Üç milyar dolarlık mücevher İstanbul'da
Ham madenin ve işlenmemiş taşın insan yaratıcılığıyla şekillenip ruh kazanmış, dile gelmiş halidir takı ve mücevher. Taş devrinden günümüze kadar gelebilmiş, güncelliğini hiç yitirmemiş, insanlık tarihinin en 'yaşlı' alışkanlıklarından biridir mücevherat. İnsanoğlunun 'olmazsa olmazı' takı ve mücevherlerin en göz alıcıları, en özgün ve en değerlileri 24-27 Ağustos'ta İstanbul'da görücüye çıkmaya hazırlanıyor. Dört salon ve 40 bin metrekarelik alanıyla CNR Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilecek olan İstanbul Jewellery Show-II'de Atasay, Altınbaş, Midas, Arpaş, Goldaş, Akasya, On , Gülaylar, Favori, Elmas İş, Zen by Medart, Goldenline, Güner, Regold, Motif, Bağ, Ariş, Ekol, Orjinal, Efe, Sümer, Mod-iş, Sade-iş, Hemera, Sezgin, Özcan, İtal Silver, İpek Yolu, Konyalı Saat, Baymonte, Montür-iş gibi sektörde önde gelen yerli 430 ve 23 farklı ülkeden 199 yabancı olmak üzere toplam 629 katılımcı, yeni tasarımlarını sergilemek için bir araya gelecek. Fuara toplam 22 bin yerli ziyaretçi ve 3 bin yabancı alıcının gelmesi hedefleniyor.
HEDEF DÜNYA BİRİNCİLİĞİ İstanbul Değerli Maden ve Mücevherat İhracatçıları Birliği 15 yıl öncesine kadar mücevher ihraç eden ülkeler arasında dahi yer almayan Türkiye'nin, 2005 yılı sonunda değerli maden ihracatını 5 milyar dolara çıkararak dünya birincisi olmayı hedeflediğini vurguluyor. Şu anda Türkiye, İtalya'dan sonra dünyanın en büyük 2. mücevherat ihracatçısı, İtalya ve Hindistan'dan sonra en büyük 3. üreticisi konumunda. Hindistan ve ABD'den sonra, geçtiğimiz yıl Çin'i bile geride bırakarak, dünyanın en çok altın tüketen 3. ülkesi olan Türkiye'de, 30 ton takı ihracatından 140 ton ihracata ulaşıldı. İstanbul Jewellery Show-II, Türkiye'nin bu büyük pazardaki yerini sağlamlaştırması açısından büyük önem taşıyor. Takıseverler kaçırmamalı...
|