|
|
|
|
|
|
Çocuk sahibi olmak ümitle bezenmelidir
Yapılan biyopsi ve kan testlerine göre kanser hızla yayılıyordu. Damarlar yoluyla lenf bezlerine yayılan tipik bir kanserdi Armstrong'un yakalandığı ve karın boşluğunda da izlerine rastlamışlardı. İlaç tedavisine başlanacaktı ama bu tedavinin çok büyük bir yan etkisi olabilirdi.
anser olduğunu öğrenmesinin ertesi günü ameliyata giren Lance Armstrong, ilk geceye ilişkin duygularını "...Tuhaf ama o gece çok derin uyudum. Sanki büyük bir yarışmaya hazırlanırmışçasına... Önümde zorlu bir yarış olduğunda iyi bir uyku çekmeye çalışırdım; sanırım bu da çok farklı değildi. Bilinçaltımda, gelecek günlerde karşılaşacaklarıma karşı kesinlikle formumun zirvesinde olmak istiyordum..." sözleriyle dile getiriyordu. Ve ameliyat başarılı geçti ama biyopsi sonuçlarına göre kanser hızla yayılıyordu. Damarlar yoluyla lenf bezlerine yayılan tipik bir kanserdi Armstrong'un yakalandığı ve karın boşluğunda da izlerine rastlanmıştı. İlaç tedavisi bir hafta içinde başlayacaktı. Ama bu ilaç tedavisinin çok büyük bir yan etkisi olabilirdi...
BABA OLAMAYABİLİRSİN "...Onkoloji uzmanım Dr. Youman, ilaç tedavisinden önce bana mümkün olduğunca sperm depolamamı tavsiye etti. Şaşırmıştım... Youman, ilaç tedavisi gören kimi hastaların erkeklik gücünü yitirebildiğini, araştırmalara göre hastaların yarısının bir sene içinde normale döndüğünü açıklayarak San Antonio'ya iki saat uzaklıktaki bir sperm bankasına gitmemi önerdi..." Lance Armstrong bu öneriyi dikkate almak zorunda kaldı çünkü onun her zaman istediği bir şey vardı; baba olmak... Ve şimdi içinde bulunduğu durum, onu gerçekten endişelendirmişti. İlk fırsatta spermlerini dondurmak üzere doktorunun verdiği öneriyi gerçekleştirdi. Ancak hesaba katmadığı, hastalığının yayılma hızıydı...
SPERM SAYISI ÇOK AZDI "... Derin bir soluk alarak koltuğa doğru yavaşça yürüdüm, neredeyse ağlayacaktım. Ciddi bir biçimde acı çekiyordum. Ameliyat yeri kasığımın tam üstündeydi ve karın boşluğumla kesişiyordu. Zaten teşhisin şokuyla duygusal olarak karamsar ve dağınık bir vaziyetteydim ve şimdi benden ereksiyon olmam bekleniyordu... Çocuk sahibi olmak ümitle bezenmelidir, böyle üzgün, tek başına ve çaresiz bir prosedür olmamalıdır. ...İşim bittiğinde ufak şişeyi doktora verdim... Alelacele bazı kağıtları doldurdum... Tek isteğim buradan çıkmaktı. Ama biz çıkarken doktor geldi; "Bu oldukça az bir sayı" dedi. Doktor benim sperm sayımın olması gerekenin sadece üçte biri olduğunu ve ayrıca kanserin benim üreme kapasitemi şimdiden etkilediğini açıkladı. Şimdi bir de ilaç tedavisinin yan etkileri olacaktı tabii ki..."
KURTULMA İHTİMALİM NE? Yaptığı basın toplantısından sonra artık tüm dünya Lance Armstrong'un kansere yakalandığını biliyordu. Ve herkes gibi Armstrong da kendine aynı soruyu soruyordu: "Yaşama ihtimalim ne kadar?" Bu soruyu hastalığı sırasında karşısına çıkan her doktora sormuştu ve merakla beklediği yanıtı ilaç tedavisi başladığında aldığını sanıyordu.... "...İlaç tedavisi sürekli uygulanamayacak kadar ağırdı. Bu yüzden üç haftalık döngüler izlenecekti. Bir hafta tedavi olacaktım ve vücudumun iyileşip yeni kırmızı kan hücresi üretmesi için iki hafta dinlenecektim. Dr. Youman konuşmasını bitirdiğinde tek bir şey sordum. 'Bu hastalıktan kurtulabilme ihtimalim nedir?' 'Yüzde 60 veya 65' dedi..."
AKCİĞERLERİ TÜKENECEKTİ.. Ancak ortada daha da kötü bir durum vardı. Onkoloji uzmanı Dr. Youman'ın Armstrong'a uyguladığı BEP ismindeki standart tedavi yarardan çok zarar getirebilirdi. BEP; bleamycin, etopside ve cisplatin adlı 3 farklı ilacın karışımıydı. Ve bleamycin akciğerleri tamamen tüketme tehlikesi taşıyordu. Armstrong'un bunu öğrenmesi, bir başka doktorun kendisine ulaşmasıyla ortaya çıktı. Ancak bu sürede ilaç tedavisine başlanmış, Armstrong her gün erkenden kalkıp yürüyüşe çıkmayı, her akşam da bisiklete binmeyi alışkanlık haline getirmişti. "...Vücudumun ilaç tedavisine dayanıklılığının son derece büyük bir şans olduğunun farkında değildim..." demesine karşın bir süre sonra mide bulantıları ve kusmalar başladı...
BELGİN ÇOBAN
|
|
|
|
|
|
|
|
|