Terörün finans kaynakları
Son bir yıldır, Türkiye'deki terör faaliyetlerinde ciddi artış söz konusu. Ancak, Türkiye'nin terörle mücadelesinde ise ciddi yanlışlıklar ve vurdumduymazlıklar var. Hatta, Türkiye'de terörle mücadele etmesi gereken tarafların kafaları ise karışık görünüyor. Askerin her yıl açıkladığı 'Kim düşman?' senaryolarıyla da bu eylemlerin önüne geçilmesi pek mümkün görünmüyor. Çünkü, terörü besleyen kaynaklarla hükümetin ve İçişleri Bakanlığı'nın mücadele etmesi elzem. Askerin yurtiçinde sadece silahla terörün karşısına çıkma durumu ise dış dünyada, bu terör örgütlerini hak mücadelesi yapan birer milisler gibi yansımasına sebep oluyor. Peki, Türkiye'nin İçişleri Bakanı ve bakanlık yetkilileri ne yapıyor? Londra'da bomba patladığında Londra Emniyet Müdürü konuşurken, biz de neden en yüksek noktadan, Genel Kurmay'dan açıklamalar geliyor? Neden yurtiçindeki terörle asker uğraşıyor? İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürlüğü niçin suskun kalıyor? Terörün beslendiği kaynağın şimdiye kadar kaçı kesilmiş durumda? Son yıllarda iyice denetimsiz ve başı boş kalan eğlence mekanları, restoranlar, insan, hayvan ve petrol kaçakçılığından elde edilen muazzam paraların terör örgütlerine gittiği bilinmiyor mu? Terör, sadece yaptığı eylemlerle değil, beslendiği kaynaklarla incelenmedikten sonra bu işin önü kolay alınacak gibi görünmüyor. Türkiye'yi rahatsız eden terör örgütleri, yurtdışındaki Türk pasaportlu vatandaşlardan, Türkiye'deki iş yerlerinden ve kaçakçılıktan kazandığı paralarla güçlenerek yeniden harekete geçtiği gerçeği göz ardı edilmemeli. Özellikle AK Parti iktidarının göreve gelmesinden bu yana hep af getirmesine rağmen, suçların önüne geçecek yasalar düzenlemeler yapmaması maalesef terör örgütlerini besleyecek yeni kaynakların oluşumuna ortam hazırlamıştır. Kaçakçılık, mali suçlar ve teröristler affedilirken, bu suçları ortadan kaldıracak yasal düzenlemeler yapılmamıştır. 'Özgürlükler getiriyoruz' diye yasalar çıkarıldı, ama özgürlükleri koruyucu yeterli hukuki düzenlemeler yapılmadı. Önceki gün Hürriyet'te Yalçın Bayer'e açıklamalarda bulunan Yurt Partisi Genel Başkanı ve İçişleri eski Bakanı Saadettin Tantan da geçmiş dönemlerde bir çok operasyon yaparak, bu konulara eğildiğinden, terörün beslendiği kaynakları iyi bilen isimlerden birisi. Dolayısıyla aynı uyarıları devleti bilen isimlerde yapıyor. Hükümetin artan terör olayları karışsında özellikle parasal destek sağlanan alanlarda üzerine düşeni yapması gerekiyor. Nedeni ise ortada. Gün geçtikçe Anadolu sermayesi kan kaybederken, karanlık sermaye güçlenmeye başladı. 15-20 bin terör örgütünü besleniyor, gazete, dergi, televizyon çıkarılıyor, yurtdışındaki ağaları yaşatılıyor. Terörü besleyen kaynaklara el konması için çıkarılan yasalar ise ortada yok. Şu anda Türkiye'de terörle, yolsuzlukla mücadele yasaları var mı? Batılı ülkelerin terörle mücadeleye yönelik attıkları adımların hiç birisi günümüz Türkiye'sinde mevcut mu? Üstelik mahalli idareler güçlensin diye getirilen kolaylıklardan (iş yeri açma gibi) ciddi denetimler olmadığından terör örgütleri faydalanarak güçleniyor.
|