| |
|
|
Tabanca yerine iPod taşısalar ya
RÜYA.
Vatan'da Levent İçgen imzalı, çarpıcı bir fotoğraflı haber vardı. Bir lokantada masanın bir yanında şık hanımlar dizilmiş. Onların karşısında oturan takım elbiseli, kravatlı bir beyin belindeki kılıfta, kocaman bir tabanca sallanıyor. Avrupa Birliği'nin herhangi bir kentinde böyle bir görüntüye rastlamak herhalde mümkün değildir. Silahlı girmenin yasak olduğu toplantılarda vestiyere bırakılan tabancaların oluşturduğu yığın da, uygar ülkelerde görülecek gibi bir şey değildir. Ya da uçağa binerken makbuz mukabili bırakılan silahlar. Ruhsatlı veya ruhsatsız, kullanılan veya kullanılmayan... Bu topyekûn silahlanma kamuoyunu rahatsız etmekle kalmıyor, ülkenin asayiş sorununda da derin yaralar açmayı sürdürüyor. Geçen gün bir arkadaşımla bu durumu konuşuyorduk. Çarpıcı bir şey söyledi: - Türkler bellerinde tabanca yerine ceplerinde iPod taşımaya başladıkları zaman gerçekten çağ atlayacağız, dedi. Hoşuma gitti bu söz. Düşünün. İki hasım karşı karşıya geliyor. Silah yerine iPod'larını çıkarıyorlar. Birincisi "Benimki 30 gigabaytlık. İçinde 3500 şarkı var" diyor. Diğeri "Benimki 60 gigabaytlık. 6000 şarkı, 10 bin de fotoğraf yükledim" deyip, iPod'unu Altec Lansing "İn Motion" hoparlöre taktıktan sonra Beethoven'in "Triple Konçerto"sunu çalmaya başlıyor. Rüya gibi bir sahne olmaz mıydı?
|