|
|
|
|
|
Bu hafta 'ağır' konulara girdik
|
|
Ateş Hattı'nın konusu diyet, konukları ise Günaydın yazarı Rahşan Gülşan ve diyet uzmanı Dilara Koçak... Koçak'tan Rahşan'a uyarı: Ayda 6 kilo vermek daha sağlıklı; üç ayda 18 kilo eder... Ağır yazarlarımızın 'ağır' sohbetine buyrun.
Her gramı ayrı tartıştık
Gün 23 Nisan... Neşe doluyor insan... Türkiye'nin bütün çocukları bayramlarını yaşarken, ben milleti topladım obezliği ve zayıflamayı konuşuyorum... Karşımdakilerin önemli bir bölümü maşallah çocukluklarının bittiği son 23 Nisan'dan bu yana hep kilo almış gibiler... Hiç olmazsa yaza kadar, onlar da, sizler de kaybetmek istediğiniz kilolarınızdan kurtulabilirseniz bir işe yaramış hissedeceğim kendimi... Ben mi?.. Bu merhemden benim kel başıma da bir şifa çıkarsa ne alâ... Sizi bilmem... Ben yarından tezi yok başlıyorum zayıflamaya... Daha doğrusu zayıflamaya çabalamaya!..
MUHTAR: Bugün 23 Nisan. Çocukluğunuzda herhalde hepiniz bu kadar obez değildiniz. Onun için obezliğinizi düzenlemeniz açısından size bir diyetisyen getirdim. Rahşan arkadaşımızı da getirdim buraya. O da diyete başladı. Şimdi yaza giriyoruz. Herkes mayolarını, bikinilerini giyecek, Allah kısmet ederse... BARLAS: Sen de omuzdan askılı mayo..! MUHTAR: Önce Rahşan bize anlatsın bakalım nasıl diyet yapıyor, yaptıkları doğru mu? Bir de uzman diyetisyenimiz var Dilara. O da bize yaptığımız ya da yapmadığımız diyetlerde ne eksik, onu anlatacak. RAHŞAN: Sürekli kilo problemi yaşadım hayatta. Bunun insana kattığı bir sürü artılar, eksiler ve gariplikler var. Anlayacağınız aktif bir şişmanım ben... MUHTAR: Ne demek aktif şişman... Bunun pasifi nasıl oluyor... Bana öyle şeyler söyleme. Başka şeyler geliyor aklıma... BARLAS: Pardon açıklamam gerekiyor. Rahşan, "Yani şişmanlığımla insanların gözünü çıkartıyorum. Ben şişmanım diye bağırıyorum, mütecaviz şişmanım. Pasif şişman mahcuptur" diyor. RAHŞAN: Kendimi böyle seviyorum. ÖZGENTÜRK: Şişmanlığımla barışığım anlamına geliyor. RAHŞAN: Yaklaşık olarak öyle. MUHTAR: Ne kadar gram verdin? Çünkü sen kilo vermedin, ben ne zamandır takip ediyorum hiç kilo falan verdiğin yok. BARLAS: İçeriden veriyor. ÖZGENTÜRK: Cinayet masası gibi. BARLAS: Bazen öyle oluyor insan. İçerisi zayıflıyor, dışını aynen tutmaya çalışıyor anladın mı? RAHŞAN: Ben 113 kiloyum. Şimdiye kadar 3.2 kilo verdim. Rejimimin 11. günü ama iki günü Frankfurt'ta geçti. MUHTAR: Ne demek yani... Frankfurt'ta olunca ızgara uzun Alman sosislerindenmi yedin?.. Ne demek bu yani? RAHŞAN: Tam rejim yapamadım o günlerde. Seyahatti yemekti falan derken... Sosis yemedim de... BARLAS: Reha Muhtara'a kalsa Hamburg'da hamburger yiyecektin, Frankfurt'ta Frankfurter... ÖZGENTÜRK: Burası diyet masası değil cinayet masası... RAHŞAN: 113 kilodan 3 kilo verdiğiniz zaman çok görsel farklılık yaratmıyor... Ama ben hemen ispat edeyim bakın, bu istersen böyle çıkabiliyor...( Rahşan ayağa kalkıp kot pantolonunu gösteriyor... Hakikaten bel çevresinde bir bolluk meydana gelmiş pantolonda, ama hiç fazla bolluktan çıkabilecek gibi gözükmüyor...) Olay bu. Bu kot, podyumlarda giydiğim bir şey, şimdi tutuyorum düşmemesi için. Kemer takmadım göstereyim diye... MUHTAR: Yani düşebilir şu an. RAHŞAN: Düşmez ama yani... MUHTAR: Peki ben soracağım bu kadarlık bir ölçü neye tekabül eder Dilara Hanım. DİLARA: Genelde beş kilo bir bedene tekabül eder. Demek ki, iki üç kilo daha verirse Rahşan Hanım bir beden daha küçük kıyafet giyebilecek. RAHŞAN: Çok güzel konuştunuz. Bu üç kilo hemen belli olmuyor benim kilomdaki kadında. Ben, bir de annem fark ediyor; beni sürekli gören. MUHTAR: Ne yaptın peki 11 günde? RAHŞAN: Ne mi yaptım? Bana özel bir rejim bu. Herkesin rejimi birbirinden farklı. Kilo tabii koymadık ama benim üç ayda 30 kilo gibi bir düşüncem var. MUHTAR: 3 ayda 30 kilo gibi bir rakam olabilir mi?.. DİLARA K.: Üç ayda 30 kilo çok fazla. 18 kilo verilir ama 30 kilo yağ kaybedilmez. Bu 30 kilonun bir kısmı kas ve sudan giderse ancak 30 kilo olur. Ve sizin su ve kas kaybetmeniz, tekrar kilo almanız demek. Çünkü vücudunuzdaki kaslar yağı yakan fabrikalardır. Herkesin vücudundaki fabrikada işçi sayısı farklı. Bu işçiler hem depo yağları yakıyor hem yediklerimizi yakıyor. BARLAS: Benim işçiler hep grev yaptığı için, ben şişman oluyorum.. MUHTAR: Sayın Barlas liberal olduğu, kapitalizmi savunduğundan böyle. Onun işçileri grev yapıyorlar. AKÖZ: Bu kadar geyik olmaz... DİLARA K.: Amaişçi sayısı gerçekten çok önemli. Vücudunuzda ne kadar çok işçi varsa o kadar çok yağ yakarsınız. Bu hızlı kilo verme diyetlerinde hızlı kilo veriyorlar mutlu oluyorlar. Çünkü bir gram kas kaybettikleri zaman, yani işçi kaybettikleri zaman vücut 2.7 gram su atıyor. Ve kas gittikçe su gidiyor. Tartıda çok hızlı bir kilo kaybı var. Ama kas ve su gitmesi demek sizin yüzünüzün incelmesi, kollarınızın incelmesi, yağlı bölgelerin aynı kalması demek. Onun için biz sadece kiloya odaklanmıyoruz. İlk önce yağ ölçümü yapıyoruz. Yani 80 ya da 100 kilo olmanız önemli değil. 100 kilonun yüzde kaçı yağ; bu en önemli kriter. MUHTAR: Rahşan 3 ayda kesinlikle 30 kilo veremez. Kendini mi aldatıyor?.. DİLARA K.: Kesinlikle... Rahşan Hanım'ın diyet uzmanı zaten kesinlikle benim bilimselliğine çok güvendiğim bir meslektaşım, o da uygun olmadığını söyledi. Rahşan Hanım'ın burada diyetisyenlere güvenip bizim koyduğumuz hedeflere uyması lazım. MUHTAR: Peki sen neden böyle kendine acayip hedefler koyuyorsun? RAHŞAN: Sizin yüzünüzden... (Burada Rahşancık'a uyguladığım taktik işe yaradı... Üzerinde sürekli suçluluk kompleksi yaratıp, motive ediyorum... Durumu kavramış... Sizin yüzünüzden deyip duruyor... Ama ben ona 3 ayda 30 kilo hedef koy demedim ki...) MUHTAR: Hayır sonradan hayal kırıklığına... RAHŞAN: Siz her gördüğünüzde "Zayıflamamış bu, öğlen mantı mı yedin, akşam bilmem ne mi yaptın? Siz söylüyorsunuz sayın Muhtar. MUHTAR: Sürekli yürüyor, yürüdüğünü söylüyor. Bu nasıl bir şey. DİLARA: Sadece yürüyüş yapmak yanlış. Yanında hafif ağırlıklar kaldırmanız lazım. Sadece yürüyüş yaptığınızda vücudunuzdan kas kaybı olabilir. Yaş ilerledikçe etlerimiz yumuşuyor, sarkıyor, kırışıyoruz. Çünkü kas kaybediyoruz, kas gittikçe su da gidiyor. O yüzden küçük ağırlık çalışmasını da öneriyoruz. BARLAS: Bir adam anlattı. Çok uzun yıllar evliymiş. Karısını zayıflama kürüne göndermiş. Ayda dört beş bin dolar veriyor. Niye bu kadar çok para veriyorsun demişler. 'Hesap ettim, iki sene sonra karım tamamen yok olacak' demiş.
|
|
|
|
|
|
|
|
|