Aviva Sigorta Genel Müdürü Ertan Fırat, sigortacılıkta fiyatlandırmanın riske göre yapılmasının önemine değindi ve riski düşük olan sigortalıların ödüllendirilmesinin gerekliliğini vurguladı.
Aviva Sigorta Genel Müdürü Ertan Fırat, sigortacılıkta fiyatlandırmanın riske göre yapılması gerektiğini söyledi. Bu konuda şirketlerin segmantasyon yapmasının şart olduğunu ifade eden Fırat, "Riski yüksek olanların fiyatı da yüksek olmalı, az olanlar ise ödüllendirilmelidir" dedi. Sigortacılıkta, serbest tarifeyi tarifesizlik olarak algılamamak gerektiğini de vurgulayan Fırat, tarife rejiminin kimi durumlarda riski az olanı cezalandırma anlamına gelebileceğini belirterek şunları söyledi: "Öncelikle tarife rejiminin tanımını yapmakta fayda var. Piyasa oyuncularının tamamının aynı şartlar ve fiyat kompozisyonu ile ürünlerini pazarladıkları bir düzen, ortam diyebiliriz buna. Böyle bir düzende tarifeyi yapanlar sektör istatistiklerini baz alarak, şirketlerin para kazanabilecekleri bir fiyat skalasını oluşturmak zorundadırlar. Bu tarz bir çalışma düzeninde genelde tüm müşteriler ortalama fiyat mantığı çerçevesinde ele alınır ve herkes veya her risk eşitmişçesine fiyatlandırılır. Bu durumda riski göreli olarak daha düşük olanlara haksızlık yapma, ağır olanları ise ödüllendirme gibi bir sonucu doğurmuş oluruz." Aviva Sigorta Genel Müdürü Ertan Fırat, serbest tarife ile ilgili olarak da şu değerlendirmeyi yaptı: "Serbest tarifeden anlamamız gereken, tüm piyasa oyuncularının tek bir talimatla hareket etme yerine, kendi rotalarını ve fiyat politikasını belirleyebilme şansına sahip olmaları, ancak bunu yaparken de mutlaka kâr elde etmelerini sağlayacak bir tarife sistemi oturtmalarıdır. Hiçbir işletme kâr etmeden uzun soluklu olamaz ve taahhütlerini yerine getiremez. Dolayısıyla serbest tarife tarifesizlik olarak algılanmamalıdır, hatta şirketler tarife rejimine kıyasla kendi oluşturdukları tarifelere daha sadık olmak ve harfiyen uygulamak zorundadırlar.
SERBEST TARİFE Zira tarife rejiminde oluşturulan tarifelerin kâr marjları serbest rejimle kıyaslandığında genelde daha yüksektir. Ayrıca segmantasyonu baz alarak bir tarife sistemi oluşturduğunuzda bu tarifeden vereceğiniz tavizler sizin portföy kalitenizin bozulma ve kötüleşme riskini artırabilecektir. Serbest tarife rejimi şirketlerin daha etik, prensipli, disiplinli, ilkeli olmalarını gerektiren bir süreçtir, mutlak başarı için böyle de olmalıdır. Burada en önemli görev kanun koyucu ve denetlemekle görevli birimlere düşmektedir. Yapılacak şey, uluslararası temel performans kriter ve göstergelerinin tanımını ve çerçevesini çok net bir şekilde belirleyip uygulatmak, denetlemek ve sonrasında gereğini yapmaktır."
İYİ HİZMET ÖN KOŞUL Sigorta sektöründe sıkça gündeme gelen 'fiyatta değil hizmet kalitesinde rekabet' konusunu da değerlendiren Fırat şöyle konuştu: "Dünya çok hızlı değişiyor. Bireysel haklar ve tüketici haklarındaki gelişmeler artık insanların eksik hizmeti kabul etmelerini mümkün kılmıyor. Yani tüketicilere hizmetin en iyisini her şartta vereceksiniz. Başarılı olmak için ana formül, rakiplerinize göre düşük-ekonomik maliyetle çalışmaktır. Bunu yapabilmek için risk ölçüm ve değerlendirme altyapınızı ve insan kaynağınızın kalitesini çok iyi bir şekilde sağlamalısınız. Sigortacılığın ruhuna uygun bir yönetim tekniği geliştirmelisiniz."