İSO Başkanı Küçük, ekonomideki kırılganlığın devam ettiğine dikkat çekerek, "Açığın sıcak para ile fonlanması ekonomide kırılğanlığın sürmesi anlamına geliyor" dedi.
İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, 2004'te büyümede ve enflasyonla mücadelede elde edilen başarıya rağmen, ekonomide belli noktalardaki kırılganlığın hala devam ettiği gerçeğinin gözardı edilmemesi gerektiğine dikkat çekerek, şunları kaydetti:
''Örneğin, Türkiye hala yükselen ekonomiler arasında bütçe açığının GSYİH'ye oranının en yüksek olduğu ülkelerden biri. Cari açığın GSMH'ye oranında, tehlike sınırı olarak kabul edilen yüzde 5'i geçerek 5.2'ye ulaşmış olması nedeniyle de özel bir durum arz ettiği unutulmamalıdır. Kamu borç stoğunun GSYİH'ye oranı açısından da Türkiye bu ülkeler arasında hala en üst sıralarda yer almaktadır. 2005 yılı programında 33 milyar dolarlık bir dış ticaret açığı, 10.6 milyar dolarlık cari işlemler açığı hedeflenmektedir. Bu açığın, son iki yılda olduğu gibi 2005'te de dışardan gelen sıcak para ile fonlanması, ekonomideki kırılganlığın sürmesi anlamına gelecektir.''
İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan ''Türkiye Ekonomisi 2005'' başlıklı raporda, 2004 yılında 15.6 milyar dolar olarak gerçekleşen cari işlemler açığının, bu yıl 10.6 milyar dolara gerileyeceği, ihracatın miktar olarak yüzde 18 büyüyeceği öngörülüyor.
Raporda, 2004 yılı ekonomik gelişmeleri ve 2005 programına ilişkin beklentilere yer veriliyor. Raporda, 2004 yılı ekonomik programında sanayi sektörü için öngörülen büyüme oranının yüzde 4.9 iken, bu oranın 2005 yılı programında yüzde 10.8 olarak düzeltildiği belirtildi.
Son 3 yılda ekonomide yaşanan olumlu gelişmelere karşılık Türkiye'ye doğrudan yabancı sermaye girişinde fazla bir hareket görülmediğine değinilen rapora göre, yurt içinde yerleşiklerin yurt dışındaki doğrudan yatırımları 2002'de net 175 milyon dolar iken, bu rakam 2003'te 499 milyon dolara, 2004 yılında 857 milyon dolara ulaştı.
Yurt dışında yerleşik kişilerin yurt içinde yaptıkları net yatırımlar önceki yıla göre yüzde 51.5 oranında artarak 2004 yılında 2 milyar 566 milyon dolara yükselirken, bu dönemde yurt dışında yerleşik kişilerin net gayrimenkul alımları 1 milyar 343 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Rapora göre, portföy yatırımları kaleminde geçen yıl net sermaye girişi 8 milyar 67 milyon dolara, ticari ve diğer krediler ile mevduatlardan oluşan diğer yatırımlar kalemindeki net giriş ise 3 milyar 554 milyon dolara yükseldi.
2005 YILI BEKLENTİLERİ
Türkiye'de 10-12 yıl öncesinde vergi gelirlerinin yüzde 50'sinin dolaysız vergilerden oluştuğunun belirtildiği rapora göre, söz konusu oranın 2005'te yüzde 26.4'e inmesi öngörülüyor.
2005 yılı ekonomik programında ihracatın 71 milyar dolara çıkmasının programlandığı hatırlatılan raporda, 2005 yılı için yıllık dolar kurunun 1 milyon 611 bin 806 TL olacağının tahmin edildiği, dolayısıyla doların YTL karşısında yüzde 11.46 oranında değer kazanmasının beklendiği kaydedildi.
Rapora göre, 2005'te ihracatın miktar olarak yüzde 18 civarında artması öngörülüyor. Bu yıl ithalatın yüzde 8.9 oranında artarak 104 milyar dolar seviyesine yükselmesinin programlandığına işaret edilen rapora göre, toplam ithalat artışı 2005 yılı için yüzde 8.9 oranında, sabit sermaye malları ithalatının yüzde 3.4, ara mallar ithalatının yüzde 15.3 oranında artması beklenirken, tüketim malları ithalatının yüzde 14.1 oranında azalması öngörülüyor.
Son dönemlerde yaşanan yüksek oranlı artışların ardından tüketim malları ithalatının 2005 yılında düşmesinin hedeflendiğine dikkat çekilen raporda, bu gelişmenin yanı sıra 2005 yılı programında hane halkı cari tüketim harcamalarında yüzde 2.5, kamu tüketim harcamalarında yüzde 1'lik artışların öngörülmesi sonucu, iç talepteki artışların da çok sınırlı kalacağının öngörüldüğü bildirildi.
Bu yıl dış ticaret açığının 2004'e göre azalarak 21.8 milyar dolar olması, bu çerçevede 2004 yılı için 15.6 milyar dolar olarak gerçekleşen cari işlemler dengesi açığının 2005 yılında 10.6 milyar dolar olması bekleniyor.