Kıç üstü oturmak...
"Bir Türk genci olarak geleceğe nasıl bakıyorsunuz?.." sorusuna ne cevap vermiş Türk gençliği biliyor musunuz? "Umutsuzum, umutsuz..." Böyle cevap verenler yüzde 57... Adam yerine koyup hiç cevap vermeyenler yüzde 15... İkisi birden ediyor yüzde 72... Her 100 Türk gencinden 72'si "geleceğe nasıl bakıyorsun" diye sorulduğunda, sana ters bakıyor... Büyük kısmı "hiçbir umudum yok" diyor... Yüzde 15'i ise "Umudum falan yok" da demiyor... Cevap vermiyor... Yani "Yürü işine, ikile... Dalga geçme benimle" demeye getiriyor...
"Benimle dalga geçme ikile" diyen umutsuz Türk gençliğine, Ankara Genç İşadamları Derneği'nin anketinde soruyorlar... "Başka bir ülkede yaşamak ister misiniz?.." Hemen "evet" cevabı yapıştıranların oranı yüzde 58... Yani sınırları açsan, akacak arkadaşlar... "Bilmiyorum" diye daha kesin kararını vermemiş olanlar da var... Onlar da yüzde 25... En kötü ihtimalle kararsızların, yarısının kalıp, yarısının gideceğini hesaplasak, her 100 Türk gencinden 70'i, sınırdan hemen öteye akmaktan yana... Her 100 gencin 70'inin Türkiye'den tüymeyi düşündüğü bir araştırmanın sonuçlarıyla karşı karşıyayız... Türkiye'yi bugüne kadar necip biçimde yönetenler oturup bir düşünsünler... Olmadı bir daha düşünsünler... Sonra kıç üstü oturup hep beraber düşünelim!..
Şimdi geliyoruz benim en bayıldığım(!!!) soru ve cevaplara... Genel olarak baktığınızda hayattan ne kadar memnunsunuz?.. Sakın karışıklık olmasın... Zimbabwe gençliğine sorulmuyor, Türk gençliğine soruluyor bu soru... Yüzde 47'si kafadan cevap veriyor... "Memnun değilim..." Yüzde 7'si "bilmiyorum" diyor... Yani hayattan memnun olup olmadığını bilmiyor... "Nasıl yani?.." diyeceksiniz ama, işte öyle yani... Ama esas yüzde 21'inin verdiği cevap müthiş: "Fark etmiyor..." "Anlamadım..." "Fark etmiyor dedik ya..." Yani nasıl bir hayatsa bu, memnun olup olmamak fark etmiyor... Kardeşim dalga geçme benimle, sıyırdılar mı bu çocuklar ne?..
Açık söyleyeyim... Üniversite yıllarında, ben de yurtdışına akmayı çok isterdim... Öyle kolay kolay dönmek de istemezdim... Sihirli ve gizemli gelirdi, o ülkeler benim için... Basıp gidim (konuştuğum gibi yazdım) derdim... Yaşayım oralarda... Medeniyetin ortasında... Uzun yıllar yaşadım da... Sonra, baktım Türkiye'den kopamıyorum, demir attım buralara... Onun için, bizim gençlerin Türkiye'den sınır ötesine akmak istemeleri beni mutsuz etmiyor... Esas şu soruya verdikleri cevap fena halde asabımı bozuyor... Anketörler soruyor: "Şu andaki memnuniyetsizliğinizin önümüzdeki 10 yıl içinde değişeceğine inanıyor musunuz?.." Yüzde 61'i ona da "hayır" diyor... Yüzde 14'ü de bilmiyor... Yani yüzde 75 şu anda umutsuz olmaktan da öte... Umutsuz vaka... Türkiye'yi bugüne kadar yönetenler, oturup bir düşünsünler... Sonra, dönüp bir daha düşünsünler... Sonra hep beraber kıç üstü oturup birlikte düşünelim!..
En sonunda geldik Mehmet Ali'yle benim favori konumuza... Türk gençliği umutsuz havası yayıyor ama, iş Avrupa Birliği'ne gelince, bayağı bayağı oturaklı cevaplar veriyor... Yüzde 50'si Avrupa Birliği'nin Türk ekonomisini, demokrasisini ve insan hakları uygulamalarını geliştireceğine inanıyor... Yüzde 30'u da "Avrupa'ya bel bağlayacağımıza kendimizi geliştirmeliyiz" diyerek, özgücümüze inanmanın önemini vurguluyor... "Türkiye'nin batılılaşma politikası doğrudur, ama Avrupalılar bize karşı önyargılı ve ikiyüzlüdür..." Türk gençliğinin yarısından fazlası böyle düşünüyor... Duyuyor musun Mehmet Ali...
|