Serdengeçti mesajı

IMF ile son anlaşma.

IMF ile üç yıllık anlaşma onaylandı ve niyet mektubu da açıklandı. Umarım, şeffaflık ilkesi çerçevesinde bu anlaşmayla ilgili Staff Raporu ile ekleri yayınlanır ve IMF'nin değerlendirmelerinin detayları açık bir biçimde öğrenilir.
Onaylanan anlaşma IMF'nin tipik bir Standby anlaşması.
Merkezinde kamunun borçluluğu ve finansmanı yer alıyor. Buna para politikası ve yapısal önlemler eklenince anlaşmanın omurgası kuruluyor. .
IMF bu kez, bazı konuların öncelik sıralamasını değiştirmiş. Başta kriz yönetimi ve olasılığı olmak üzere cari işlemler açığı, YTL'nin aşırı değerlenmesi, tarım, işsizlik ve verimlilik gibi konuları geri plana atmış. Bunlardaki gelişmeleri makro ekonomi politikalarına bağlamış. Kamu finansmanında faiz dışı fazlanın milli gelire oranını % 6,5'i şeklinde tutturduğunuzda cari işlemler açığı kontrol altına alınır, büyüme ve yatırımlar için gerekli kaynaklar yaratılır görüşünde. "Sıkı maliye politikaları reel faizleri de düşürecektir" inancı anlaşmada hakim görüş olarak ortaya çıkıyor.
Programda dikkati çeken iki yenilik var. Birincisi, kamu harcamalarında ve gelirlerinde kalitenin arttırılması. Bu, hem gerekli hem de uzun dönemli sürdürülebilir büyüme sürecini etkileyecek bir önlem. Büyümeye yardımcı olacak kamu yatırımlarını genişletecek ve kayıtdışılığın oranını düşürecek yapısal reformlar, bu alanda temel politika eylemleri olarak ortaya çıkıyor.
İkinci yenilik, döviz kuru politikası ile ilgili. Dalgalı kur rejimi ile ilgili bir değişiklik yok. Sistem sürecek. Ancak Merkez Bankası, bu rejim içinde rezervlerini arttırıcı eyleme geçecek. Bunun için de günlük minimun 15 milyon dolarlık alımlara başlayıp, çok önemli bir olay olmadıkça, bütün yıl kesintisiz sürdürecek. Direk döviz müdahalelerinden kaçınsa bile, bu politikanın anlamı, Merkez Bankası'nın döviz kuruna müdahalesinin artması ve YTL'nin daha fazla değer kazanmasını önlenmesi olarak yorumlanabilir. Doğru bir yaklaşım.
Niyet mektubunda yer alan, Merkez Bankası'nın bağımsızlığını koruma cümleciği, salt bağımsızlık dışında, süresi Nisan 2006'da sona erecek başkanlık görevine ilişkin görüşleri satır aralarında yansıtıyor. "Bu güne kadar Merkez Bankası'nın bağımsızlığı için uğraş veren Serdengeçti'yi ya yeniden seçeceğiz ya da yerine gelecek kişi bu vasıfları taşıyacak" mesajını hem Ekonomiden Sorumlu Bakan, hem de Merkez Bankası Başkanı imzaladıkları mektupta açıkça belirtiyorlar.
Önümüzdeki bir yıla ilişkin ve performans kriteri niteliğindeki yapısal önlemlerin takvimi Mektubun "C" ekinde yer alıyor. Yapısallar, kamu finansman politikaları ve mali sektöre ilişkin sahalara odaklanmış. Piyasaların kısa dönemli bekleyiş noktaları yapacakları ve takip edecekleri konular anlaşmanın en zor bölümleri.
Niyet mektubuna göre üç yılda 11 gözden geçirme süreci var. Sonuncusu 1.Mart.2008 tarihinde yapılacak. Önümüzdeki seçim dönemini de kapsıyor. "Hükümet seçim havasına girince programın uygulanması nasıl olur?" sorusuna yanıtı şimdiden bulmak zor. Kendimizin düşünmesi ve yapması gereken politikaları içeren yeni IMF anlaşması hepimize hayırlı olsun. Umarım, günün birinde biz de, IMF olmadan bu tür programları hazırlayıp, yürürlüğe koyarız.