kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
  » Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    20. YILA ÖZEL
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Türkiye'de yaşasak Müslüman olurdum!
Orada ev kadınıyım temizlik yapıyorum
Ailemin beni reddettiği yalan
Tuğçe'ye tüm ruhumu verdim
Müslümanlar'la evlenmeyin lafı bir Ortodoks'u bağlamaz

Olay çift ile dobra dobra

Tuğçe Kazaz'ın eşi Yorgos Seitaridis: "Evliliğimizin dini törenle olmasını istedik... Tuğçe, Hıristiyan olmasa yapamazdık... Eğer Türkiye'de yaşamaya karar verseydik, ben Müslüman olurdum. Önemli olan, evliliğimizin dinen kutsanmasıydı."

Türkiye'de yaşasak Müslüman olurdum!

Evlilik bizim için aşk demek! Devletin değil Allah'ın kutsamasını istedik. Yunanistan'da yaşadığımız için Tuğçe din değiştirdi; yoksa aynı binaya girip dini törenle evlenemezdik.

Onlarınki yıldırım aşkıydı... Türk-Yunan ortak yapımı 'Radyo Tantana' filminin çekimleri sırasında tanıştı Tuğçe Kazaz ve Yunanlı tiyatro oyuncusu Yorgos Seitaridis. Bir ay bile geçmeden, evlenme kararı aldılar. Tuğçe aşkı için din değiştirmeyi, Hıristiyan olmayı tercih etti ve minik bir kilisede Ortodoks usüllere göre evlendiler. Onlar hiçbir şeyi umursamadan bu kararı alırken Türkiye'de kıyamet koptu. Vaftiz görüntüleri kamuoyunun iştahını kabarttı; Tuğçe Kazaz'ı ailesinin reddettiği yazıldı, her kafadan ayrı ses çıktı. Onlar ise konuşmamayı, ortamın sakinleşmesinin herkes için daha sağlıklı olacağına karar verdiler. Geçen perşembe Türk firması Gizia'nın yurtdışındaki yeni reklam kampanyası için eşi Yorgos Seitaridis ile birlikte Türkiye'ye gelen Tuğçe Kazaz, asılsız haberlere de cevap anlamında, konuşmaya karar verdi.

ŞÖHRETİME ŞAŞIRDI!
Tuğçe'nin din değiştirmesi çok tartışıldı, çok konuşuldu. Büyük bir aşk yaşarken, bu tartışmanın ortasında kalmak kadar etkiledi sizi?
YORGOS SEITARIDIS:
İlk başta biraz oyun oynanıyor gibi hissettik. Karımın ülkesine geliyoruz ve burada dışarı çıkmak, dolaşmak, sokakta yürümek, özgür olmak istiyoruz. Ama herkes bize dinle ilgili bir şey soruyor. Bir kere de buraya geldiğimde sadece ama sadece Türkiye'yi yaşamak istiyorum. Bir şeyden korktuğum için söylemiyorum bunu ama her zaman arkamızda biri var; bir kamera ya da fotoğrafçı...

Tuğçe'nin bu kadar ünlü olduğunu biliyor muydun evlenirken?
Y.S: Bilmiyordum. Bir plajda tanıştık; Tuğçe de, ben de bikiniliydik. Hepsi buydu. Ne kadar ünlü olduğunu Türkiye'ye ilk geldiğimizde farkettim.
TUĞÇE KAZAZ: Yorgos, Miss Turkey olduğumu biliyordu, modellik yaptığımı biliyordu ama hiçbir zaman 'A ben Türkiye'de çok meşhurum' diye konuşmadık. 'İnsanlar beni görüyor, yolda çeviriyor' gibi şeyler aklıma bile gelmedi. Geldiği zaman gördü her şeyi; şaşırdı.

Peki Tuğçe'ye olan bu ilgi, sorular seni rahatsız ya da huzursuz ediyor mu? Y.S: Ana dilimde konuşmadığım için İngilizce'yi çok iyi oturtamıyorum ama dürüst olacaksak; bu ilginin bir parçasından tabii ki hoşlanıyorum. Hoşlanmıyorum dersem, 'o zaman niye aktör oldun' diye sorarlar! Hoşlanmadığım şey, nefret ettiğim şey dedikodu! Benim ve ailemin Tuğçe'ye dinini değiştirmesi için baskı yaptığını söylediler, Tuğçe'nin hamile olduğunu söylediler, hatta boşandığımızı bile söylediler. Sen şu anda gözünün önünde böyle bir şey görüyor musun? Doğruyu biz biliyoruz çünkü biz yaşıyoruz! Bu yüzden konuşmaya karar verdik; aramızda ne olduğunu Türk insanlarının bilmeye hakkı vardı.

Bir aşk yaşıyorsun ve sevdiğin adamın dinini seçiyorsun bu anlaşılabilir bir şey tabii ki. Merak ediyorum, kendi dininde de yaşayamaz mıydın aşkını?
Y.S: (Yorgos yanıtlamak istiyor) Evlenmeye karar verdiğimizde işimden dolayı; yani Yunanistan'da aktör ve tiyatrocu olduğum için, Yunanistan'da kalmaya karar verdik. Tiyatro yapmak için kendi dilime ihtiyacım vardı; başka bir dilde bunu yapamazdım. O yüzden evimizi, tüm yaşantımızı Yunanistan'da kurmaya karar verdik. İkimiz de dini bir tören istedik. Çünkü Allah'tan gelecek kutsamayla ilişkimizin daha dagüçleneceğini düşündük. Çünkü bizim için evlilik zaten aşktı; politikacılardan, devletten gelen bir kutsama değildi. En güçlü olandan, Allah'tan gelen bir kutsamaydı. Tuğçe Müslüman olarak kalsaydı, aynı binaya girip dini tören yapamazdık. Kurallar böyle! Ama Allah'tan gelen kutsamayı istediğimiz için birimizin dinini değiştirmesi gerekiyordu. Birimiz, dinini değiştirmek demeyelim de, inançlarının üzerine koyduğu tabelayı değiştirdi.

Yani Yunanistan'da yaşamaya karar verdiğiniz için Tuğçe dinini değiştirmeyi seçti. Peki Türkiye'de yaşamaya karar verseydiniz, siz Müslüman olur muydunuz?
Y.S: Eğer başka bir iş yapacak olsaydım ve Türkiye'de yaşamaya karar verseydik yine dini evlilik yapardık. Ve Müslüman olmakla ilgili hiçbir problemim olmazdı. Bizim için Allah bir tane! Senin dinin de benimki gibi bir tane Allah'a inanıyor. Yunanistan'da yaşamaya karar verdiğimiz için bunu Tuğçe yaptı. Duyduğun diğer şeyler sadece yorum...

Tuğçe bu kararı alırken kimseye danıştın mı, herhangi birinden fikir alıp muhakeme yaptın mı?
T.K: Yorgos'ya sordum! Ben hep duygularıyla hareket eden bir insanım. Karar verdiğim günden itibaren, ne düşündüysem, neden korktuysam Yorgos ile paylaştım.

Yorgos'dan mı geldi talep?
T.K: Bunu kimsenin benden istemesine gerek yok. Çünkü bu senin ruhunla alakalı. Belki aklındakiler değiştirilebilir ama ruhunu, duygularını kimse değiştiremez!

Hırıstiyanlığı öğrendin mi?
T.K: İnancını nerede yaptığın, nerede dua ettiğin önemli değil. Gittiğin yol aynı. İnançlarım her zaman aynı...
Y.S: Evlilikle ilgili kağıtları tamamlamak için buraya ilk geldiğimizde Tuğçe beni bir kadına götürdü...
T.K: Aa evet... Yorgos'ya anlatmıştım. Benim burada kurşun döktürmek, dua okutmak için ziyaret ettiğim bir kadın var. Her zaman gider duasını alırım, kurşun döktürürüm. Yorgos'yu da götürdüm ona. Kurşun döktürdük ve üzerimizdeki kötü gözleri, nazarı kovmak için dua okudu. Bir şekilde bizi evlendirdi aslında o...

ŞİRİN SEVER


1 2 3 4 5
 
DİĞER GÜNÜN İÇİNDEN HABERLERİ
 Park eylemine tekbirli tepki
 Morga götürülürken ölmediği anlaşıldı
 Rastgele ateş eden çılgın âşık dehşet saçtı
 Siyam ikizleri bundan sonra dilenmeyecek
 Çantası çözülünce canını zor kurtardı
 Otomobilde 'koruma amaçlı' Kaleşnikof!
 Sayısal Loto
REHA MUHTAR
Erkeğin fantasyalarını gerçekleştiren adam!..
Müthiş...
İLKER SARIER
1. İlker kafası!
Ağabeyimiz Hıncal Uluç, 4....
MEHMET BARLAS
Ehemmi mühimme tercih etmeyi bilmeliyiz
Kendimizce çok...
MAHMUT ÖVÜR
'Ben de ilk defa Kürdü, Arnavut'u burada gördüm'
Göç ve...
SAVAŞ AY
Bir haber arkası ve "sizin hiç oğlunuz öldü mü?.."
Ne...
HINCAL ULUÇ
Bir Paul Anka gecesi yaşamak..
Çaylar vardı o zaman,...
GÜLSE BİRSEL
İçki niye yasak, sigara niye serbest?
Beş altı sene...
Bu şarkı burada bitmez
Bu şarkı burada bitmez
Geçen hafta F.Bahçe'ye yenilip zirveden uzaklaşan Galatasaray, Ankara...
Penaltı isyanı
Penaltı isyanı
Bir gün önce F.Bahçe aleyhine çalınmayan penaltının ardından, dün...
Wilson 6 ay rötarla geldi
Bush'un Türkiye'ye atanmasını istediği ABD'nin eski Bakü Büyükelçisi...
Yurttaşlar Heyeti Umut Kitabevi'nde
Hakkari'nin Şemdinli ve Yüksekova ilçelerindeki olayların ardından...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu