki yıl önce dört çocuğu ile İstanbul'a gelmiş. Esenler'de 10 gün köprünün altında yaşamış. Çocukları yurda yerleştirmiş. o sokakta yaşamayı sürdürmüş."Çocuklara telefon ediyorum, soruyorlar 'Nerdesin' diye. 'Çalışıyorum' diyorum, 'Para biriktirmek zorundayım' diyorum seviniyorlar" diyor. Çocuklarıyla bir yaşam kurmak istiyor.
Adnan Işık: 43 yaşında. 15 yıl astsubaylıktan sonra ordudan ayrılmış. Komando, ve keskin nişancı. "Kanas kullanıyordum" diyor. Eşinden ayrılmış. Yatılı işlerle geçinirken ummadığı bir anda işsiz ve evsiz kalmış. Bir aydır sokakta yaşıyor. "Bazı şeyleri kamufle etmeyi öğreniyorsunuz, hayatta kalmayı biliyorum Sokakta yaşamak zor değil çalışmamak çok kötü" diyor. Buradan çıkınca hemen bir iş bulmayı düşünüyor. "
Cengiz ERDİNÇ
|
|
|
|
|
|
|
|
|