 |  |
Çatal yürekli kadın kaymakam ve şehit pilotlarımız
Mart beter soğuk yapar o yörede. Yol yokuş şöyle dursun, yoksul köy evi damlarını bile altına alıp saklayan kar, dağ başlarında nasıl da beyaz bir ejderhaya dönüşür, hayalini kurun. İşte böylesi bir kıran fırtınası, kamçı-kırbaç mukallidi hallerde savrulup düşüyor taneler Burunsuz Köy tepelerine. Ama o da ne? Gökyüzünde çarpışan elektrik yüklü bulut homurtularının forsu sönüveriyor aniden. Kahredici gümbürtüleriyle savaş tayyarelerimiz omuzlayıp yırtıyor semaları ve cılızlaştırıyor bulut cakalanmalarını. Yukarıda gök kartallarının muharebe eğitimi var çünkü.
Hedeflere contact Şimdi havacılık tabiriyle 'İt Dalaşı' yapacaklar. Bu barış günlerinde hücrelerine işleyen emir-komuta-görev sacayağı, hak saklasın; kavga günlerinde aynen tekrarlanacak, hem de dört dörtlük! Radar üssü aşağıdan emrediyor, dörtlü kol uçuşundaki tüm savaş pilotları pür dikkat dinliyor bu emri. - Başınız soldan 3.6.0 olsun, hedefler bu istikamette, 40 milde. Hemen uygulanıyor emir. Kol lideri anons ediyor; - Soldan 2 numara, başınız 3.6.0 keskin dönüş. Hedeflerle contact var. Önlemeyi üzerimize aldık tamam!.. Sanal düşman berhava Bu ses duyulunca radar talimat vermeyi kesip izlemeye geçiyor. Tayyareler ikişerli ayrılıp uzaklaşıyor aykırı istikametlere. Sonra dönüp sanki hava burun buruna vuruşacakmış gibi atılıyor birbiri üzerine. Üç arpa boyu mesafe kalınca emri alan iki tayyare yan yatıp geçiveriyor akran ve ikiz çelik kanatlılar yanından. Sonra yine şimşek hızı dönüş ve sanal düşmanı önüne katıp yok ediş. Ardından durum raporu veriyor filo komutanı; - Önleme görevi başarıyla gerçekleşti. Bir sonraki görev için pozisyon alıyoruz tamam!..
"As doğulmaz, yetişilir!.." Bu muhteşem manevraları eksiksiz uygulayan kartallarımızdan biri Hava Pilot Yüzbaşı Fatih Devravut. 2 bin saatten fazla uçmuş, Amerika'da yıllarca Awacs eğitimi görmüş, kurmay sınavı kazanmış göz bebeği bir aslan parçası. Akıncı Üssünde Öncel Filo'da, hani sembolleri elektorometalik şahin, sloganları "As'lar doğmaz, yetiştirilir!.." olan ve sayısız as yetiştiren bir öğretmen olarak arka kokpitte oturuyor. Ön kokpitte ise öğrencisi olan genç bir kartal, Hava Pilot Üsteğmen Fatih Keskin var. İşte yeni görev için pozisyon almaya dalış yapan tayyare, bulutların içine giriveriyor o an. Ve her ne oluyorsa (muhtemelen mekanik bir arazı) 3 bin metre irtifada radardan yitip gidiyorlar.
Zerresi yoktu Günlerdir okuyoruz sonrasını. Bu evlatlarımız şehit oldu ve göklerden gönüllere indi. Dün cenaze törenlerinin yapıldığı Kocatepe Camii'nde Hava Kuvvetleri Komutanı H. İbrahim Fırtına ve eşi Melahat hanıma sarılıp ağlayan ana baba eş ve nişanlılar "vatan sağ olsun" dediler sadece. Sitem, pişmanlık, şikayetin zerresi yok ses ve bakışlarında. Ölümün bin şekli Sonra komutanlar genç subaylar avluyu dolduran kalabalıklar fısıldaştı kendi aralarında. "Ne olmuş, nasıl olmuş, atladıkları halde neden kurtulamamıştı bu aslanlar?" Sonunda anlaşıldı ki değil atlamak düşünmemişlerdi bile böyle bir şeyi. Sevk ve idarelerindeki bu savaş makinelerinin ne pahada olduğunu, canlarını kurtarmak için kendileri dışarı fırlatmak yerine son ana kadar onu kurtarmayı düşünmüşlerdi çünkü. Daha hava harp okulunda binlerce kez okuyup inanç damarlarına işledikleri sözler karakteri olmuştu bu yiğitlerin. 'Bu masmavi saraydır meskenimiz yerimiz/ Ölüme bin şekilde alıştı gözlerimiz!' diyordu marşın bir yeri.
Meşalelerle Sonra herkes karlı dağların arasında kurda çakala ve dondurucu soğuğa rağmen; " Ya yaralı, baygın ama sağ hallerde bulursak?" umuduyla yollara dökülmüş sivil insanların fedakarlığından söz etti. Askerlerin ve resmi kurtarma görevlilerinin yanı sıra onlar da gece ayazlarından tırsmayıp, dağlara tepelere vurmuş meşalelerle aramışlardı evlatlarını.
Kurmay hüzünler Olayı saniye saniye takip eden, ve duydukları andan cenaze törenine kadar gözünü bile kırpmadan çalışan silah arkadaşlarından bir hava albay şunu fısıldadı herkese. "Fedakarlığınıza şükran duyuyoruz. Ama biz ararız buluruz arkadaşları. Siz deneyimsiz olan bu cesur köylülerimizle yollara düşerseniz daha üzücü hale gelebilir sonuç. Kaybolan, yolunu yitiren, donan, kurda domuza rastlayan olur ormanlarda. Ne olur bırakın profesyoneller arasın! dedim Mengen'in kadın kaymakamı Selda Çekin'e. Aldığım yanıt sarstı beni. 'Bizim kurtarma çalışmalarımız amatörce olabilir ama yüreğimiz Mehmetçiğe karşı profesyoneldir albayım, merak etmeyin' dedi." Ve günlerdir zaten yaşlı olan gözlerinde, yeni damlalar tomurcuklandı hava albayın o lahza.
|