|
 |
 |
 |
 |
|
 "KKTC'de olmayan şeyler bugün olmakta"
Başbakan Vekili Abdullah Gül, Türkiye'nin AB ile müzakerelere başlaması ile yeni bir sürecin doğduğuna işaret ederek, ''AB'de bundan sonraki süreç, teknik bir süreçtir, siyasi bir süreç değildir. Siyasi süreç Kopenhag Siyasi Kriterleri ile ilgiliydi'' dedi.
Gül, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 3 Ekim'de AB ile müzakerelere başlamasının sadece ülke için değil, tüm dünya için önemli olduğuna dikkati çekti.
Bu tarihle Türkiye'nin önünde yeni bir sürecin başladığını belirten Gül, Türkiye'nin statü değiştirdiğini
ve bu değişimi en iyi işadamlarının, bankalar ve yabancı finans kurumları ile muhatap olduğunda hissedeceğini söyledi.
Devlet görevlilerinin de yurtdışına gittiğinde bu değişimi hissedeceğini dile getiren Gül, şunları kaydetti:''Bu değişimi uzun dönemde şüphesiz ki bu ülkenin vatandaşları olarak bizler hissedeceğiz. Bundan sonraki süreç teknik bir süreçtir, siyasi bir süreç değildir. Siyasi süreç Kopenhag Siyasi Kriterleri ile ilgiliydi, demokrasi ile ilgiliydi. Yani AB'ye katılacak bir ülkenin demokrasiyi gerçekleştirmiş olması gerekirdi. Müzakereye başlamanın da tek şartı bu idi. Türkiye bu şartları yeterince yerine getirdiği için müzakereye başlamıştır. Siyasi süreç, siyasi konular şimdiye kadar elealınmıştır ve bitmiştir. Yaptığımız reformların pekiştirilmesi, bunların uygulanması önümüzdeki sürecin bir parçasıdır. Ama bundan sonra, AB ile ilişkilerimiz teknik ilişkilerdir. Müzakere heyetlerimizin içinde hep teknik adamlarımız vardır.''
''YA BİLGİSİZLİKTEN YA DA KASITLI YAPIYORLAR''
Abdullah Gül, müzakerelerde ilk taramanın bilim ve teknoloji ile başladığını, eğitim ile devam edeceğini söyledi. AB ile ilgili konularda yanlış bilgilendirme olduğuna dikkati çeken Gül, ''Bunları ya bilgisizlikten yapıyorlar, ya da kasıtlı yapıyorlar'' dedi.
''Sözde Ermeni Soykırımını Türkiye tanıyacak diye, Avrupa Parlamentosu bu konuda kaç tane karar almıştır?'' diye soran Gül, konunun Ermeniler tarafından, ''Türkiye ile müzakerelere başlayamazsınız, Türkiye aday olamaz'' denilerek Avrupa Adalet Divanı'na götürüldüğünü ve mahkemenin de ''bunların bağlayıcılığı yok'' denilerek kabul edilmediğini kaydetti.
Başbakan Vekili Gül, ''Türkiye, Kıbrıs Rum Kesimi'ni tanıyacakmış...'' şeklindeki sözlerin hiç inandırıcılığı olmayan, kasıtlı yapılan propagandalar olduğunu bildirdi. Bugün gelinen noktada Türkiye ile KKTC'nin ilişkilerinin devam ettiğini ve devam edeceğini dile getiren Gül, ''Ancak bu yalanlar devam etmektedir'' dedi.
''YANLIŞ ENFORMASYON''
Abdullah Gül, ''Dicle ve Fırat'ın sularının, kurulacak uluslararası bir kuruluşa devredileceği'' yolundaki söylentileri de hatırlatarak, ''Bunlar çok ayıp, yakışık almayan yanlış enformasyondur'' diye konuştu.
Türkiye'nin bugüne kadar, süreci çok dikkatli bir şekilde yürüttüğünü dile getiren Gül, Türkiye'nin çıkarına olmayan hiç bir şeyin yapılmayacağını söyledi.
Yanlış bilgilendirmenin Kıbrıs konusunda da yapıldığını ifade eden Gül, ''Kıbrıs'tan Türk askeri çekildi. Kıbrıs'tan topraklar verildi. Kıbrıs'ta bazı anlaşmalar yapıldı ve Kıbrıs'taki bazı hak ve hukuklarımızdan vazgeçtik'' gibi söylemlerin doğru olmadığını da vurguladı. Abdullah Gül, ''AK Parti iktidarından önce KKTC'de olmayan şeyler bugün olmaktadır'' dedi.
Abdullah Gül, konuşmasında, KKTC ekonomisinde yaşanan olumlu gelişmeler hakkında örnekler de verdi. Gül, şöyle konuştu:''KKTC'nin bundan önceki Cumhurbaşkanları, dışişleri bakanları kimlerle görüşmüş, kimler onları muhatap almış? yok... Ama şimdi bakın ABD, İngiltere, Rusya dışişleri bakanları, AB'nin en üst seviyedeki yetkilileri, KKTC'nin Cumhurbaşkanı, dışişleri bakanını muhatap almakta, kabul etmekte, oturmakta, resmi görüşmeler yapmaktadır. Bırakın bunları, daha önce KKTC'nin temsilcileri hangi günlere davet edilmişti? Sizler de gidiyorsunuz davetlere...ABD'nin İngiltere'nin ya da başka bir ülkenin günlerinde KKTC'nin temsilcisini görmüyor musunuz? KKTC'ye heyet gider miydi? Heyet sadece Türkiye'den giderdi. Ama şimdi ABD kongre heyeti, Kırgız Parlamento heyeti ve işadamları da gitti.''
''KKTC'NİN YAŞAM STANDARDI YÜKSELDİ''
Başbakan Vekili Abdullah Gül, KKTC'nin yaşam standardının da yükseldiğine işaret ederek, yaşanan ekonomik gelişmelerden örnekler verdi.
KKTC'de kişi başına düşen milli gelirin 2004'te 7 bin 350, 2005'te ise 7 bin 700 dolara çıktığını belirten Gül, büyümenin ise 2002'de yüzde 6.9, 2004'te ise yüzde 10 olduğunu kaydetti. Gül, geçen yıla göre KKTC'de inşaatların yüzde 30 oranında arttığını belirtti.
KKTC turizminde de olumlu gelişmeler yaşandığına işaret eden Gül, 2001'de 93 bin, 2004'te ise 271 bin kişinin turist olarak gittiğini söyledi. KKTC'de 5 yıldızlı otellerin arttığını da belirten Gül, KKTC'de her iki kişiye bir otomobil, her bin kişiye de bin 9 telefon düştüğünü bildirdi.
''Bütün bunlar oluyorsa demek ki KKTC'de işler iyi gidiyor demektir'' diyen Gül, oluşabilecek problemleri çözmek için gece gündüz çalışmaları gerektiğini söyledi.
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
