|
|
|
|
İzleyici beni ilk kez temiz yüzle görecek
Erkan Petekkaya, bu akşam atv'de ilk bölümü yayınlanacak olan 'Beyaz Gelincik'te bambaşka bir rol ve yüzle izleyici karşısına çıkıyor. Hep kirli sakalı ve bıyığıyla kamera karşısına geçen oyuncu, sinek kaydı tıraşlı haline kendinin bile alışamadığını itiraf ediyor: Aynaya bakınca kendimi ben de yadırgıyorum.
Geçen sezon yayınlanan 'Köpek' dizisindeki performansıyla büyük beğeni toplayan Erkan Petekkaya, bu kez 'Beyaz Gelincik' dizisindeki rolüyle çok konuşulacak. Bu akşam ilk bölümü yayınlanacak olan dizide, önceki rolünün aksine bir salon adamını canlandıran Petekkaya, "Bu karakter, toprak sahibi. Feodal yapıdaki bir ailenin reisi" diyor. Dizide, Aslanbaş Ailesi'nin ortanca kardeşi Ömer Bey olarak izleyici karşısına çıkacak olan oyuncu, sinek kaydı tıraşlı yeni imajına da alışmaya çalıştığını belirtiyor: "Aynaya bakınca kendimi yadırgıyorum."
ARTIK O SALON ADAMI
* 'Köpek' dizisinden sonra bambaşka bir karakteri canlandırıyorsunuz bu dizide... Evet. Apayrı bir karakter bu ama daha önce oynadığım roller de 'Köpek'ten farklıydı. Biz oyuncuyuz. Ben bir rolde başlayıp tekrar o rolde devam eden bir oyuncu değilim. Her yeni işte yeni birini oynamaya çalışıyorum. Oynadığım rollere bakarsanız; 'Aynalı Tahir'deki rolüm değişikti, 'Serseri'deki rolüm apayrıydı, 'Köpek' ise bambaşkaydı. 'Beyaz Gelincik'teki rolüm de enteresan ve farklı bir rol. Diğer oynadığım rollerden en büyük farkı; bir 'salon adamını' canlandırıyor olmam. Hem feodal ve toprak adamı hem de salon adamı. Amerika'da İşletme eğitimi almış, sonra ailesinin yanına; Adana'ya geri dönmüş, varlıklı bir ailenin oğlunu oynuyorum. Ailenin ikinci büyük oğluyum. Böyle bir işte yer aldığım için keyifliyim.
* Bu yeni rol için yeni de bir imajınız oldu... Evet, sakal bıyık gitti. Hayatımda hiç televizyonda izleyicinin karşısına tıraşlı çıkmamıştım. Ben de aynaya bakınca kendimi yadırgıyorum. Yıllardır böyle tıraş olmamıştım. Hep kirli sakal vardı.
* Peki yeni imajınızı ve rolünüzü izleyici nasıl karşılayacak? Zannediyorum iyi olacak. Bu işe çok büyük emek harcanıyor. Çekimlerin başından itibaren işin içindeyim. Sıfırdan bir çiftlik kuruldu. Adeta bir platoyu andırıyor. Ama platolar strafordan yapılır, burası gerçek. Böyle bir yapının içinde ben de yerimi alacağım. Seyirci ilk başta biraz garipseyecek ama sonra alışacaktır. Ben bir oyuncuyum. Farklı rolleri oynamak zorundayım. Kendimi geliştirmeyi seviyorum.
* Yapımcıların oyuncu transfer etmeyeceklerine dair bir anlaşması vardı. Bu anlaşma sizin yüzünüzden bozuldu diye haberler çıktı. Olayın aslı nedir? Osman Yağmurdereli her zaman ağabeyimdir. Ben de onun kardeşiyim. Ya da onun deyimiyle 'oğluyum'. Arada küslük yok! Yıllarca onunla çalıştım ve onun ekmeğini yedim. Benim hayatımda önemli yeri olan bir insan.
SABANCI AİLESİ DEĞİL
* Peki teklif nasıl geldi? 'Köpek' bitince teklif geldi. Senaryoyu okudum ve çok güzel bir hikayesi olduğunu gördüm. Oyuncular kolay kolay bir araya gelebilecek oyuncular değildi. Enteresan bir dört kardeş olduk. Biz kardeş olarak birbirimize yakıştık.
* Dizinin senaryosuna baktığımızda; konunun Adana'da pamuk tarlalarında geçmesi, kardeşlerin olması ve sanayiye geçmeye çalışan bir aile olması biraz Sabancı Ailesi'ni anımsatıyor... Sabancı Ailesi'ni bildiğimiz için ilk bakışta öyle gelebilir. Ama öyle yüzlerce aile var. Belki bambaşka bir aileye benziyor ama onu kimse bilmiyor. Ama kimsenin ailesine benzemiyor. Senaryonun öyle bir benzerliği ve öyle bir çıkış noktası yok. Kendine has özgün bir hikaye.
MUSTAFA KIZIL - MAGAZİN
|
|
|
|
|
|
|
|
|