kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Prof. Dr. Bengi Semerci @ SABAH
 
Ders çalışmak ödev değil
Prof. Dr. Bengi Semerci yanıtlıyor

Ders çalışmak ödev değil

Okula giden çocuğun olduğu her evde, anne babalarla çocuklar arasında ki savaşın adı ders çalışmaktır. Aileler çocuğun çalışmadığından, çocuklar ailelerinin çalışmalarını anlamadığından yakınıyor. Bu tartışmaların olduğu evde öncelikle bakılması gereken şey çocuğun ders çalışmasını engelleyecek bir durumu olup olmadığıdır. Dikkat eksikliği, öğrenme güçlüğü, depresyon, anksiyete bozukluğu, arkadaş ilişkilerinde sorunlar, davranım sorunları bizim gözümüzden kaçıyor olabilir. Bunlar için gerekeni yapmışsak veya bunlar yoksa çocuğun kapasitesine bakmak gerekir. Belki de bizim beklentilerimiz çocuğumuzun yeteneklerinin üstünde olabilir. O zaman yapılması gereken onu bizim isteklerimizi gerçekleştirmek için zorlamak değil, beklentilerimizi onun düzeyine göre ayarlayıp, herkesin mutlu olmasıdır. Ders çalışmayı engelleyen koşullar Çalışmak ne kadar çok istense de ve ne kadar iyi planlansa da bazı dış koşullar çalışmayı engelleyebilir. Çalışılan yer çok önemlidir. Karışık, çok eşyalı, güzel manzaralı, duvarlarında bolca poster olan, TV bulunan bir oda çalışma odasından çokçalışamama odası haline gelecektir. Çalışma masasının üstü de, oda kadar önemlidir. Koltuk, yatak üstünde çalışma verimli olmaz. Çalışma masada ve sandalyesinde olmalıdır. Masanın üstü dikkat dağıtacak objelerden temizlenmeli, sadece ders araç gereçlerine yer verilmelidir. Aklımız başka şeylere takılabilir. Dışardaki aktiviteden soyutlanmanın yolu uzak olmaktır. Kapı kapalı, sesler gelmediğinde dışarının cazibesi azalır.

ANNE BABALAR NE YAPSIN?
En başta belirttiğimiz sorunlar olduğunda çözüm aramak anne babanın görevidir. Ama bir sorun yoksa, o zaman kendi tutumlarını gözden geçirmekte yarar var. Çocuk okula başladığı andan itibaren ders çalışma, ödev yapma gibi konularda tüm sorumluluğu kendi üstüne alan bir ailenin, çocuğun birden bunun kendi sorunu olduğunu fark etmesini isteme hakkı olamamaktadır. Ailenin görevi en baştan, uygun ortamı hazırlamak, kararlı olmak ve kontrol etmektir. Onun yerine endişelenmek, ondan daha çok olayı sahiplenmek çocuğun ders çalışmayı ailesi için yapması gereken bir olay olarak algılamasına neden olur. O zaman çalışmayı aileye karşı kullanır. Yani onları mutlu etmek ya da isteklerine ulaşmak, kızdırmak için kullanmaya başlar. Oysa bu onun işidir ve olumlu, olumsuz sonuçlarına da katlanmalıdır. Ailenin evde devamlı "çalış, hadi lütfen çalış" demesi ya da bağırıp, kızması sonuçları değiştirmemektedir. Benzer şekilde rüşvet teklifi yanlış sonuçlara yol açar. Aileler ders çalışırsa çocuğa birşeyler vaad ederler ve bunun adına "ödül" derler. Oysa bu rüşvettir. Ve çocuğa aslında yapmakla yükümlü olduğu bir işten kazanç sağlama yolunu açar. Benzer şekilde boşa yapılan tehditlerin de anlamı yoktur. Ders zamanı TV, bilgisayar, playstation gibi aktiviteleri kısıtlamak, kontrol etmek kadar, görev yapılmadığında bazı aktivitelerden mahrum ederek ceza vermek de ailelere düşmektedir.

VERİMLİ DERS ÇALIŞMANIN KURALLARI
1- Öncelikle karar vermek gerekir. Ders çalışma bir iştir. Bu işe başlamak için onunla inatlaşmamak, istek gelmesini beklememek gerekir. 2- Çalışılacak ders ve amaç belirlenmelidir. Çalışmaya harcanan zaman değil, ne yapıldığı önemlidir. Aileler sık sık süreyi az bulurlar. Ama uzun süre masa başında oturmak demek, çalışmak demek değildir. 3- Çalışma ara verilerek yapıldığı zaman verimlidir. 45 dakikalık çalışma aralarına, 15'er dakikalık dinlenme zamanları koyulmalıdır. Dikkat eksikliği olan çocuklarda oranlar değişebilir. 4-Başlarken nereden nereye ve ne süre çalışacağınızı saptamış olmalısınız. 5-Çalışma saatlerini en iyi öğrendiğiniz, dikkatinizin en iyi olduğu zamanlara göre ayarlayın. 6-Dinlenme hava almak, su içmek, biraz ev içinde dolaşmak gibi aktiviteleri içerir. Arkadaşlarla telefonda konuşma, TV izleme, uyuma gibi şeyler geri dönüşü engeller. 7-Ders çalışma sırası da önemlidir. En verimli zamanda daha zorlanılan derslerin çalışılması, benzer derslerin ard arda çalışılmayarak araya farklı dersler konulması verimi arttırır. Ders çalışmakla, ödev yapmak aslında farklı kavramlardır. Ama biraz da sistemin yarattığı karmaşa nedeniyle, herkes ders çalışmayı ödev yapmak sayıyor. Son zamanlarda, ödev yapmayı kolaylaştırdığı iddasında olan "ödev siteleri" gündemde. Bu siteler nedir?, Kimler yapıyor, kimler kullanıyor sorularının yanıtlarını aradık. Ayrıca, ünlü babalar ders çalışma konusunda neler düşünüyor diye merak ediyorsanız, röportajımıza bir göz atın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Çağan Irmak'ın babasıyla ilişkisi bence çok iyiydi   / 24-12-2005
 Kardeşler kıskanırsa   / 17-12-2005
 Çocuklarda cinsel gelişim   / 10-12-2005
 Bebeğim üç yaşında   / 03-12-2005
 Çocuk neden yalan söyler?   / 26-11-2005
 Doğan bebek büyüyor   / 19-11-2005
 Çocuklar niçin küfür eder?   / 12-11-2005
 Çocuklarda dikkat eksikliği tedavi edilebilir   / 29-10-2005
 Ders çalışmak ödev değil   / 22-10-2005
 Yeni doğan bebekler   / 15-10-2005
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
SUNAY AKIN
Noel Baba Nasrettin Hoca'ya karşı
Antalya Müzesi'nde...
FİLİZ AKIN
Yeni yılda yeni umutlar
Kaç gündür kendi çapımda güzel...
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ
Hülya Avşar'la konuşama-dıklarımız
Geçtiğimiz pazar (25...
PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA
Bağışıklık sistemi ilaçları hangi durumlarda...
Bir düşler İstanbul'unda dönen dolaplar
Bir düşler İstanbul'unda dönen dolaplar
Yılmaz Erdoğan, hem ülkemiz üzerine ilginç şeyler söylüyor, hem de...
Nerede o eski yılbaşı baloları
Vefa Zat servis sektörünün en kıdemlilerinden. Yiyecek içecek, bar ve...
Rakının suyla beraberliği evlilik gibidir
"Çilingir Sofrasında Dem Muhabbetleri", "Çilingir Sofrasında Rakı" ve...
Bir yıl böyle geçti
2005 üzüntüleri sevinçleri, kayıpları doğal afetleri ve başarılarıyla geride...
Gazeteci yazarların gözünden geçtiğimiz yılın analizi
Mehmet Barlas Müzakereler başladı Türkiye'de 3 Ekim'de Avrupa Birliği...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.