|
|
|
|
|
|
Tedavi olmayı istemek gerekir
Cinselliğin ayıp, günah ve kötü olduğu düşüncesiyle büyüyen kadınlar, ileriki yıllarda ciddi sorunlar yaşıyor. Cinsel ilişkiyi imkansız kılan vajinismus da bunlardan biri.
Vajinismusu genel olarak tanımladığımız zaman, fiziksel bir engel olmamasına rağmen kadının korku, kaygı ve endişelerinden dolayı cinsel ilişkiye izin vermemesi, verememesi olarak tanımlıyoruz. Vajina, ilişki sırasında penisin büyüklüğü ya da küçüklüğüne göre kendini hazırlar. Cinsel birleşmenin durumuna bağlı olarak dışa en yakın kısmı oldukça gevşeyebilir. Bazen de vajinal giriş öyle gergin ve sert bir hale gelir ki, penisin buraya yaptığı baskı kadında gerçekten ağrı ve acı yaratabileceği gibi; yeni tanımlanan ve korkuyla, zarar görmeyle eşleşen bir duygu olduğu için ağrı ya da acı olarak algılanır. Vajinismusun oluş nedenleri kişilere göre farklılık gösterir. Korku ile kadının vücudunda ve vajen bölgesinde kasılmalar ve kilitlenmeler oluşur. Bu kasılmalar kadının kontrolü dışındadır. Vajinanın girişindeki kasların kasılmasının yanında tüm vücutta bir kasılma, endişe, panik hali olur ve kadın bacaklarını sıkıca kapatır. Vajinismuslu kadınların bazıları ise kızlık zarlarının çok kalın olduğuna ve bu yüzden ilişkiye giremediklerine inanırlar ve de eşlerini de inandırırlar. Sorunun kızlık zarının ortadan kalkmasıyla çözüleceğine inanan çift, bir kadın doğum uzmanına giderek ve anestezi ile bayıltılarak kızlık zarlarını ameliyatla açtırırlar. Ama bu da çözüm getirmez ve çift iyice umutsuzluğa, karamsarlığa kapılıp ilişkilerini yıpratmaya ve birbirlerini suçlamaya başlar.
KORKULARLA BÜYÜYOR Vajinismus sorunu olan kadınların büyük çoğunluğu doktora muayene olamaz. Tıpkı ilişkide olduğu gibi panik ve korkuya kapılır, bacaklarını kapatır ve ağlama krizine girerler. Bazen de sorunun ilaçlarla veya genel anestezi altında ilişkiye girmekle çözüleceğine inanılır; uyutularak kaslarda gevşeme sağlanabilir ve hatta yanlış bir metot olarak vajinismuslu kadınların genel anestezi ile uyutulup partnerleri ile cinsel ilişkiye girmeleri sağlanır. Ama bu sorunu çözeceğine daha da büyütebilir. Kadın uyanık olduğunda cinsel ilişkiden gene korkacaktır ve kocası ise daha evvel anestezi altında ilişki kurduğu karısına karşı zorlayıcı bir tutum izleyebilir. Bu da korkuyu arttırır. Ayrıca son zamanlarda vajene botoks uygulamaları yapılmış ve vajen kasının kasılması engellenmiştir. Gerçek vajinismuslularda bu yaklaşım da çözüm sağlamamaktadır. Bu tip sıkıntılı kişilere sakinleştirici ilaç, antidepresan ilaç vermekle bu sorun çözülmez; aksine bu tip ilaçların bazılarının cinsel isteği azaltıcı etkisi vardır, böylece sorun çözülmediği gibi başka bir sorun olan cinsel isteksizlikte sıkıntıya eklenmiş olur. Kas gevşeticiler veya alkol alıp, sarhoş olup cinsel ilişkiye girme çabaları da hep hüzün ile sonuçlanır. Çok kolay tedavi edilebilen bir sorun olan vajinismus bu tip yanlış bilgi ve denemelerle büyür.
SAVUNMA MEKANİZMALARI Vajinismusu olan kadın, bu durumu nedeniyle sıkıntı, gerginlik duyar, kendisinde eksiklik olduğu duygusu ile suçluluk duymaya başlar, ümitsizlik ve karamsarlığa düşer. Kadınların çoğunluğu bu durum karşısında gösterdiği tepkinin fazlalığını ve de gereksizliğini bilir. Fakat korkuya karşı verdiği tepkinin aşırılığını bilmesi, sorunu çözmeye yetmez ve bir karmaşa yaşar. Bazı kadınlarsa cinsel isteklerinin olmadığı sonucuna varırlar. Tabii bu da tamamen bir savunma mekanizmasıdır. İnsan canının yanacağından korktuğu veya zarar göreceğine inandığı veya inandırıldığı şeyi isteyebilir mi? Bazen çözüm olarak vurdumduymazlık yaşar ve "Beni seven, böyle de sever, illa cinsel ilişki mi yaşamak gerekir?" gibi birtakım savunma mekanizmaları geliştirerek, kendisini rahatlatmaya çalışır. Ama sorun hep vardır ve her gün büyür. Bir gün eşlerin her ikisi de bunu taşıyamayacak hale gelir ve ilişki biter.
ERKEKLERİN BAKIŞ AÇISI Vajinismus sorununa erkeklerin bir kısmı başlangıçta çok ılımlı yaklaşır. Ve bedensel hiçbir sorunu olmamasına rağmen, bazen erkekte sertleşme sorunu da başlayabilir. Erkek sonuçta tahammülsüzleşebilir, eşini zorlayabilir veya aldatabilir. Bazen de hanımlarımız tedavi olmayı istedikleri halde eşlerinin sorunu önemsemediklerini, tedaviyi ertelediklerini, veya olay çözüme yaklaştığı sırada eşlerinden destek göremediklerini fark eder ve buna çok şaşırırlar. Cinsel ilişki ile ilgili kaygı ve korkular yalnızca kadınlarda olmaz; bazı erkeklerde de olabilir. Bunu aklınızdan çıkarmazsanız, eşinizi de anlayabilirsiniz, bu da çözümü kolaylaştırır. Onun da ilişkiden korkabileceğini, canının acıyabileceği ve ilişkide penisinin zarar göreceği düşüncesinin olabileceğini kabul etmeniz gerekebilir. Tedavide hanımların yanı sıra, erkeklere de kaygı ve korkularını yok edici, destek verici terapi yapılır. Çünkü vajinismus kadının ve erkeğin ortak sorunudur. Hiçbir taraf diğerini suçlamamalı veya anlayışsız olmamalıdır.
Op. Dr. Cenk Kiper
|
|
|
|
|
|
|
|
|