|
|
|
|
|
|
Ev kadınının kalbi iş kadınına göre daha fazla risk altında
Ev kadınlarının çalışan kadınlara göre daha az hareket ettiğini belirten uzmanlar, bunun tüm nedenlere bağlı ölüm oranını 4.7 kat artırdığını açıklıyor. Daha fazla yemek yemek ve kiloların getirdiği şişmanlık sorunu ile yüksek tansiyonda, kan yağlarında ve şeker hastalığındaki artış, ev kadınlarının çalışan kadınlardan daha fazla risk altında olduğunu gösteriyor
Siyami Ersek Kalp Damar Göğüs Cerrahisi Hastanesi Kardiyoloji Şefi Dr. Tuna Tezel, kadınlarda görülen kalp hastalıklarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı...
* Kadın kalbi ile erkek kalbinin yapısı birbirinden farklı mıdır? Fiziksel olarak farklıdır. Kadınların kalp ağırlıkları daha azdır ve kalp duvarı gibi, damar yapısı da daha incedir. Kalpte genişleme ve yırtılmalar ve buna bağlı kalp yetersizliği daha çok görülebilir. Bu yüzden uygulanacak işlemlerde daha dikkatli davranmakta fayda vardır.
MENOPOZDA DİKKAT EDİN! * Kadınlarda hangi kalp hastalıkları görülür? Kadınlarda romatizmal kalp kapak hastalıkları daha fazladır. Erkeklerde ise, aort kapak darlığı gibi doğuştan veya zaman içinde kapaklardaki yapısal bozukluklar ile gelişen kalp kapak hastalıkları daha fazladır. Tansiyon yüksekliği 50 yaşından sonra kadın nüfusta daha fazladır. Ayrıca, koroner arter hastalığı erkeklerde daha çok görülüse de, şehir ve iş hayatının yoğunluğu, getirdiği stres, hareketsizlik, alkol ve sigara alımı, kadın kalp hastalıkları oranında artmaya neden olmaktadır. Özellikle, menopoz sonrası kadındaki şişmanlık ve tansiyondaki yükselmeler, şeker ve metabolizmasının bozulması gibi nedenler ile kadın-erkek koroner arter hastalığı (koroner yetersizliği) görülme oranları eşitlenmektedir.
* Neden menopozdan sonra kadınlar kalp hastalıklarına yatkın oluyor? Menopozla birlikte östrojen de, yani kadınlık hormonunda azalma söz konusu. Bu hormon eksikliği ile ilgili olarak birtakım metabolik bozukluklar gelişmeye başlar. Metabolizmada yavaşlama, fiziksel aktivitenin ve çevreye ilginin eksilmesi, yemeğe yönelmek gibi olaylar kilo artışına neden olur. Kilo artışı yani şişmanlıkta (obezite) önemli olan nokta, vücudun yağlanmasıdır. Göbek etrafında ve karaciğerdeki yağlanma, şeker ve yağ metabolizmasının iyi çalışmasını engelleyen bir direnç oluşturur. Bu direnç şeker hastalığına, yağ metabolizmasının bozularak kan yağlarının yükselmesine zemin hazırlar. Ayrıca, bu kişilerde yüksek tansiyon görülür. Şişmanlık, şeker hastalığı veya açlık kan şekerinin 100 mg'den yüksek olması, kan yağlarındaki artış, birbirini tetikleyen bir daire oluşturarak damarların hastalanmasına; 'damar sertliğine' neden olur. Değişik organlardaki damar çeperlerinde kalınlaşma, damarlarda daralma veya tıkanmalar yapar. Bu olay kalbi besleyen ve onu 'taç' gibi kuşatan 'koroner' damarlarda görülürse 'koroner arter' hastalığından bahsedilir. Kalp krizi ile ölüme götürebilir veya kalp duvarının hasarı geniş olduğunda kalp yetersizliğine, nefes darlığına neden olabilir. Metabolizmadaki bu bozukluklar sonucu; kalp duvarlarında, kalbin rahat hareketini engelleyerek kalbin kasılma ve gevşeme fonksiyonunu bozan gereksiz kalınlaşma başlar. Bu kalınlaşma kalp yetersizliğine ve nefes darlığına yol açtığı gibi, farklı özellikte ölümcül olabilecek ritm bozukluklarına da yol açabilir. Ayrıca, kadınların daha hipotiroidik olması, yani metabolizmanın yavaş çalışması da, bu olayları hızlandıran bir diğer neden olabilir.
KADININ KRİZİ DAHA AĞIR * Kadınlardaki hipertansiyon erkeklerle aynı sorunu mu yaratıyor? Kadınlarda tansiyon artışına yanıt olarak kalp duvarında kalınlaşma daha fazla görülür. Bununla birlikte, kalbin kasılma ve gevşemesinde bozulma, kalp yetersizliği, nefes darlığı ile çeşitli düzeyde ritm bozuklukları da daha çok görülür. Ayrıca, kalp krizi de daha ağır tablolara neden olmaktadır.
* Ev kadınlarında mı, iş kadınlarında mı kalp hastalıkları daha yaygın? Genelde kadınlarda kalp hastalığının görülme oranı yüzde 7.5, erkeklerde ise yüzde 6.5 dolayındadır. Bu oranın kadınlarda daha çok olması, hipertansiyon ve romatizmal kalp kapak hastalığının çokluğu ile ilgili olabilir. Koroner damar hastalığı ise, erkeklerde menopozdan önceki kadınlara göre yüzde 4.1 daha fazladır. Ev kadınlarında çalışan kadınlara göre daha yetersiz fizik aktivite söz konusudur. Bunun tüm nedenlere bağlı ölüm oranını 4.7 kat artırdığı bilinir. Daha fazla yemek yemek ve kiloların getirdiği şişmanlık sorunu ile hipertansiyon, kan yağlarında ve şeker hastalığında artış, ev kadınının çalışan kadından daha fazla risk altında olduğunu gösterir.
HORMON TEDAVİSİ ÖNERİLMEZ * Kalp ameliyatlarından sonra kadınlarda mı erkeklerde mi yaşam oranı daha uzun? Operasyonu takiben ölüm oranı, kadınlarda yaklaşık üç misli daha fazla bulunmuştur. Buna neden olarak çeşitli faktörler öne sürülmüştür. Damarların ince ve hassas olması, diyabetik ve/veya hipertansif oluşlarının getirdiği bazı organ bozuklukları, LİMA dediğimiz göğüs arterinin baypas için kullanılamaması, kadınlardaki yüksek ölümü açıklayan bazı faktörler olabilir.
* Kadınlarda hormon tedavisinin yeri nedir? Kadın doğum uzmanı tarafından mutlaka önerilmedikçe, kalp açısından Hormon Replasman Tedavisi (HRT) bugün için yapılan çalışmaların sonuçlarına göre önerilmemektedir. Hatta, koroner kalp hastalığını yapan risk faktörleri üzerine olan olumlu etkilerine rağmen, HRT alımında ilk bir yıl içinde kalp krizi oranında artış görülmüştür.
* Kalp hastası olan biri doğum yaptığında çocuğunun da kalp hastası olma riski nedir? Çocuğa geçmesi mümkün bazı genetik kalp hastalıkları vardır. Ancak, koroner arter hastalığı genetik değildir. Genetik olan; hastalığı yapan şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği, yağ metabolizmasındaki bozukluklar, kanın pıhtılaşma özelliğinde artma gibi ön görücülerdir. Bu bozuklukların çocuğa nakil olasılığı yüksektir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|