kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

Bush'un alın yazısı?

Bush'un Irak'a saldırmak için Tanrı'dan emir aldığına ilişkin iddiaları ve yankılarını izlerken 'küresel çete' hakkındaki eski teşhislerimi hatırlıyorum.
Daha 13 Mart 2003'te bu sütunlara şöyle bir soru düşmüştü:
- Mutlak dünya hakimiyetine inanan küresel çete kurmayları, para, silah ve teknolojilerinin dayanılmazlığına da güvenerek 'Zamanı geldi artık, biz Mesih'iz, insanlığa medyatikdemokratiktotaliter yeni dünya düzenini kabul ettirebilecek durumdayız' diye mi düşünüyorlar?
Bush'un söylediği iddia edilen sözler, o zamanki sorumla ilgili olarak edindiğim sayısız cevaptan sadece biridir:
- Tanrı bana 'George, git Afganistan'daki teröristlerle savaş' dedi, gittim. 'George, Irak'taki despotluğu bitir' dedi, bitirdim. Şimdi de Tanrı' nın bana 'Git Filistinlilere devlet kur, İsraillilerin güvenliğini sağla, Ortadoğu'ya barış getir' dediğini hissediyorum. Tanrı' nın izniyle dediklerini yapacağım..
ABD'nin gelmiş geçmiş en inançlı (!) ve en kıt vasıflı başkanlarından biri olan hazret gerçekten böyle demiş midir?
Doğrusu Bush'un böyle şeyler söylememesine şaşardım.
Kaldı ki burada kullanılan deyimler çok da yadırganacak ifadeler değil. Adam Peygamberce 'vahiy aldım' demiyor, 'hissediyorum' diyor. Arada 'Tanrı bana dedi' gibi kesin ifadeler de, masum birer abartı sayılabilir, dolayısıyla bu söylemler sapkın bir köktendincinin hezeyanları olarak görülmeyebilir. Hatta bunlar, ABD'nin en iyi üniversitelerinden mezun zeki bir 'siyaset hergelesi'nin dalgacılığına da yorulabilir:
- Bush dincilikle veya kendisine yönelik aşırı dincilik yakıştırmaları ile alay ediyor. Belki de dindarlığının maske olduğunu itiraf ediyor!
Fakat hayır! Bush belki bu sözleri hezeyana yorumlanamaz biçimde söyleyebilecek kadar olabilir ama hastalık düzeyindeki fanatik ciddiyeti yüzünden derin fikri eğlence zevkiyle dile getirmiş olamaz. Kaldı ki, ruh sağlığı açısından Bush'un ciddi sorunları olduğu, alnındaki çizgilerden de bellidir. Ömrü şaşırmakla geçen, ikide bir 'haao, o da?' duygusuyla olan bitene ve etrafa hayretle bakan kişinin alnı ortadan dikine çizgilerle şekillenir.. Düşünen ve sorun çözen kişinin alnındaki kırışıklar yatay çizgilerden ibarettir.
Bu sütunlarda zaman zaman küresel çetenin mistik bir sapkınlık içinde bulunduğunu kaydettiğimde şüpheyle bakanlar olmuştur. Bazı dostlar sadece abartılı söylem geliştirmek için bu iddiaya yer verdiğimi düşünürken bazıları da sapkınlığı dile getirişimi mecazi bir anlatım sanıyorlardı.
Oysa Batı'da birtakım loca, mahfil ve kulüplerde her türlü sapkınlığın birer ayin olarak yaşanması gizlenemeyen bir gerçekti. O kadar ki, bazı kiliselerde din adamı görünümündeki İblis'lerin de katıldığı Deccal işi ayinlerde sübyancı partileri düzenlenebiliyor, hatta çocuklar kurban edilebiliyordu.
Kara büyü dahil her türlü doğaüstü merak ve uğraş ile içli dışlı, kapitalizme özgü sapkın 'Ehass'ul-Havas' (= seçkinler seçkini) kadroların varlığı tartışma götürmez. Bunların ayin ve icraatları, bütün gizlilik çabalarına rağmen, ölümü dahi göze almış araştırmacılar tarafından büyük ölçüde keşfedilebilmiş, bazı üst düzey ABD yetkilileri böyle sapkın işler ve cürümler yüzünden mahkemelik bile olmuşlardır. Bu tür etkinlikleri bazen bizzat kendileri de sırf güçlerinin dayanılmazlığına hükmedilsin diye kamuya sızdırabilmektedirler.
Küresel çeteyi oluşturan seçkinler seçkini (!) zevat, büyü ve uyuşturucunun de etkisiyle bir süre sonra kendi kutsallıklarına da inanır hale gelebilmektedirler. Şüphesiz bu durumlarını şeytani bir olağanüstülük değil, ilahi bir erişmişlik hali sanmaktadırlar. İslam kültüründe 'istidrac' denilen bu 'sapkın olağanüstülük türü' sayesinde pek çok ahmak, pek çok ruh hastası kendisini Şeyh, Mehdi, Mesih ve Peygamber zannetmiştir..
Bush'un alnındaki dikine çizgiler de böyle bir kaderin ifadesi olsa gerek.
Mübarek Ramazan hürmetine Allah aklımıza mukayyet ola!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Birinci sınıf vatandaş kim?   / 07-10-2005
 Muhafazakâr neyi muhafaza eder?   / 06-10-2005
 Yiğidi öldür ama hakkını yeme   / 04-10-2005
 Öncelikli tehdit 'kaht-ı rical'   / 03-10-2005
 Mevlana'dan Erdoğan'a   / 30-09-2005
 Söylesem mi söylemesem mi?   / 29-09-2005
 Çöp özelleştirmesi ve özelleştirme çöpü   / 27-09-2005
 Arkadan vuran yandan haykıran   / 26-09-2005
 Çetebaşına çevirmen başkan   / 23-09-2005
 Çağdaş fetvacı   / 22-09-2005
ÖMER LÜTFİ METE
Bush'un alın yazısı?
Bush'un Irak'a saldırmak için...
UMUR TALU
Manevi şahsiyet!
Şimdi, eski ceza kanunu yahut yeni ceza...
ERGUN BABAHAN
İniş-çıkışlı bir yol
Türkiye için asıl zorluk 32...
ERDAL ŞAFAK
Asya'nın güneyi Türkiye'nin güneyi
Güney Asya faciası...
MEHMET ALTAN
ABD Ankara'ya büyükelçi atamayacak mı?
Türkiye...
Kıyamet günü gibi
Pakistan'ı vuran 7.6'lık depremde ölü sayısı yaklaşık 20 bin
Güney...
Yardım ekibimize vize sorunu çıktı!
Türk ekibi İran'dan geçiş izni ve Pakistan'dan vize sorunları...
17 yıllık emek
17 yıllık emek
Kırşehir'in Kaman İlçesi, bundan yaklaşık 40 yıl öncesi... Şahin...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu