Enerjide Rusyalı hikayeler İTO Yönetimi'nde şaşkınlık

Enerjide Rusyalı hikayeler

Rusya'nın Türkiye'de enerji piyasalarında neden etkin olmadığını, Batılı şirketler gibi niçin iç piyasaya giremediğini daha önceki yazılarımda kaydetmiştim. Doğalgazda liberalleşmenin başladığı, kontrat devirlerinin hızla gündeme geldiği şu günlerde, Rusya-Türkiye arasındaki anlaşmalar ve görüşmeler çerçevesinde işlerin nasıl yürüyeceğine merak eden elbette vardır.
Geçmişte yaşananlardan iyi bir ders çıkaran ve tecrübe kazanan AK Parti emin adımlarla hedefe ilerleyecektir. İşte size bir tecrübe örneği; Yıl 2003. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Genel Başkanı olarak Davos'ta. Önemli misafirlerinden birisi de Rus Petrol Şirketi Lukoil'in Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ekberov. Bu görüşmede Ekberov, Türkiye'deki bazı özelleştirmelerle özellikle TÜPRAŞ'la ilgilendiklerini ve destek beklediklerini söylüyor. Erdoğan da PETKİM'i de gündemlerine almalarını ifade ederek Ekberov'u Ankara'ya çağırıyor.
Şubat 2003'te Ekberov ABD Devlet Başkanları'nın kullandığı Air Force One benzeri Boeing 747 model bir jumbo jetle Ankara'ya geliyor ve Erdoğan'la AK Parti Merkezi'nde görüşüyor. Bildiğim kadarıyla Cüneyt Zapsu ve Okan Tapan da bu görüşmede yer alıyor. Ekberov'un Ankara ziyaretinin ardından Lukoil uzmanları PETKİM'de inceleme yapmak üzere Türkiye'ye geliyorlar. Fakat, ANAP döneminde atanmış olan Özelleştirme İdaresi Başkanı Lukoli'in uzmanlarını PEKTİM'den içeri sokmuyor. ÖİB Başkanı bu hadiseden 24 saat sonra görevinden alınıyor. Rusya ile ipler kopuyor. Kopmakla kalmıyor, Rusya'daki kişiler de bu menfi gidiş sebebiyle zora düşüyor.
Özetle, Rusya-Türkiye arasındaki ANAP eksenli enerji ilişkileri zor bir mücadele sonrasında makas değiştirerek AK Parti Hükümeti'nin kontrolüne geçiyor. Doğalgaz kontrat devirlerinin gecikmesine de, yeni sahiplerinin kimler olacağında da iki yıllık zamanda iki tarafın karşılıklı yaptığı (Samsun-Ankara arasındaki Mavi Akım Doğalgaz Boru Hattı inşasındaki yönteme benzer) pazarlıkların ciddi etkisi söz konusu...