|
|
|
|
|
|
Meclis Ermeni soykırım iddialarına karşı deklarasyon yayınladı
TBMM, Ermeni soykırım iddialarına karşı deklarasyon yayınladı. CHP ve AK Parti gruplarınca verilen ''Tarihte Türk-Ermeni ilişkileri'' konulu Genel Görüşme önergelerinin öngörüşmesinin tamamlanmasının ardından birleşimi yöneten Başkanvekili Nevzat Pakdil, kaleme alınan deklarasyonu okudu..
TBMM Başkanlığı'na hitaben yazılan deklarasyonda; Meclis'in, gerek Türkiye'nin gerek Ermenistan'ın çıkarlarının, asırlar boyunca aynı topraklar üzerinde birbirlerine karşı hoşgörü ve barış içinde yaşamış olan Türk ve Ermeni uluslarını barıştırmak, onları savaş yıllarından kaynaklanan derin önyargılara tutsak olmaktan kurtarmak, hoşgörü, dostluk ve işbirliğine dayalı bir ortak geleceği paylaşmalarına imkan verecek bir ortamı yaratmak olduğuna inancı ifade edildi.
İktidar ve anamuhalefet partilerinin bu amaca yönelik olarak, tarihi gerçeklerin bilimsel araştırmayla gün ışığına çıkarılmasını ve tarihin iki ulus için de yük olmaktan çıkarılmasını amaçlayan bir öneri yaptıkları belirtilen deklarasyonda, ''Bu öneri, Türkiye ile Ermenistan'ın kendi tarihçilerinden oluşacak ortak bir komisyon kurmalarını, ulusal arşivlerini kısıtlamaya tabi tutmadan araştırmaya açmalarını, ilgili diğer ülkelerdeki arşivlerde de sürdürülecek bu araştırmaların sonuçlarının dünya kamuoyuna açıklanmasını ve bahis konusu komisyonun kuruluş ve çalışma yöntemlerinin iki ülke arasında saptanmasını öngörmektedir'' denildi.
TBMM'nin, bu tarihsel nitelikteki öneriyi tümüyle benimsemekte ve desteklemekte olduğuna işaret edilen deklarasyonda, şu görüşlere yer verildi: ''Bu girişimin uygulanabilmesi için Ermenistan Hükümeti'nin işbirliği şarttır. Bu bağlamda, Türkiye ile Ermenistan'ın tarihe ortak bir perspektiften bakmaları sağlanamadığı takdirde, iki tarafın da çocuklarına ve gelecek nesillere bırakacağı miras, önyargı, düşmanlık ve intikam duygularından başka bir şey olmayacaktır. Akıl ve mantık, Türkiye ile Ermenistan'ın ortak bir girişimle tabuları yıkmaktan korkmamalarını ve ortaklaşa yaşadıkları beşeri facianın tüm yönlerini açığa çıkararak tarihleriyle hesaplaşmaya hazır olmalarını emretmektedir. Geçmişin, bugünümüzü ve geleceğimizi karartmasını önlemenin yolu budur.
TBMM, Türkiye Cumhuriyeti'nin bu önerisinin değerlendirilmesinde, esasta bunun bir barış girişimi olduğunun dikkate alınması gereğinin altını çizer. Eğer Ermenistan Türkiye ile iyi komşuluk ilişkileri kurmak ve işbirliği zemini geliştirmek istiyorsa Türkiye'nin ortak tarih değerlendirilmesi önerisini kabulde tereddüt etmemelidir. TBMM'nin önemle belirtmek istediği bir husus da iyi niyetli ve dünya barış ve istikrarına katkıda bulunmak isteyen her ülkenin ve her devlet adamının da iç politika düşüncelerini bir tarafa bırakarak, Türkiye'nin uzlaşıya ve sağduyuya dayalı bu önerisine olumlu bakması gerektiğidir. Bu bakımdan, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin düzelmesini içtenlikle isteyen ve Kafkaslar bölgesinde barış ve istikrarın yerleşmesini arzu eden devletlerin de bu girişime destek vermeleri ve özellikle bu girişimi zayıflatacak faaliyetlerden uzak durmaları beklenmektedir.''
''PARLAMENTOLARINDA KARAR ALAN ÜLKELERE SORUMLULUK DÜŞÜYOR''
Bu konuda öncelikli sorumluluğun parlamentolarında Ermeni iddialarına ilişkin karar alan ülkelere düştüğü kaydedilen deklarasyonda, bu ülkelerin, iddia ettikleri gibi Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkileri geliştirilmesine önem veriyorlarsa, iyi niyetlerini göstermeleri ve iki ülke arasında bir ortak tarih komisyonu kurulmasına yönelik öneriyi desteklemeleri gerektiği ifade edildi.
Deklarasyonda, ''TBMM, Osmanlı Ermenileri tarihinin dünya tarihçileri arasında tartışmalı bazı sayfalarına ilişkin bir konuda yabancı parlamentolar tarafından siyasi amaçlarla karar alınmasını ve aydınlığa kavuşturulmamış bir tarihsel sorunun hangi yanının doğru olduğuna yasa yolu ile karar verilmesini, yakışıksız, anlamsız, keyfi ve adaletsiz bir uygulama olarak görmekte ve kınamaktadır'' denildi.
TBMM'nin, yoğun bir uluslararası baskı kampanyası yoluyla Türkiye'ye, tarihini bazı propaganda belgelerine dayanan tek yanlı ve yanıltıcı değerlendirmeler üzerine bina etmesinin dayatılabileceğini düşünen ve hesaplarını buna göre yapan çevrelerin büyük bir yanılgı içinde olduklarını, bunun hiçbir koşulda mümkün olmayacağını ilan ettiği kaydedildi. Pakdil, TBMM Başkanlığı olarak ''deklarasyonun gereğini yerine getireceklerini'' bildirdi.
Deklarasyona, AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz ve CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz'un yanı sıra DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, SHP adına İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz Ketenci, ANAP adına Bitlis Milletvekili Edip Safter Gaydalı, Bayburt Bağımsız Milletvekili Ülkü Gökalp Güney de imza attı.
|
|
|
|
|
|
|
|
|