|
|
|
|
'Hangisi benim bilmiyorum'
Bir dönemin Lolita'sı, Harem Suare'nin Safiye Sultan'ı Marie Gillain bir kez daha beyazperdede. Ama Lolita'nın masumiyetinden, Safiye Sultan'ın karizmasından çok uzaklarda, "zevk"inin peşinde.
Türk seyircisinin aslında çok da yabancı olduğu bir isim değil Marie Gillain. Sanatçı ünlü yönetmen Ferzan Özpetek'in "Harem Suare" filminde oynadığı Safiye Sultan rolüyle hafızalarda yerini almıştı. Gillain ilginç konusuyla tüm Fransa'yı kasıp kavuran "Zevk Düşkünü" adlı filmiyle, bir kez daha Türk izleyicisiyle buluşuyor. Klitorisini kaybettiğini düşünen, sevişmekten aldığı hazzı yitiren bir kadının "zevk" arayışını komik unsurlarla anlatan film bir tabunun da yıkılışını ilan ediyor. Güzelliği ve oyunculuktaki başarısı ile hem Hollywood hem de Avrupa sinemasında ünlü yönetmenlerin tercihi olan Gillain, ünlü kozmetik markası Lancome'un da yüzü. Oyuncuya, Türkiye'de bu hafta vizyona giren filminden güzellik sırlarına kadar geniş bir yelpazede merak ettiklerimizi sorduk
* Sizce "Zevk Düşkünü" kimdir? Ben olmadığım kesin. Kelime olarak güzel ve gizemli. Filmi çok iyi anlatıyor ama "Zevk Düşkünü" olan biri bana göre fazlasıyla ben merkezcidir. Kendimi filmde Louise'in yerine koyarsam, o aslında kendi hislerinin farkında olmayan gerçek bir romantik. "Klitoris"ini kaybettiğinde problemin mekanik olduğuna inanıyor ama zevkin anahtarı ruhunun ve bedeninin birbiri arasındaki ilişkisinde gizli.
* Bu projede ilginizi çeken ne oldu? Konusu. Kadınların zevk almasından bahsetmek, sinemada çok karşılaşılan birşey değil. Herkesin kendisinden birşey bulabileceği, gerçek problemlere değinen, kendi kendinizi sorgulamanızı sağlarken de güldüren bir film.
HAYATIMIN AMACI DEĞİL
* 30 yaşındasınız vehalen o çocuksu havanız var. Filmlerinizde ve fotoğraflarda ise baştan çıkarıcı bir havaya bürünebiliyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz? Neden olduğunu ben de bilmiyorum. 15 yaşında bu işe başladığımda "Lolita" olarak gösterildim. Basın, oynadığım rollerle bana bir karakter empoze etti. Ben o canlı, taze, narin, romantik melektim. Bugün öyle miyim? Peki o klitorisinin peşinden koşan kadın veya seksi pozlardaki kadın? İnanın halen kendimin hangi kadın olduğunu bilmiyorum.
* Gerard Depardieu ile başrol oynadığınız "Kahraman Babam" filmi ile dünya çapında bir şöhret yakaladınız. Ama ondan sonra hızınız aynı şekilde devam etmedi. Neden? "Kahraman Babam" gibi büyük hasılatlar yapan film ile tanınan bir oyuncu çok çabuk şımarabilir ve yanlış bir hayat yaşayabilirdi. Başarı ile aslında var olmayan bir korku oluşuyor ve bu tür bir korku ile yaşamak çok zor. Hatada ise unutulma ve daha fazla oyunculuğa devam edememe kaygısı var. Yaşamım sinema odaklı kurulmuştu ama ben bu sistemden çıkmayı başardım. Sinema ikinci sırada değil ama varolmam için gerekli olan enerji de değil.
* Tanınmış olmayı, ünlü olmayı seviyor musunuz? Tanınmayı ve fark edilmeyi seviyorum fakat üzerimde çok baskı olması beni korkutuyor. İnsanların beni filmlerimdeki rollerime göre sevdiklerini ya da sevmediklerini söylemeyi bıraktıkları gün... İşte o gün en mutlu olduğum gün.
|
|
|
|
|
|
|
|
|