Muhtar Kent, dünya devi Coca Cola şirketinde işe kamyonda başlayıp en önemli başkan yardımcılığına atandı.
Muhtar Kent cebinde bin dolarla 26 yıl önce Amerika'ya gitti. Gazete ilanlarından Coca Cola'da iş buldu. Yedi ay kamyon üstünde eyalet eyalet satış yaptı. Sonra adım adım zirveye çıktı.
ŞİRKETİN GELECEĞİNİ BAĞLADIĞI ÇİN PAZARI ONDA Yeni başkan onu altı yardımcısından biri olarak atadı. Coca Cola'nın kaderini bağladığı Çin pazarının onun emrine verilmesi Kent'in en parlak yönetici olarak görüldüğünün kanıtı oldu.
BÜTÜN ÖYKÜSÜNÜ SADECE SABAH'A ANLATTI ABD'de bu düzeydeki bir yöneticinin maaşının on milyonlarla ifade edildiği kaydediliyor. 1 Mayıs'ta yeni görevine başlayacak olan Muhtar Kent, sadece SABAH'a konuştu.
Coca-Cola'nın büyümesi ona bağlı
Coca-Cola Başkanı büyük umutlar bağladığı Çin'i Kent'e bağladı. Kent, "Çin'de büyümek, firmamızı iki kat büyütmek demek" dedi Muhtar Kent, Coca-Cola kamyonunun üzerinde eyalet eyalet dolaşarak başladığı şirkete, başkan yardımcısı olarak geri döndü.
Size de öyle geliyor mu bilmem ama iş hayatını çok yakından takip eden biri olarak söylemeliyim ki, Türk yöneticilerin yıldızı hiç olmadığı kadar çok parlamaya başladı. Muhtar Kent, Coca-Cola şirketinde Kuzey Asya, Avrasya ve Ortadoğu Grup Başkanı ve Coca-Cola Başkanı Neville Isdell'in altı başkan yardımcısından biri olarak 1 Mayıs'ta yeni görevine başlıyor. Deniyor ki Kent bugüne kadar bir Türk'ün geldiği en yüksek pozisyona getirildi. Öyle ya, yıllardır yapılan araştırmalarda hep dünyanın en beğenilen şirketi çıkan Coca- Cola'dan söz ediyoruz. Piyasa değeri yaklaşık 95 milyar dolar. 25 bin kişi doğrudan çalışıyor ama, dolaylı olarak dünyada yüz binlerce kişiye iş sağlıyor. Başkan ve CEO Neville Isdell şimdi Coca-Cola için çok önemli bir bölgeyi bir Türk'e teslim ediyor. Anlatılanlara bakılırsa, Çin pazarı Coca-Cola için öylesine önemli ki, bu pazarda elde edilecek başarı Coca-Cola şirketinin büyüklüğünü ikiye katlayacak. İşte Muhtar Kent bu kadar önemli bir göreve getirildi. Başkan Isdell, Kent'i yıllardır tanıyor, hatta birlikte ailece tatillere çıkıyor. Kent sayesinde Türkiye'yi ve Türkler'i çok tanıyor ve bir Türk dostu olarak biliniyor. Muhtar Kent'le yeni görevinin arefesinde bu söyleşiyi yapmak için defalarca randevulaştık. Ancak hepsinde bir aksilik çıktı. Sonunda sabahın erken saatlerinde buluşmayı başardık ve işte ilgiyle okuyacağınızı tahmin ettiğim bu söyleşiyi yaptık...
* Coca-Cola sistemini en iyi bilenlerdensiniz. Ne de olsa ilk işiniz ABD'de Coca-Cola'daydı, değil mi? Üniversiteyi İngiltere'de okudum. Askerlikten sonra cebimdeki 1000 dolarla ABD'ye gittim. 50 yıldır New York'ta oturan bir amcam vardı. Onun evine yerleştim ve gazetelerden iş aradım. Bir sürü görüşme yaptım ve sonunda Coca-Cola'da 1 Aralık 1979'da işe başladım. Bir eğitimden geçtim. 7 ay kadar Coca-Cola kamyonlarının üzerinde 7-8 eyalet dolaştım. İşin aslını öyle öğrendim galiba. Para nasıl el değiştiriyor. Dağıtım, pazarlama, lojistik sistemi nasıl çalışıyor? Bir süre marka bölümünde çalıştım, ardından da Roma'ya tayin oldum. Pazarlama ve satış promosyonları müdürlüğü yaptım. Oradan da Hollanda'ya gittim ve yaklaşık 4 yıl çalıştım. Avrupa'daki uçak şirketleri, gemi şirketleri gibi büyük müşterilerden sorumluydum.
31 AYDA 33 FABRİKA KURDU
* Bir süre de Türkiye'de çalışmışsınız... Evet, 1985'te Türkiye'ye tayin oldum. O zaman İzmir'deydi merkez. Genel Müdür oldum. Merkezi İstanbul'a taşıdım. 1987'de Orta Asya Türkiye'ye bağlandı. Sorumluluğu bana verildi. 1989'un sonlarında Viyana'ya tayin olup, 23 ülkenin bulunduğu Orta ve Doğu Avrupa Başkanlığı görevinde bulundum. O dönemde çok fabrika kurduk. Bölgede 31 ayda 33 fabrika kurmuştuk.
* Bu nasıl bir hız böyle? Çok hızlı bir dönemdi. Çok hızlı yayıldık. 8 yıl kadar sonra ben Coca-Cola'dan ayrıldım ve Türkiye'ye döndüm. 20 yılımı doldurmuştum, emekli de olabilirdim. Ama ayrılıp, Türkiye'de Anadolu Endüstri Holding'e geçtim.
ÖZİLHAN HERKESE NASİP OLSA
* Anadolu Grubu'nda 7 yıl çalıştınız ve şimdi yine yolunuz Coca-Cola'yla çakıştı. Üstelik de gerçekten bir Türk olarak hepimizi gururlandıran bir pozisyonla... Hong Kong yolu göründü size. Ne düşünüyorsunuz? Yeni bir organizasyon ve yeni bir anlayış. Coca- Cola'da tekrardan harmanladılar ülkeleri ve haritayı biraz değiştirdiler. Dünyanın büyüme potansiyeli yüksek 4 ülkesi yani Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin'den ikisi, yani Çin ve Rusya benim sorumlu olduğum bölüm içinde yer alıyor şimdi.
* Anadolu Grubu'nun patronu Tuncay Özilhan'ın gidişinize reaksiyonu nasıl oldu? Tuncay Bey benim çok yakın bir dostum aynı zamanda. Dünyadaki bütün yöneticilere Tuncay Bey gibi bir patronları olmasını dilerim. Anadolu Grubu'nun başarılı olmasında bence sahip oldukları müthiş kurumsal yapının etkisi var. Tamamen inançla ve tek çizgide gidiyor. Kurumsallıktan taviz vermiyorlar. Ben bu kararı Tuncay Bey'le birlikte verdim. Çünkü Coca-Cola'nın da Anadolu Grubu'yla önemli bir ortaklığı var. Benim için de zordu, onun için de zordu ama aslında tam da gitmiş sayılmıyorum. Zaten yönetim kurullarında kalıyorum.
ISDELL DOSTUMDU ZATEN
* Coca- Cola'da 8 ay önce Başkan ve CEO görevlerine atanan Neville Isdell'in neden sizi tercih ettiğini bir de sizin ağzınızdan duyabilir miyiz? Neville Isdell ile ben Doğu Avrupa başkanıyken yani 7 yıl önce tanıştım ve birlikte tam 7 yıl çalıştık. Çünkü benim bulunduğum bölümün grup başkanıydı kendisi. Kıdemli başkan yardımcısıydı. Benim doğrudan patronumdu ama onun dışında yakın da bir dostluğumuz oldu. O zamandan sonra da Isdell değişik görevlerde bulundu, sonra emekli oldu ve bir şişeleme şirketine CEO oldu. Sonra işte 8 ay önce onu da Coca-Cola başkanı yaptılar.
* Sanki Coca-Cola daha önce üst düzeyde çalışmış, sonra başka şirketlere geçmiş olan eski yöneticilerini topluyor gibi, değil mi? Anlaşılan yeni CEO'lar başka sektörlerden değil de şişelemeden gelecek bundan sonra... Tabii şöyle bir durum var. İşi bilen, uzun süre işe adapte süreci gerektirmeyen ve aynı zamanda geçmişte başarılı olmuş insanları getirmek her şirket için iyi bir şey. Bunun başka örnekleri de var.