Doların düşüşü yeterli mi?
Bazı akademisyenler, ABD Doları'nın Euro karşısında son iki yıldır süregiden düşüşünü yeterli görüyorlar. Bunun daha da ileri gitmesinin, 2004 yılında 670 milyar dolara ulaşan cari işlemler açığını kapatmaktaki yararının sınırlı olacağı fikrindeler. Bu akademisyenlerden birisi de, Princeton Üniversitesi ekonomi profesörlerinden Helene Rey. Geçen yıl beraber katıldığımız bir toplantıda bu görüşünü dile getirdi. Sonra oturduk, tartıştık. Görüşleri ilginç ve tutarlıydı. Son olarak bu düşüncelerini Berkley Üniversitesinden PierreOliver Gourinchas ile yazılı hale getirip yayınlamış. (*) Prof. Rey'in görüşü yalın. Diyor ki, "Cari işlemler açığı düzelsin fikrinden yola çıkıp hep mal ve hizmet dengesine bakıyoruz. İthalat, ihracat ve turizm gibi kalemleri dikkate alıyoruz. Dengesizlik varsa döviz kuru ile işi halledeceğiz sanıyoruz. Bir ölçüde doğru. Ancak, bunun yanında ülkenin borçları ile diğer ülkelere yaptığı mali yatırımlar da var. Bunların niteliğine ve aralarındaki farka da bakmak gerekir. Özellikle, ABD'nin mali varlıklarını elinde tutan yabancılarla, yabancıların mali varlıklarını elinde tutan ABD'li kişi ve kuruluşların bu durumları, cari işlemler dengesine yansımıyor. Yansıtılırsa başka gerçekler ortaya çıkıyor." Verilere bakalım. ABD'nin toplam borcu milli gelirine eşit. 2004 yılında yaklaşık 12 trilyon dolar. Bu borcun tamamı dolar cinsinden. ABD'lilerin başka ülkelerde yaptıkları mali yatırımlar ise milli gelirinin % 70'i veya 8.4 trilyon dolara eşit. Tamamı dolar dışı paralarla yapılan yatırımları içeriyor. Örneğin, Euro veya Japon Yeni veya YTL. Eğer Dolar % 10 devalüe edilse duruma bakalım. ABD, kendi borçları dolar olduğundan bu devalüasyondan etkilenmiyor. Değeri ABD açısından değişmiyor. Buna karşı, ABD dışındaki mali yatırımlar dolara göre değer kazanıyor. Rey ve Gourinchas'ın hesabına göre bu durumda ABD ekonomisinin kazancı milli gelirinin % 5'i. Bunu cari işlemlere kaydedersek açık ortadan kalkıyor. Doların, Euro'ya karşı son iki yılda % 30 değer yitirdiğini düşünürsek, cari işlemlere kaydedilmeyen tutarlar açıktan fazla. Analizi böyle yapanlar "bu gerçek dikkate alınmazsa ve sadece mal ile hizmet ithalatı ve ihracatına bakılırsa, cari işlemler açığının azalması için doların daha fazla değer yitirmesini beklemek yanıltıcı oluyor" görüşünü dile getiriyor. Kanımca analiz doğru. Ancak bunun piyasalarca da anlaşılması ve kabulü gerek. Hala, ithalat ve ihracat verilerine odaklanıp, bunların değişmesi yoluyla cari işlemler açığının kapanmasını döviz kuru düzeyine bağlayan görüşlere inanç ortadayken, mantıklı bir analitik esasa dayalı bulguları kolay kabul edemiyorlar. Piyasaların buna inanması ve ikna olması lazım. Bunun için zamana ihtiyaç var. İnanmadıkları zaman dolar düşecek diye bekliyorlar. Dolar da daha fazla düşmüyor.
* International Financial Adjustment, CEPR, Tartışma Tebliği, No.4923, 2005.
|