Dünya Bankası Türkiye Direktörü Andrew Vorkink, cari açığın yüksek olmasının risk yarattığını, ancak bu riskin yönetilebilir bir risk olduğunu söyledi.
Vorkink, cari açığın yüzde 6.2 gibi yüksek bir sevide bulunduğunu belirterek, ''Evet, rakam hala yüksek ama bu rakam ekonomi içinde borç azalmasıyla yönetilebilir bir rakam. İzlenmesi gereken bir durum ama bir tehlikenin söz konusu olduğunu söyleyemeyiz'' diye konuştu.
Doğrudan yabancı yatırımın son aylardaki yükseliş trendinin korunabilmesi durumunda, yüksek cari açıktan kaynaklanabilecek
riskleri azaltmak için önemli bir avantaj elde edilmiş olacağını vurgulayan Vorkink, ''Çünkü Türkiye'ye ilk kez bu kadar büyük miktarlarda yabancı yatırım geliyor'' dedi.
TÜRKİYE'NİN REYTİNG NOTU
Vorkink, Türkiye'nin reyting notuyla ilgili şunları söyledi: ''Geçtiğimiz günlerde bir kuruluş tarafından notu yükseltildi. Bir başka kuruluşun yine gelişmeleri çok yakından takip ettiğini biliyoruzki yakında açıklayacaktır. Önümüzdeki birkaç ay içinde diğer kuruluşların da Türkiye'nin reyting notunu yükselteceğine inanıyorum.''
Reyting notuyla ilgili tahmin ve beklentilerinin sorulması üzerinede Vorkink, ''Önümüzdeki dönemde bir kuruluşun reytingi 1 puan yükselteceğini, diğerlerinin ise 1 puandan daha fazla bir yükseltme yapacağını sanıyorum, hep beraber göreceğiz'' dedi.
"CARİ AÇIK RİSKİ YÖNETİLEBİLİR"
Cari açığın düşmeyip bu seyirde devam etmesi durumunda oluşabilecek risklerin sorulması üzerine Vorkink, ''Cari açığın yüksekolması nedeniyle risk var elbette ama dediğim gibi bu yönetilebilir bir risk. Doğrudan yabancı yatırımın bu yüksek seviyesi korunduğu, özelleştirme sürecine devam edildiği sürece ve elbette güçlü bütçe ile önümüzdeki yıl risk azalacaktır'' diye konuştu.
Kurumlar vergisinin indirilmesinin doğrudan yabancı yatırımın artırılması yolunda atılmış önemli bir adım olduğuna dikkat çeken Vorkink, ''Bu bir yandan Türkiye'deki yabancı yatırımları artırırken diğer yandan maliyetlerin düşmesiyle yerli yatırımda da artışa neden olacak, dolayısıyla ekonominin daha da canlanmasına, istihdamın artmasına ve vergi gelirlerinde artışa yol açacaktır'' diye konuştu.
"FAİZ ORANLARININ DÜŞMESİ ŞAHANE"
Vorkink, faiz oranlarındaki gerilemeye ilişkin olarak da şu değerlendirmeyi yaptı:
''Türkiye'de faiz oranlarının düşük olduğunu görmek şahane. Çünkü çok uzun yıllardır çok yüksek seviyelerdeydi hep. Bu düşük seviyenin getirilerini görmeye başladık bile, ki yararları daha da çoğalacaktır.Özellikle hükümet yatırımlarının özellikle de altyapı yatırımlarının artmasında büyümeye neden olacaktır.
Buna ilaveten, tüketiciler de faizlerin düşmesinden faydalanmaya başladı. Kredi kartlarının faizlerinin düşmesiyle geri ödeme süresinin uzadığını görüyoruz. Konut kredilerinin düşmesi de konut pazarında büyük bir canlanma sağladı, ki Parlamentoya sunulan Mortgage Yasası, bu canlanmaya daha da katkı sağlayacaktır.
Dolayısıyla, düşük faiz oranlarının bu çok yönlü getirileri önümüzdeki yıllarda da devam edecektir.''
ENFLASYON ORANLARI
Hem enflasyonun yüzde 8 gibi düşük seviyelerde olmasını hem de düşüş trendinin devam etmesini çok olumlu bir gelişme olarak nitelendiren Vorkink, Merkez Bankası'nın hedefi tutturabileceğine inandığını kaydetti. Güçlü mali yapının sürdürülmesi durumunda, hem reel faizlerin hem de enflasyonun düşme eğiliminin devam edeceğini kaydeden Vorkink, ''Ancak burada harici faktörler söz konusu olabilir. Her ne kadar düşme eğilimine girmiş olsa da yüksek petrol fiyatları, bu hedeflerde bir takım sapmalara yol açabilir'' diye konuştu.