|
|
|
|
|
|
Başsavcı, Şener için de takipsizlik kararı vermiş
"Kasten adam öldürmek" suçundan tutuklanan Turan Çevik'i serbest bırakan Beyoğlu Başsavcısı Canpolat'ın, gazeteci İpekçi cinayeti sanıklarından Mehmet Şener hakkında da zaman aşımından takipsizlik verdiği ortaya çıktı.
Çatışmaya girdiği için tutuklanan ünlü hayali ihracatçı Turan Çevik, oğlu Ahmet Hilmi Çevik ve Turan Çevik'in damadı Erkan Yıldız'ı üç ayrı mahkemenin 'tutukluluklarının devamı' yönündeki kararına rağmen serbest bırakan Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Canpolat'ın meslek hayatının skandal kararlarla dolu olduğu ortaya çıktı. Başsavcının, Abdi İpekçi'nin öldürüldüğü olayda 'azmettirici' olmakla suçlanan Mehmet Şener hakkında zaman aşımı nedeniyle takipsizlik kararı verdiği ancak kararın bozulduğu belirlendi.
ŞENER'E TAKİPSİZLİK Abdi İpekçi'nin öldürülmesi soruşturmasını yürüten İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığı, 11 Temmuz 1979 tarihinde ülkücü Mehmet Şener hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarttı. Şener yakalanamadı ve askeri savcılık "Taammüden adam öldürmeye azmettirmek" suçunu kapsayan soruşturma dosyasını ayırdı. 1999 yılında ise Şener'in avukatının başvurusu üzerine soruşturma dosyasını ele alan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Ünal Canpolat, 6 Ağustos 1999 tarihinde 20 yıllık zaman aşımı süresi dolduğu gerekçesiyle dosya ile ilgili olarak takipsizlik kararı verdi. Ancak Başsavcı Canpolat'ın 20 yıllık zaman aşımı süresi dolduğu gerekçesiyle verdiği takipsizlik kararı, İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nce kaldırıldı.
SÜRGÜN REKORU KIRMIŞ Başsavcı Canpolat'ın meslek hayatındaki olaylar bunlarla sınırlı değil. Küçük bir araştırma Canpolat'ın meslek hayatında sürgün rekoru kırdığını da gösteriyor. Bunlardan bazıları şöyle: Beyoğlu Başsavcısı Ünal Canpolat, 1978-1983 yılları arasında Sinop Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yaptı. Başsavcılığı sırasında, sekreteriyle ilişkiye girdiği gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldı. Görev yeri değiştirildi, Tokat Başsasavcılığı'na atandı. Canpolat, Danıştay'a başvurdu. Lehine karar çıktığı için tekrar Sinop Başsavcılığı'na döndü. Ancak daha sonra Tekirdağ Başsavcılığı'na atandı. Burada da lojman alımında usulsüzlük yaptığı gerekçesiyle soruşturma geçirdi. Yine görev yeri değiştirilen Canpolat, İstanbul Zeytinburnu Başsavcılığı'na atandı. Burada da sekreteri ile ilişkiye girdiği ve bazı usulsüzlükler yaptığıgerekçesiyle soruşturma açıldı. Zeytinburnu Basavcılığı görevinden de alınan Canpolat'ın, İstanbul Adliyesi'ne düz savcı olarak ataması yapıldı. 1993 yılından itibaren İstanbul Adliyesi'nde uzun süre muhabere savcılığı yaptı. Canpolat'ın kızakta kalması uzun sürmedi, bir müddet sonra Gaziosmanpaşa Başsavcılığı'na hemen ardından da 21 Mart 2002 tarihinde de Beyoğlu Başsavcılığı'na getirildi.
OĞLUNUN İŞ ORTAĞI Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Canpolat'ın son vukuatı ise oğlu Berkay Canpolat'ın iş ortağı olan Türkiye'nin ilk hayali ihracat sanıklarından Turan Çevik, oğlu Ahmet Hilmi Çevik ve Turan Çevik'in damadı Erkan Yıldız'ı serbest bırakmak oldu. Üç sanık, Canpolat'ın oğlunun da ortak olduğu Birlik Metal adlı şirkette, 9 Kasım 2005'te yaşanan çatışma nedeniyle 'kasten adam öldürmek' iddiasıyla tutuklanmışlardı. Canpolat üç ayrı mahkemenin 'tutukluluklarının devamı' yönündeki kararına rağmen sanıkları serbest bıraktı. Başsavcı Ünal Canpolat'ın Çevik'in kızının nikâh şahitliğini yaptığı da belirlendi. Nikâhtaki şahitlerden birisinin de yine Birlik Metal'daki çatışmada olay yeri incelemesini yapan İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hasan Adak olduğu ortaya çıktı.
DİSİPLİN CEZASI Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Beyoğlu Başsavcısı Ünal Canpolat hakkında, Adalet Bakanlığı başmüfettişlerince hazırlanan raporun, 23 Ocak pazartesi Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) toplantısında ele alınacağını söyledi. HSYK toplantısı sonucunda, Canpolat için "uyarma, aylıktan kesme, kınama, kademe ilerlemesini durdurma, derece yükselmesini durdurma, yer değiştirme, meslekten çıkarma" disiplin cezalarından birisinin verilmesi gündeme gelecek. Uygun görülürse, hakkında ceza davası da açılabilecek. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, "Biz gazetelerde o haber çıkar çıkmaz gerekli incelemeyi, soruşturmayı başlattık. O soruşturma neticelendi. Bazı meslekleri icra edenlerin özgürlüğü, sade vatandaşlar gibi değildir. Her yere gidemez, herkesle düşüp kalkamaz. Eğer öyle yapacaksa o mesleği icra edemez" diye konuştu.
|
|
|
|
|
|
|
|
|