İnanılmaz müzik öyküleri
Mozart daha pek küçük yaşlarda çevresini şaşırtmaya koyulmuş, sekiz yaşında ilk senfonisini vermiş ve bu tür müziğin en küçük yazarı olarak tarihe geçmiştir. "Mi bemol major "Birinci senfoni, onun babasıyla yaptığı Londra gezisinin ürünüdür. Bu gezide Kral Üçüncü George ve Kraliçe Charlotte bu akıl almaz dehaya hayran kalmışlar ; Londra soyluları minik müzikçiyi paylaşamamışlardır. Mozart işte o sıralarda Büyük Bach'ın oğlu Johann Chiristian'ı tanımış, bu devrimci sanatçıda kendisine ideal bir örnek bulmuş, ilk senfoni denemesini gene onun etkisinde yazmıştır. Aradan iki yüz yıla yakın bir süre geçmiştir. 13 yaşında Yehudi Menuhin adlı Amerikalı bir çocuk Berlin'de düzenlenen konserde Beethoven ve Brahms konçertolarını inanılmaz bir ustalıkla çalarak, aynı gün dünya ölçüsünde ün yapmıştır. Tükenmek bilmez alkışlardan sonra odasına dönen çocuğu karşılayan ilim adamı Einstein ona sarılarak şöyle demişti: "Sevgili çocuğum bu gece beni gökte tanrı olduğuna bir daha inandırdın!"
OĞULUN BÜYÜK JESTİ J.Brahms aynı kentte, Hamburg'da yoksul bir müzikçinin oğlu olarak büyüyor, daha 10 yaşındayken her tür eğlence yerinde babasına eşlik ediyor, ona destek olmaya çalışıyordu. Diğer yanda baba güçlükle biriktirdiği parayı oğluna ders veren öğretmenlere yatırıyordu. Yıllar geçti küçük Brahms büyüdü, ünlü bir saygın sanat adamı oldu. Her fırsatta hala yoksul ve üstelik yaşlı babasına yardım etmeye çalıştı. Ama baba Brahms onurluydu, kabultetmiyordu butyardımları. Uzuntbir ayrılıktan sonra Hamburg'a gelip babasını gören Brahms bir gün şöyle dedi ona: "Baba, inan bana; müzik insanın güç anlarında en etkin avuntu yoludur. Kendini düşkün; bitkin hissettiğin; bir şeye ihtiyacın olduğunu anladığın zaman; kitaplıktan Haendel'in "Saul oratoryosunu partisyonunu al ve karıştır. Eminim aradığını bulacaksın orada" Aradan bir iki ay geçti; yoksulluktan bunalan baba, oğlunun sözlerini hatırlayıp Haendel'in oratoryosunu açtı. Sayfaları çevirdikçe gözleri kıvançla parladı, yüzüne kan geldi; yüreği güven doldu. Oğlu oratoryonun her sayfasına dolgun bir kağıt para koymuştu.
|