Prof. Dr. Gazi Yaşargil'e onur ödülü
Prof. Dr. Gazi Yaşargil'e Meclis tarafından onur ödülü verildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Nerede olursa olsun bilimi arayacağız, bulacağız ve insanımızın yetişmesine katkıda bulunacağız. Bedeli ne olursa olsun...'' dedi.
Erdoğan, TBMM Milli Egemenlik Onur Ödülü'ne değer görülen bilim adamı Prof. Dr. Gazi Yaşargil ile iftihar ettiklerini belirtti.
TBMM Milli Egemenlik Onur Ödülü'nün Prof. Dr. Yaşargil'e verilmesi dolayısıyla TBMM'de düzenlenen törende konuşan Erdoğan, ilk kez verilen ödülün bir başlangıç olması nedeniyle önemini vurguladı.
''Gazi Yaşargil'den öncesi, Gazi Yaşargil'den sonrası...'' tespitinin doğru olduğunu vurgulayan Erdoğan, Yaşargil'in beyin cerrahisi alanındaki çalışmalarının gençler için ufuk noktası olduğunu kaydetti. Erdoğan, ''Eğer gençliğimiz bunu aşabiliyorsa, milletçe buna vesile olabiliyorsak başarılıyız. Ama millet olarak bunu başaramıyorsak o zaman maalesef başarısızız. Bu tespiti yapmamız gerekir. Görünen şu ki olay sadece eğitim kurumlarıyla bitmiyor. Yaşargil hocamızdaki asıl etkinin, ebeveynden, özellikle de anneden geldiğini yapılan tespitler ortaya koyuyor. Bizler de bunu zaten yaşamımızda görüyoruz. Yavrularımızın geleceğinde ailenin çok çok önemli olduğunu görüyoruz'' dedi.
Yaşargil'in tarih, edebiyat, sosyoloji, felsefe ve sanatla beslenen bakışının, kendi dünyasına farklı bir zenginlik kattığını söyleyen Erdoğan, bunun, kendileri için de önemli olduğunu vurguladı. TBMM'nin yaptığı değerlendirmedeki isabet dolayısıyla mutlu olduğunu kaydeden Erdoğan, başlangıcın yerini bulmasının mutluluk verici olduğunu söyledi.
Yurtdışına gittiğinde sohbetlerde Yaşargil'in adını duymaktan onurlandığını, gururlandığını belirten Erdoğan, ''Onunla iftihar ediyoruz. Cumhuriyet tarihinde bunlar tabii parmakların sayısını aşmıyor. Bunların sayısını daha da artırmak zorundayız. Ankara ve Lice, Yaşargil hocamızın hamuru olmuştur. Buralardan dünyaya bir açılım olmuştur'' dedi.
Bilimde sınır olmadığını dile getiren Erdoğan, ''Nerede olursa olsun bilimi arayacağız, bulacağız ve insanımızın yetişmesine katkıda bulunacağız, bedeli ne olursa olsun... Çünkü ilmi takdir etmenin bedeli yok. Bunu başaracak bir ülkenin evlatları olarak geleceğe yürümemiz gerekir. Bu noktada adımlarımızı gayretle, azimle kararlılıkla atmamız gerekiyor'' diye konuştu.
''PLASTİK KALP TAKILDIĞINDA VİCDAN DEVAM EDECEK''
Prof. Dr. Gazi Yaşargil ise yaptığı konuşmada, sınıf arkadaşı Can Yücel ile öğrenimlerini sürdürmek için Viyana'ya gitmeye karar verdiklerinde, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel'in kendisini çağırarak, ''Lisan öğrenimi 24 yaşına kadar sürer. Bu nedenle tahsiliniz kısa olacak'' dediğini aktardı. Yaşargil, ''Dedikleri oldu. Lisanım kısır kaldı. Benden önce konuşanları kıskandım. Düşüncelerini, görüşlerini çok güzel bir Türkçe ile ifade ettiler'' dedi.
TBMM Milli Egemenlik Onur Ödülü'nün kendisi için çok anlamlı olduğunu belirten Yaşargil, ''Bu ödül, Ulu Önder Atatürk ve cesur yandaşlarının, metin halkımızın benzersiz irfan, irade ve azimle yarattıkları laik Türkiye Cumhuriyeti devrimine büyük katkıları olan sayısız şehit, gazi, kadın, erkek ilk Cumhuriyet kuşaklarına da sunulmuş bir ödüldür. Uygarlığa örnek bu devrim, sağlam temeller üzerindedir'' diye konuştu.
Dünyanın yeni bir uygarlık çağına girdiğine, tüm insanlık ve doğanın tehlikeli bir geçit üzerinde bulunduğuna işaret eden Yaşargil, uygarlığın çetrefil bir ahlak sınavı içinde olduğunu vurguladı. Dünyada 4 milyar insanının çetin bir yaşam mücadelesi verdiğini, çok sayıda kadın ve çocuğun ezici bağımlılıklarından sıyrılıp bir türlü özgürlüklerine kavuşamadığını anlatan Yaşargil, ''Belleğin, zekanın ve yeteneklerin daha güçlenmesi için tabiattan mucizevi çareler bekleniyor. Vicdan sorunu nedense hep konu dışında kalmakta...Yakında plastik kalp takıldığında yine vicdan devam edecektir'' dedi.
(AA)
|