Sofranızdaki renklerin zenginliği gelecekteki sağlığınızın garantisi
Uzmanlar tek tip beslenme modelinin yanlışlığına dikkat çekerek, sofrada her besin grubundan ürünlerin yer alması gerektiğini söylüyor. 'Elma diyeti', 'lahana diyeti' gibi tek tip beslenmeye yönelik diyetlerin zararlı olduğunu belirten uzmanlar, değişik renklerin yer aldığı sofraların sağlıklı olduğunu belirtiyor
Yeterli ve dengeli beslenmenin yanı sıra, yaşlanmayı geciktirici beslenme modelleri ile ilgili sorularımıza Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülden Köksal ve Dr. Dyt. Hülya Gökmen Özel yanıt verdi...
* Genetik durumumuz diyetimizi değiştirir mi? Diyete dayalı sağlıklı yaşam tavsiyeleri genel prensipleri ile dünyada her zaman varlığını koruyacak. Ancak, gelecek 10 yıl içinde kişiye özel beslenme modelleri artık dünyada hakim olmaya başlayacak. Hastaların genetik profilleri temel alınarak, sağlığa yönelik risklerin çok daha iyi anlaşılacağı ve daha uygun 'kişiye özel' beslenme programlarının başlayacağı bir döneme gireceğiz. Ancak bütün bunların yanı sıra, halen dünyada genel beslenme prensipleri de etkinliğini koruyacak.
HERKES SÜT İÇMELİ * Süt ve süt ürünlerinden mutlaka her gün almak gerekli mi? Süt, yoğurt, peynir ve süttozu gibi sütten yapılan besinler her gün tüketilmesi gereken besin grupları arasındadır. Bu besinler, sağlıklı kemik ve diş gelişiminin sağlanmasında önemlidir. Bu gruptaki besinler protein, kalsiyum, fosfor, B2 vitamini ve B12 olmak üzere birçok besin öğesinin kaynağıdır. Yetişkin bir bireyin günde iki porsiyon, çocukların, adölesan dönemi gençlerin, gebe ve emziren kadınların, menopoz sonrası kadınların ise üç-dört porsiyon süt ve yerine geçen besinlerden tüketmeleri gereklidir. Bir orta su bardağı süt veya yoğurt (200 ml), iki kibrit kutusu büyüklüğünde peynir, bir porsiyondur.
FINDIK HÜCRE YENİLER * Hücre yenileyici besinler hangileridir? Et, tavuk, balık, yumurta, kuru fasulye, mercimek, nohut gibi besinler bu gruba girer. Ceviz, fındık, fıstık gibi yağlı tohumlar da bu grup içerisinde yer alır. Bu gruptaki besinler, büyüme ve gelişmenin sağlanması, hücre yenilenmesi, doku onarımı, görme işlevi, kan yapımı ve deri sağlığının devamında etkili besin öğelerini içerir. Hastalıklara karşı direncin kazanılmasında rolü olan en önemli besin grubudur. Yetişkin bir birey et, yumurta ve kurubaklagil grubundan günde en az iki porsiyon tüketmelidir. Et, tavuk, balık ve benzeri etlerin bir porsiyon miktarı 50-60 gr (iki köfte kadar), kurubaklagillerin bir porsiyon miktarı 90 gr (bir çay bardağı kadar), yağlı tohumların bir porsiyon miktarı 30 gr ve yumurtanın bir porsiyon miktarı bir adettir. Protein kalitesinin yüksek olması nedeniyle, bebek ve çocuklar tarafından her gün bir adet yumurta tüketilmelidir. Kalp damar sağlığının korunmasında, çocukların beyin gelişiminde etkili olan omega-3 yağ asitlerinin vücuda alınması için haftada en az iki kez balık tüketilmesi önerilir. Posa içeriklerinin yüksek, yağ içeriklerinin düşük olması nedeniyle, haftada iki-üç kez kurubaklagil yemekleri beslenme programımızda yer almalıdır.
* Tek besinle zayıflama diyetleri işe yarayabilir mi? Besinlerimiz, içerdikleri besin öğeleri ve besin öğeleri olmayan kimyasallar açısından farklıdır. Yeterli, dengeli, sağlıklı bir beslenme şekli için bir-iki besin türünden yemek yerine, değişik tür besinlerden az miktarlarda tüketilmelidir. Besinlerimiz, fizyolojik gereksinmemizi karşıladığı kadar, ruhsal durumumuzu da etkiler. İnsan sofraya oturduğunda yemeği önce görünümü ile değerlendirir. Bir veya iki renkten oluşan bir sofra yerine, farklı besinlerin uyum içerisinde yer aldığı bir sofra iştah açar ve besinlerin sindirimini kolaylaştırır. Değişik renklerin yer aldığı bir sofra, sağlıklı beslenildiğini gösterir.
EN AZ ÜÇ ÖĞÜN ŞART! * Sizce kaç öğün yemek en idealidir? Metabolizmanın düzenli çalışması için yaşam koşulları da dikkate alınarak, yiyeceklerin günde en az üç öğünde tüketilmesi ve öğünler arasında geçen süreninin dört-beş saat olması önerilir.
|