 |  |
Türkiye-İran-İsrail
Tahran'ın yeni uluslararası havaalanı iki gün sonra uçuşlara açılıyor. Ertesi gün de Başbakan Erdoğan, İsrail'e gidiyor. "İki konu arasında ne ilgi olabilir" diye düşünebilirsiniz. O kadar çok var ki... Anlatalım. 350 milyon dolara malolan İmam Humeyni Uluslararası Havalimanı (adı bu), aslında geçen yıl 8 Mayıs'ta hizmete girdi. Ancak sadece bir uçak inebildi. İkincisi - bir İran uçağı- iniş için alçalmaya başlarken, havalimanını devrim muhafızları bastı, pistlerin ucuna zırhlı araçlar getirildi, savaş uçakları alarma geçirildi. İran yolcu uçağına başka havaalanına yönelmezse düşürüleceği uyarısı yapıldı. Eşi görülmemiş bu operasyona "İran'ın ulusal güvenliğinin tehlikeye girmiş olması" gerekçe gösterildi. Çünkü havalimanının terminalini TürkAvusturya konsorsiyumu TAV (Tepe-Akfen-Vie) işletecekti. Ve bu grubun, İran'a göre, İsrail'le ilişkisi vardı!
Akrabanın yaptıkları Baskından üç ay önce İran'da genel seçimler yapıldı ve parlamento çoğunluğu muhafazakârlara geçti. Mayıs başında göreve başlayan parlamentonun ilk işi, havaalanı işletmesi ve ikinci cep telefonu şebekesi kurulmasına ilişkin sözleşmelere meclis onayı zorunluluğu getirmek oldu. İki sözleşme de Türk firmalarını ilgilendiriyordu. TAV ve Turkcell. Bu operasyonun ardından TAV'ın sözleşmesi askıya alındı. Yine İsrail'le ilişkisi bulunduğu öne sürülen Turkcell'in (300 milyon Euro lisans bedeli ödedi) önce GSM şebekesini işletecek ortaklıktaki payı yüzde 70'den 49'a indirildi. Ardından meclis Turkcell için, ulusal güvenlikle ilgili çok özel koşullar içeren bir yasa daha çıkardı. Ancak Anayasayı Koruyucular Konseyi, onu da yetersiz bulup ihaleyi askıya alıverdi. Konsey'in başında Azeri kökenli, Türkçe bilen dini lider Ayetullah Hameney bulunuyor. Yani iki Türk şirketiyle ilgili engellemeler bir "akraba"dan geldi. "Ilımlı" Cumhurbaşkanı Hatemi'nin çizgisindeki hükümet, TAV ve Turkcell kararlarının İran'ın uluslararası güvenilirliğine ağır darbe indireceği, yabancı sermayeyi caydıracağı uyarıları yaptı ama mollaların bir kulağından girip öbüründen çıktı.
Ufuktaki bir umut Şimdi kent merkezinde kalan Mehrabad'ın yerini alacak yeni uluslararası havalimanı iki İranlı işletmeciyle açılıyor. Ya Turkcell'in kazandığı ihalenin akıbeti? Tahran'daki diplomatik kaynaklar, İranlı muhafazakârların aslında iki şirket üstünden Türkiye'ye tavır koydukları, görevinin sonuna gelmiş, gücünü ve etkinliğini neredeyse tümüyle yitirmiş Hatemi'nin elinden bir şey gelmediği yorumunu yapıyorlar. Yine diplomatik çevrelere göre, mollaların bu tavırlarının nedeni, Türkiye-İsrail ilişkilerinin yeniden ısınması. İşte böyle bir ortamda Başbakan Erdoğan, TAV'ın hakkının gaspedildiği İmam Humeyni Uluslararası Havalimanı'nın açılışının ertesi günü İsrail'e gidiyor. Turkcell'e de ihaleyi unutmak kalıyor. Ya da 17 Haziran'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanması kesin olan eski Cumhurbaşkanı (19891997 arasında görev yaptı) ve rejimin iki numaralı ismi Hüccetülislam Ali Ekber Haşimi Rafsancani'ye bel bağlamak. Çünkü ABD ile ilişkilerin kurulması zamanı geldiğini söyleyecek kadar gerçekçi bir muhafazakâr olan Rafsancani ile İran'ın Türkiye parametreleri değişecek. İran'ı ABD'nin "Şer ekseni"nden ya da yeni tanımla "Zorbalığın kaleleri"nden çıkarmaya kararlı Rafsancani'nin bu açılımında bir AB'ye önemli rol düşecek, bir de Türkiye'ye ...
|