|
 |
 |
 |
 |
|
Bol tartışma ve protesto
Ermeni Konferansı'nın ilk oturumu dün yapıldı. Salonun dışında protestolar; içeride ise konuşmacılar ile dinleyiciler arasında hayli sert tartışmalar yaşandı.
Ermeni Konferansı tartışmalı başladı
Boğaziçi Üniversitesi'nde önceki gün düzenlenecek olan ancak mahkemece durdurulan Ermeni Konferansı dün başladı ... Dünyanın yakından izlediği konferansta bazı izleyicilerle konuşmacılar arasında sık sık söz düellosu yaşandı.
Önceki gün Boğaziçi Üniversitesi'nde yapılacakken mahkeme kararıyla durdurulan 'İmparatorluğun Son Döneminde Osmanlı Ermenileri: Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi' başlıklı konferan, İstanbul Bilgi Üniversitesi'nin Dolapdere yerleşkesinde dün başadı. Konferans bugünki konuşmalarla sona erecek.
AÇILIŞI UĞUR YAPTI
Konferansın açılışını Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Aydın Uğur yaptı. Mayıs ayında Boğaziçi Üniversitesi'nin ev sahipliğinde Sabancı ve Bilgi üniversitelerinin desteklediği bir sempozyum düzenlenmek istendiğini hatırlatan Prof. Uğur, o dönemde kamuoyundaki ağır baskılar sonrası Boğaziçi Üniversitesi'nin toplantıyı bu hafta sonuna ertelediğini belirtti. "Ancak dün başlayacak olan bu toplantının mahkeme kararıyla Boğaziçi Ünivertesi'nde yapılma ihtimali ortadan kalktı" diyen Prof. Dr. Uğur, konuşmasına şöyle devam etti: "Tabii mahkemedir. Kararlarını her iki üniversite saygıyla karşılıyor. Ama Türkiye'deki her üniversite yılda yüzlerce bilimsel toplantı düzenliyor, şimdiye kadar hiçbir mahkeme, kimin davet edileceği, konusunda görüş beyan etmemiştir."
İLK TEPKİ GELDİ
Prof. Dr. Uğur konuşmasına devam ettiği sırada dinleyiciler arasında yer alan, ABD'de lobi faaliyeterinde bulunan 'Turkısh Forum' üyesi olduğunu söyeyen Fatma Sarıkaya adlı bir kadın, müdahalede bulundu ve "Özerklik yetmedi mi? Şimdi bir de başımıza fikir özgürlüğü konusu mu çıkardınız?" dedi. Bunun üzerine "hanımefendinin bilimsel edebe sonuna kadar saygılı olacağını umut ediyorum" dedi. Konuşmayı tekrar kesen Sarıkaya, "Ermenilerin kaybı inkar edilmiyor. Ölülerimize hep birlikte ağlamamamız gerginlik çıkarıyor. Türk devleti ile kavgası olanlara Ermeni vatandaşların ihtiyacı yok. Onlar mı tercih etti bunu?'' dedi. Sarıkaya, ayrıca Fransız üniformasıyla talim yapan Ermenilerin yer aldığı fotoğrafın bulunduğu bir belge gösterdi. Sarıkaya'ya cevap oturum başkanı Prof. Dr. Ahmet İnsel'den geldi: "Hanımefendi kendinizi küçük düşürmeyin." Dinleyiciler arasındaki Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Budak da, konuşmacılara, "Türkiye'de resmi söylem ölümleri inkar etmiyor. Siz Müslüman kayıplarla ilgili de söz edecek misiniz?'' sorusunu yöneltti. Bu soru üzerine konuşan Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Berktay, Türk ve Müslüman kayıplara da değinileceğini söyledi. Doç. Dr. Berktay, "1915 tehcirine gelinceye kadar Ermeni ve Türk çeteleri arasında yerel ölçekli etnik savaş olduğunun bir gerçek olduğunu'' belirterek, '"sadece Ermeni çetelerinin Türk köylerine saldırmadığını, Türk çetelerinin de Ermeni köylerine saldırdığını'' savundu. Doç. Dr. Berktay, 1915'te devletin emriyle yapılan tehcirin 'Devletin korumakla yükümlü olduğu tebaasının bir bölümü üzerinde hükümlü olduğu kanuni himayeyi kaldırması ve 'bunlar meşru avdır' demesi olayıdır. 'Av sezonu açılmıştır' demesi olayıdır'' dedi.
MÜSLÜMAN KAYIPLAR
Mustafa Budak'ın "böyle bir şey yok" itirazına Berktay, "Böyle bir şey var. Öyle evraklar var ki, bunların Teşkilat- ı Mahsusa aracılığıyla icra edilen gizli katliam emirlerinden söz ettiği son derecek açıktır" dedi ve ekledi: "Soruyu sordunuz, cevap verdim. Konuşmacı benim. Cevabı hazmedemiyorsunuz. Türk, Müslüman kayıplardan ne haber halet-i ruhiyesi öyle bir hale geldi ki Yahudi soykırımında 6 milyon Yahudi öldü. Almanya 2. Dünya Savaşı sırasında 7.5 milyon kayıp verdi. Yahudi soykırımı tartışmaları sırasında Alman tarihçilerin 'Alman kayıplarından ne haber' dediğini duydunuz mu? diyerek tepki gösterdi. " Doç. Dr. Berktay, Ermeni sorununun ''Türk milliyetçi tarihçiliği ve Ermeni milliyetçi tarihçiliği'' kuşatmasında olduğunu dile getirerek, sorunun bu kuşatmanın dışında ele alınması gerektiğini vurguladı. Ermeni meselesinin "Soykırım mıydı, değil miydi?" tartışmasına indirgendiğini ifade eden Doç. Dr. Berktay, bir tarafta ''soykırım değildi'' diyen Türk milliyetçi tarihçiliğinin, diğer yanda ''soykırımdı'' diyen Ermeni milliyetçi tarihçiliğinin var olduğunu söyledi. Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayşe Soysal da "Konferansın nerede yapıldığının önemli değil, asıl önemli olan akademik özgürlüklerin sahiplenilmesıdir" dedi.
SADIK GÜLEÇ / HABER MERKEZİ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
